break-in - Turco Inglés Diccionario
Historia

break-in

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "break-in" en diccionario turco inglés : 15 resultado(s)

Inglés Turco
General
break-in n. zorla girme
break-in n. meskene tecavüz
break-in n. ilk kullanım
break-in n. ilk deneyim
Colloquial
break-in n. zorla girme
break-in n. izinsiz girme
break-in n. hırsızlık amacıyla girme
Law
break-in n. haneye tecavüz
Industry
break-in n. (iş yerinde) deneme süresi
Radio
break-in adj. verici alıcısına ait
break-in adj. verici alıcısıyla ilgili
Construction
break-in n. içinden başka eleman geçmesi için tuğlada açılan delik
Automotive
break-in n. alıştırma
break-in n. rodaj
break-in n. yeni üretilmiş araba deneme süresi

Significados de "break-in" con otros términos en diccionario inglés turco: 63 resultado(s)

Inglés Turco
General
break in v. çökertmek
break in on somebody's conversation v. lafını kesmek
break in v. sözünü kesmek
break in v. araya girmek
break in v. lafa karışmak
break in v. yarıda kesmek
break in v. hırsızlık amacıyla bir yere girmek
break in on v. atılmak
break in v. alıştırmak
break in v. zorla girmek
break in v. terbiye etmek
break in v. evcilleştirmek
break in two v. ikiye bölmek (ekmeği vb)
break in half v. ikiye bölmek (ekmeği vb)
take a break in the relationship v. ilişkiye ara vermek
break in on a conversation v. bir sohbeti bölmek
Phrasals
break in v. eğitmek
break in v. bir işe girişmek
break in v. (yeni ürünü) bir süre kullanarak sertliğini gidermek
break in v. metinde verilen alana (resim) yerleştirmek
break in v. araya girmek
break in v. birinin konuşmasını bölmek
break in v. burnunu sokmak
break in v. lafı kesmek
break in v. kaş yapayım derken göz çıkarmak
break in v. maydanoz olmak
break in v. lafa karışmak
break in v. salça olmak
break in v. sözü kesmek
break in v. yıkmak
break in v. kırmak
break in (to something or some place) v. (bir şeye/yere) zorla girmek
break in (to something or some place) v. (bir şeye/yere) izinsiz girmek
break in (to something or some place) v. (bir şeye/yere) hırsızlık/suç işlemek amacıyla girmek
break in (to something or some place) v. (bir şeye/yere) yasa dışı bir şekilde girmek
break in on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) bölmek
break in on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yarıda kesmek
break in on (someone or something) v. (birilerinin/bir şeyin) arasına dalmak/girmek
break in on v. ihlal etmek
break in on v. yarıda kesmek
break (in) v. aniden belirmek
break (in) v. aniden gelmek
break in on v. zorla girmek
break in on v. istemeden rahatsızlık vermek
break in on v. ihlal etmek
break in v. içeri sızmak
break in v. yeni bir işte deneyim kazanmak
break in v. zamanla beceri kazanmak
Idioms
break in tears v. ağlamaya başlamak
break in tears v. gözyaşlarına boğulmak
break in v. haneye tecavüz etmek
break in v. kapıyı kırarak girmek
make a break in v. mola vermek
make a break in v. (bir şeyi yapmaya) ara vermek
break in v. zorla yol açmak
break in v. zorla girmek
Technical
break in n. alıştırma
break-in point n. kavuşma noktası
Telecom
break-in point n. kavuşma noktası
Automotive
break in n. rodaj
break in oil n. rodaj yağı
break-in period n. yeni üretilmiş araba deneme süresi
Agriculture
break in [australia/new zealand] v. (yeni araziyi) ekip biçmeye başlamak