Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | daha dikey | sheerer adj. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
Technical | ||
Technical | küçük uçağın dikey olarak tırmanışa geçip daha sonra durarak aşağı doğru yaptığı manevra | whipstall n. |
Technical | tepesine yakın bir yerinden yatay bir çubukla kesilmiş daha uzun dikey bir çubuk | latin cross n. |
Technical | ortorombik kristalin hem dikey eksene hem de daha kısa yanal eksene paralel düzlemi | brachypinacoid n. |
Railway | ||
Railway | (demiryolunda) rayın başı ve sonu arasındaki daha ince dikey kesit | web n. |
Geology | ||
Geology | daha eski bir kayacın içine sokulmuş dikey volkanik kayaç kitlesi | dyke n. |