Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | doğru biçimde | aright adv. |
General | doğru biçimde | justly adv. |
General | doğru biçimde | in the right way adv. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | atın ön ayaklarını yerden kaldırırarak eşit biçimde kendine toplaması ve yere değmeden ileri doğru sıçraması | courbette n. |
General | büyütmek (bir bitkiyi belirli bir yöne doğru veya belirli bir biçimde) | train v. |
General | doğru biçimde kullanmak | use to great effect v. |
General | geriye doğru bir biçimde | backwardly adv. |
Phrases | ||
Phrases | ilk seferde doğru biçimde onarmak | fix it right first time v. |
Technical | ||
Technical | (dişli veya vida dişini) teorik açıdan doğru biçimde oluşturmak | generate v. |
Medical | ||
Medical | omuzun aşırı dışa doğru çevrilmesi veya zorlanması sonrası omuz başının eklem içinde anormal biçimde kayması/yuvarlanması | pitcher's shoulder n. |
Archaic | ||
Archaic | mutlak doğru bir biçimde | apodeictically adv. |