Historia

en iyi şekilde

Significados de "en iyi şekilde" en diccionario inglés turco : 5 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	en iyi şekilde	best adj.
2	General	en iyi şekilde	ideally adv.
3	General	en iyi şekilde	in the best manner adv.
4	General	en iyi şekilde	superlatively adv.
Idioms
5	Idioms	en iyi şekilde	at one's best expr.

Significados de "en iyi şekilde" con otros términos en diccionario inglés turco: 55 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	en iyi şekilde kullanmak	optimize v.
2	General	ülkesini uluslararası alanda en iyi şekilde temsil etmek	to represent his/her country at the highest level in the international arena v.
3	General	ülkesini uluslararası alanda en iyi şekilde temsil etmek	represent his/her country in the best possible way in the international arena v.
4	General	en iyi şekilde yararlanmak	get the most out of v.
5	General	en iyi şekilde kullanmak	optimise v.
6	General	zamanı en iyi şekilde değerlendirmek	redeem the time v.
7	General	en iyi şekilde yararlanmak	optimalise v.
8	General	en iyi şekilde yararlanmak	optimalize v.
9	General	en iyi şekilde kullanılan	optimised adj.
10	General	en iyi şekilde kullanılan	optimized adj.
11	General	çıkarına en iyi hizmet edecek şekilde	one's best interest adv.
Phrasals
12	Phrasals	(birini bir şeye) en iyi şekilde hazırlamak	fit (one) for (something) v.
Colloquial
13	Colloquial	eldekini en iyi şekilde kullanmak	make the best of v.
14	Colloquial	en iyi şekilde değerlendirmek	make the best of v.
Idioms
15	Idioms	en iyi şekilde çaba göstermek/yapmak	not bring it weak v.
16	Idioms	en iyi şekilde sergilemek	show (someone or something) to advantage v.
17	Idioms	güzel göstermek/en iyi şekilde göstermek	show to advantage v.
18	Idioms	en iyi şekilde sergilemek	show to advantage v.
19	Idioms	güzel göstermek/en iyi şekilde göstermek	show to good v.
20	Idioms	en iyi şekilde sergilemek	show to good v.
21	Idioms	güzel göstermek/en iyi şekilde göstermek	show one's advantage v.
22	Idioms	en iyi şekilde sergilemek	show one's advantage v.
23	Idioms	en iyi şekilde yararlanmak	make the most of v.
24	Idioms	birinin yerini en iyi şekilde doldurmak	fill somebody’s boots/shoes v.
25	Idioms	birinin işini onun yerine en iyi şekilde yapmak	fill somebody’s boots/shoes v.
26	Idioms	birinin rolünü en iyi şekilde üstlenmek	fill somebody’s boots/shoes v.
27	Idioms	zamanını en iyi şekilde değerlendirmek	improve the shining hour [old-fashioned] v.
28	Idioms	tecrübeli birinin yaptıklarını izleyip tekrarlayarak işi nasıl en iyi şekilde yapacağını öğrenmek	sit next to nellie [old-fashioned] v.
29	Idioms	elindekini en iyi şekilde kullanmak/değerlendirmek	make the best of a bad bargain v.
30	Idioms	(bir şeyi) en iyi şekilde yapmak	do (something) up brown v.
31	Idioms	bir şeyi elinden gelen en iyi şekilde yapmak	do something for all you are worth v.
32	Idioms	kötü bir durumdan en iyi şekilde sıyrılmak	save the furniture [australia] v.
33	Idioms	(bir şeyden) en iyi şekilde faydalanmak	get the most out of (something) v.
34	Idioms	en iyi şekilde görünmek	look one's best v.
35	Idioms	en iyi şekilde görünmek	look its best v.
36	Idioms	(bir şeyi) en iyi şekilde değerlendirmek	make the best of (something) v.
37	Idioms	(eldekini) en iyi şekilde kullanmak	make the best of (something) v.
38	Idioms	(bir şeyden) en iyi şekilde faydalanmaya/yarar sağlamaya bakmak	make the best of (something) v.
39	Idioms	eldekini en iyi şekilde kullanmak	make the best of something v.
40	Idioms	elindekinden en iyi şekilde faydalanmaya/yarar sağlamaya bakmak	make the best of something v.
41	Idioms	eldekini en iyi şekilde kullanmak	make the best of things v.
42	Idioms	elindekinden en iyi şekilde faydalanmaya/yarar sağlamaya bakmak	make the best of things v.
43	Idioms	eldekini en iyi şekilde kullanmak	make the best of a bad job v.
44	Idioms	elindekinden en iyi şekilde faydalanmaya/yarar sağlamaya bakmak	make the best of a bad job v.
45	Idioms	en iyi şekilde değerlendirmek	make the most of it v.
46	Idioms	içinde bulunduğu durumu en iyi şekilde değerlendirmek	play the hand (one) is dealt v.
47	Idioms	birini/bir şeyi en iyi şekilde sunmak	put in a good word for someone/something v.
Speaking
48	Speaking	işini en iyi şekilde yap	do your job the best you can expr.
Trade/Economic
49	Trade/Economic	bir şirketteki işgücü ile malzemenin en iyi şekilde kullanılmasını sağlama yollarını arayan kurul	labour management committee n.
Law
50	Law	avukatın müvekkilin çıkarlarını en iyi şekilde koruma yükümlülüğü	attorney-client relation n.
Computer
51	Computer	en iyi şekilde kullanmak	optimize v.
52	Computer	en iyi şekilde kullanmak	optimise v.
53	Computer	ekranda görünüm için en iyi şekilde	best for on-screen viewing expr.
54	Computer	yazdırma için en iyi şekilde	best for printing expr.
Biology
55	Biology	ait olduğu cinsin temel özelliklerini en iyi şekilde gösteren türler	type species n.