eskiden olan - Turco Inglés Diccionario
Historia

eskiden olan



Significados de "eskiden olan" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

Turco Inglés
General
eskiden olan lower adj.

Significados de "eskiden olan" con otros términos en diccionario inglés turco: 109 resultado(s)

Turco Inglés
General
eskiden beri kullanılıp popüler olan şey old standby n.
eskiden cayuga gölü çevresinde yaşayan kızılderili halkına mensup olan kimse cayuga n.
eskiden kuzey kaliforniya'da yaşamış yerli kabilesinden olan kimse yahi n.
eskiden berber dükkanı simgesi olan direk barber pole n.
(ingiltere'de) eskiden krala hizmetle görevli olan özgür kimse baron n.
eskiden belirli politik haklara sahip olan başlıca sosyal sınıf estate n.
eskiden panama'nın merkezinde yaşamış, şimdiyse san blas adaları'nda ve panama'nın kuzeydoğu sahillerinde yaşamakta olan orta amerika yerlilerine mensup kimse kuna n.
eskiden letonya'da tedavülde olan 100 santimi'ye eşdeğer gümüş bir sikke lat n.
eskiden southwark'taki queen's bench hapishanesi'nin vesayetine sahip olan görevliye verilen unvan marshal of the queen's bench n.
eskiden massachusetts körfezi bölgesinde yaşamış olan yerli bir kabile massachuset n.
eskiden servis tabağı için kullanılan ve genellikle delikli olan astar mazarin n.
eskiden servis tabağı için kullanılan ve genellikle delikli olan astar mazarine n.
eskiden amerika'da kürk ticaretinin başında olan kimse bourgeois n.
eskiden new york'taki long island adası'nın doğu ucunda yaşamış olan yerli kabileye mensup kimse montauk n.
(eskiden) bağlı bulunduğu şirketin üniformasını giyme ve diğer imtiyazlardan yararlanma hakkına sahip olan özgür erkek liveryman n.
eskiden çok popüler olan yapım golden oldie n.
eskiden popüler olan şarkı oldie n.
eskiden popüler olan bir tür siperli kadın şapkası neapolitan bonnet n.
eskiden popüler olan bir tür siperli kadın şapkası poke bonnet n.
estonya'da eskiden kullanılan ve kronun yüzde birine eşdeğer olan para birimi sent n.
eskiden losotho'da kullanılan ve lotinin yüzde biri değerinde olan eski bir madeni para sente n.
(eskiden yapılmış olan) bir iyiliğin karşılanmasını / geri ödenmesini istemek call in a favor v.
(eskiden yapılmış olan) bir iyiliğin karşılanmasını / geri ödenmesini istemek call in a favour v.
eskiden filistin'e yerleşmiş olan sami halkına ait hebrew adj.
Idioms
eskiden protestan olan kimse exvangelical n.
Trade/Economic
eskiden alman devletlerinde basılmış olan çeşitli altın sikkelere verilen ad guilder n.
Law
eskiden ingitere'de, kiracının iki yıl olan kullanım hakkını aşması durumunda, toprağı geri almak için yasaya bağlı olarak verilen resmi yazılı emir cessavit [obsolete] n.
Politics
(eskiden britanya'da) postaneden satın alınabilen ve belirli ülkelerde geçerli olan bir pasaport türü visitor's passport n.
(eskiden britanya'da) postaneden satın alınabilen ve belirli ülkelerde geçerli olan bir pasaport türü british visitor's passport n.
orta afrika'da eskiden alman kolonisi olan bir cumhuriyet ruanda n.
orta afrika'da eskiden alman kolonisi olan bir cumhuriyet rwandese republic n.
(eskiden) abd'de 1948 yılında demokratlar tarafından kurulup harry s. truman'ın adaylığına karşı olan bir siyasi parti dixiecrats n.
(eskiden) abd'de 1948 yılında demokratlar tarafından kurulup harry s. truman'ın adaylığına karşı olan bir siyasi parti states' rights democratic party n.
(eskiden ingiltere'de) kronik hasta ve engelliler yasası uyarınca yerel bir otorite siciline kayıtlı olan (engelli) registered disabled adj.
(eskiden ingiltere'de) kronik hasta ve engelliler yasası uyarınca yerel bir otorite siciline kayıtlı olan (engelli) registered handicapped adj.
Technical
eskiden mısır için kullanılıp buşelin yarısına eş değer olan bir ölçü birimi windle n.
Marine
karayip denizi'ne kıyısı olan amerika topraklarına eskiden verilen ad main n.
Mining
eskiden fransız kraliyet hazinesinin en ilgi çekici taşı olan 137 karat ağırlığında iyi kalite elmas regent diamond n.
Pharmaceutics
eskiden eczacılıkta kullanılıp 0.648 grama eşdeğer olan bir ağırlık birimi obole n.
Botanic
kuzey amerika'da yetişen, küçük beyaz çiçekleri, kırmızımsı kökleri ve oval yaprakları olan, eskiden çay yapımında kullanılan bir bitki redroot (ceanothus americanus) n.
kuzey amerika'da yetişen, küçük beyaz çiçekleri, kırmızımsı kökleri ve oval yaprakları olan, eskiden çay yapımında kullanılan bir bitki redshank (ceanothus) n.
beyaz kokulu çiçekleri ve oval yaprakları olan, eskiden siyah çay benzeri bir içecek yapmada kullanılan bir kuzey amerika bitkisi new jersey tea (ceanothus americanus) n.
beyaz kokulu çiçekleri ve oval yaprakları olan, eskiden siyah çay benzeri bir içecek yapmada kullanılan bir kuzey amerika bitkisi redroot n.
eskiden kolik tedavisinde kullanılan acı bir kökü ve beyaz veya sarı çiçekleri olan bir kuzey amerika bitkisi blackroot n.
eskiden kolik tedavisinde kullanılan acı bir kökü ve beyaz veya sarı çiçekleri olan bir kuzey amerika bitkisi crow corn n.
eskiden kolik tedavisinde kullanılan acı bir kökü ve beyaz veya sarı çiçekleri olan bir kuzey amerika bitkisi aletris farinosa n.
eskiden kolik tedavisinde kullanılan acı bir kökü ve beyaz veya sarı çiçekleri olan bir kuzey amerika bitkisi aletris aurea n.
eskiden tıpta kullanılan, üç bölümlü büyük yaprakları olan, maydanozgiller familyasına mensup avrupa'ya özgü bir ot masterwort n.
eskiden tıpta kullanılan, üç bölümlü büyük yaprakları olan, maydanozgiller familyasına mensup avrupa'ya özgü bir ot peucedanum ostruthium n.
eskiden tıpta kullanılan, üç bölümlü büyük yaprakları olan, maydanozgiller familyasına mensup avrupa'ya özgü bir ot imperatoria ostruthium n.
amerika'nın tropik bölgelerinde yetişen yabani bir biberin uçucu yağ, zamk ve mazı tozu açısından zengin olan, eskiden tıpta uyarıcı ve kan durdurucu olarak kullanılan uzun aromatik yaprakları matico n.
avrupa'ya özgü olup abd'nin doğusunda da yetişen, kadifemsi oval yaprakları ve pembe çiçekleri olan, eskiden köklerinden şekerleme ve ilaç yapılan çok yıllık bir ot marshmallow (althaea officinalis) n.
Agriculture
eskiden irlanda'da yaygın olan, sürülerin veya çobanların geçici olarak kaldıkları barınak booly n.
Breeding
eskiden abd'nin güneybatısında yaygın olan uzun boynuzlu bir sığır ırkı texas longhorn n.
Social Sciences
eskiden inka imparatorluğu'nun yönetici sınıfına mensup olan peru yerlisi kechua n.
eskiden italya'nın bergamo bölgesinde popüler olan bir halk dansı bergamasque n.
eskiden italya'nın bergamo bölgesinde popüler olan bir halk dansı bergamask n.
eskiden new york şehrinin bulunduğu alanda yaşamış olan bir algonkin halkı manhattan n.
eskiden new york şehrinin bulunduğu alanda yaşamış olan algonkin halkına mensup kimse manhattan n.
eskiden massachusetts körfezi bölgesinde yaşamış olan yerli bir kabileye mensup kimse massachusett n.
eskiden massachusetts körfezi bölgesinde yaşamış olan yerli bir kabile massachusetts n.
eskiden batı ve orta teksas'ta ve doğu new mexico'da yaşamış olan bir apaçi halkı mescalero n.
eskiden batı ve orta teksas'ta ve doğu new mexico'da yaşamış olan apaçi halkına mensup kimse mescalero n.
eskiden kaliforniya'da yaşamış olan bir amerikan yerlisi halkının üyesi yokuts n.
eskiden peru'da yaşamış olan soyu tükenmiş bir halk chimu n.
eskiden peru'da yaşamış olan soyu tükenmiş bir halka mensup kimse chimu n.
Education
eskiden ingiliz özel okullarında zorunlu olan bir latince alıştırma vulgus n.
(eskiden) bir asilzadenin oğluna eşlik eden, sosyal statü bakımından bir altta olan üniversite öğrencisi seconder n.
(eskiden) bir asilzadenin oğluna eşlik eden, sosyal statü bakımından bir altta olan üniversite öğrencisi secondar n.
Linguistics
kuzey amerika'da eskiden yaşamış olan siyu kabilesinin konuştuğu dil lakota n.
eskiden kaliforniya'da yaşamış olan bir amerikan yerlisi halkının konuştuğu diller yokuts n.
eskiden peru'da yaşamış olan soyu tükenmiş bir halkın konuştuğu dil chimu n.
History
eskiden iskoçya'nın dağlık kesimlerinde yaşayan eşkıya grubun üyesi olan kimse cateran n.
kuzey amerika'da eskiden yaşamış olan siyu kabilesinin yedi gruptan oluşan en büyük üyesi lakota n.
kabaca günümüzdeki cezayir'e denk gelen bölgede eskiden kurulmuş olan bir devlet numidia n.
(eskiden new york'ta) kira ödenmesine karşı olan partinin destekçisi kimse antirenter n.
eskiden roma devletlerinde kullanılmış olan küçük bir bakır sikke bajocco n.
karayip denizi'ne kıyısı olan amerika topraklarına eskiden verilen ad main [obsolete] n.
eskiden topçu'ya topu doldurmasında, ateşlemesinde ve temizlenmesinde yardımcı olan kimse matross n.
eskiden topçuya topu doldurmasında, ateşlemesinde ve temizlenmesinde yardımcı olan kimse montross [obsolete] n.
çeşitli avrupa ülkelerinde eskiden kullanılmış olan küçük bir sikke liard n.
eskiden iyonya adaları'nda kullanılıp bir sente eşdeğer olan bir bakır para obolo n.
eskiden yunanistan'da kullanılıp drahmi'nin altıda birine eşit olan bir gümüş para obolus n.
Archaeology
eskiden maya imparatorluğunun başkenti olan yıkılmış bir antik kent uxmal n.
eskiden almanya'da yaygın olan, genellikle gümüşten yapılan çok ince bir madeni para bracteate n.
Religious
eskiden ingiltere'deki kiliselerde adı dua listesinde olan kimseler için okunan bir dua bidding prayer n.
eskiden kendisi veya ataları çöpçülükle ve şehrin temizliği ile uğraşan aşağı bir kasta mensup olan sih mazhbi n.
eskiden ateist olan kişi ex-atheist n.
eskiden yahudi olan kişi ex-judaist n.
eskiden mormon olan kişi ex-mormon n.
eskiden protestan olan kişi ex-protestant n.
eskiden ortodoks olan kişi ex-orthodox n.
eskiden katolik olan kişi ex-catholic n.
eskiden müslüman olan kişi ex-muslim n.
eskiden hristiyan olan kişi ex-christian n.
Geography
günümüzde rus devlet dairelerinin bulunduğu, eskiden de sovyet hükümetinin merkezi olan moskova kalesi kremlin n.
karayip denizi'ne kıyısı olan amerika topraklarına eskiden verilen ad main n.
kuzeybatı iran'da yer alan ve eskiden medya'nın bir parçası olan tarihi bir bölge media atropatene n.
kuzeybatı iran'da yer alan ve eskiden medya'nın bir parçası olan tarihi bir bölge atropatene n.
eskiden brezilya-paraguay sınırındaki alto parana nehri'nde mevcut olan büyük bir çağlayan guaira n.
eskiden brezilya-paraguay sınırındaki alto parana nehri'nde mevcut olan büyük bir çağlayan sete quedas n.
fransa'nın güneyinde eskiden il olan bir bölge roussillon n.
Geology
eskiden denek taşı olarak kullanılmış olan siyah bir çört türü lyddite n.
Military
(eskiden) topun ateşlenmesi için kibrit tutmakla görevli olan personel field staff n.
Card
eskiden ingiltere'de oynanan, vist oyununun öncüsü olan bir iskambil oyunu trump n.
Art
fransa'da eskiden popüler olan bir resim tarzı fete champetre n.
fransa'da eskiden popüler olan bir resim tarzı fête galante n.
Photography
eskiden popüler olan bir fotoğraf makinesi brownie® n.
Archaic
(şimdi olan bir şey) eskiden olmazdı usedn't [uk] v.