Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
favor of
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Significados de
"favor of"
en diccionario turco inglés : 1 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
favor of
v.
lehte olmak
Significados de
"favor of"
con otros términos en diccionario inglés turco: 147 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
militate in favor of
v.
lehine olmak
2
General
prejudice someone in favor of
v.
birine (bir konu hakkında) olumlu fikirler aşılamak
3
General
fall out of favor
v.
ikbalden düşmek
4
General
be out of favor with
v.
birinin gözünden düşmüş olmak
5
General
decide in favor of something
v.
bir şeyin lehinde karar vermek
6
General
ask a favor of
v.
ricada bulunmak
7
General
prejudice someone in favor of
v.
lehine çevirmek (birini)
8
General
discriminate favor of somebody
v.
ayrıcalık yapmak
9
General
fall out of favor
v.
gözden düşmek
10
General
militate in favor of
v.
-e yararlı olmak
11
General
fall out of favor with
v.
gözden düşmek
12
General
decide in favor of
v.
lehine karar vermek
13
General
discriminate in favor of
v.
ayrımcılık yapmak
14
General
win back the favor of
v.
tekrar gözüne girmek
15
General
win back the favor of
v.
gönlünü/beğenisini/takdirini tekrar kazanmak
16
General
find favor in the eyes of
v.
(birinin) şifalı ellerinde iyileşmek
17
General
find favor in the eyes of
v.
merhametle tedavi edilmek
18
General
out of favor
adj.
gözden düşmüş
19
General
in favor of
prep.
beraat etmesi için
20
General
in favor of
prep.
lehine
21
General
in favor of
prep.
yararına
22
General
in favor of
prep.
faydasına
23
General
in favor of
prep.
(çek) bir kimsenin emrine
24
General
in favor of
prep.
seçmek için
25
General
in favor of
prep.
bir şeyi tercih ederek
Phrasals
26
Phrasals
come out in favor of (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) desteğini açıklamak
27
Phrasals
come out in favor of (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) desteklediğini açıklamak
28
Phrasals
come out in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana olmak
29
Phrasals
come out in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) arkasında olduğunu dile getirmek
30
Phrasals
decide in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) lehinde karar vermek
31
Phrasals
decide in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana karar vermek
Phrases
32
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını tutmak
33
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana olmak
34
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafına meyilli olmak
35
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını temsil etmek
36
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafında olmak
37
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını desteklemek
38
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını yansıtmak
39
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını destekleyen yazı yazmak
40
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
taraflı yazı yazmak
41
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
taraflı bir şey sunmak
42
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını destekleyen bir şey sunmak
43
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana bir yazı yazmak
44
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana bir şey sunmak
45
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını tutan bir yazı yazmak
46
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını tutan bir şey sunmak
47
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını temsil eden bir yazı yazmak
48
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını temsil eden bir şey sunmak
49
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinden/bir şeyden tarafa yapmak
50
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinin/bir şeyin tarafına saptırmak
51
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinin/bir şeyin lehine çevirmek
52
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birini/bir şeyi destekler şekilde yapmak
53
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinin/bir şeyin tarafına çevirmek
54
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinin/bir şeyin tarafına meyillendirmek
55
Phrases
in favor of
prep.
adına
56
Phrases
in favor of
expr.
emrine
57
Phrases
in favor of
expr.
lehine
58
Phrases
in favor of
expr.
lehinde
59
Phrases
in return of the favor
expr.
yapılan iyiliğin karşılığında
60
Phrases
in favor of
expr.
-in lehine
61
Phrases
in favor of
expr.
-in lehinde
62
Phrases
in favor of
expr.
-in taraftarı
63
Phrases
in favor of
expr.
-den yana
64
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(birinden/bir şeyden) yana
65
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) taraftarı
66
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(birinden/bir şeyden) taraf
67
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) lehinde
68
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) lehine
69
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) adına
70
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
çekin alıcısı (biri/bir şey) olarak
71
Phrases
in favor of (something)
expr.
(bir şey) uğruna
72
Phrases
in favor of (something)
expr.
(bir şeyi) seçerek/tercih ederek
73
Phrases
in favor of (something)
expr.
(bir şey) için
Idioms
74
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
(başkasına karşı birine) haksız kazanç veya avantaj sağlamak
75
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
düzen veya avantaj (başkasına göre birinden) yana olmak
76
Idioms
come out in favor of someone
v.
birine desteğini açıklamak
77
Idioms
fall out of favor with someone
v.
birinin gözünden düşmek
78
Idioms
request a favor of someone
v.
birinden bir iyilik istemek
79
Idioms
opt in favor of someone or something
v.
belli birini ya da bir şeyi seçmek/tercih etmek
80
Idioms
rule in favor of someone
v.
lehine karar vermek
81
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek
82
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
83
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
sadece (birinin/bir şeyin) yararına yapmak/çevirmek
84
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) daha avantajlı kılmak
85
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak
86
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine olacak şekilde düzenlemek
87
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
kartları (birine/bir şeye) göre dağıtmak
88
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) yararına olacak şekilde düzenlemek
89
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) hak etmediği şekilde avantajlı olmasını sağlamak
90
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek
91
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
92
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
sadece (birinin/bir şeyin) yararına yapmak/çevirmek
93
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) daha avantajlı kılmak
94
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak
95
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine olacak şekilde düzenlemek
96
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
desteyi (birine/bir şeye) göre dağıtmak
97
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) yararına olacak şekilde düzenlemek
98
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) hak etmediği şekilde avantajlı olmasını sağlamak
99
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek
100
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
101
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
sadece (birinin/bir şeyin) yararına yapmak/çevirmek
102
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) daha avantajlı kılmak
103
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak
104
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine olacak şekilde düzenlemek
105
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
kartları (birine/bir şeye) göre dağıtmak
106
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) yararına olacak şekilde düzenlemek
107
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
şansı (başka birinden/bir şeyden) yana kılmak
108
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
hileyle (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek
109
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
(başka birinin/bir şeyin) kazanması için/kazanacağı şekilde ayarlamak
110
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) haksız kazanç sağlatmak
111
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) hak etmediği şekilde avantajlı olmasını sağlamak
112
Idioms
be in favor of (something)
v.
(bir şeyi) desteklemek
113
Idioms
be in favor of (something)
v.
(bir şeyin) destekçisi/taraftarı olmak
114
Idioms
be in favor of (something)
v.
(bir şeyden) yana olmak
115
Idioms
be out of favor (with one)
v.
(birinin) gözünden düşmek
116
Idioms
be out of favor (with one)
v.
(birinin) gözünde değerini kaybetmek
117
Idioms
fall out of favor (with one)
v.
(birinin) gözünden düşmek
118
Idioms
go out of favor
v.
rağbetini kaybetmek
119
Idioms
go out of favor
v.
gözden düşmek
120
Idioms
go out of favor (with one)
v.
(birinin) rağbetini/desteğini kaybetmek
121
Idioms
go out of favor (with one)
v.
(birinin) gözünden düşmek
122
Idioms
opt in favor of
v.
-i seçmek/tercih etmek
123
Idioms
rule in favor of
v.
-in lehine karar vermek
124
Idioms
rule in favor of
v.
-den yana karar vermek
125
Idioms
rule in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) lehine karar vermek
126
Idioms
rule in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana karar vermek
127
Idioms
the odds are in favor of something
expr.
gerçekleşmesi kuvvetle muhtemel
128
Idioms
the cards are stacked in favor of (someone or something)
expr.
kartlar/şans (birinden) yana
129
Idioms
the odds are stacked in favor of somebody/something
expr.
kartlar/şans (birinden) yana
130
Idioms
the cards are stacked in favor of (someone or something)
expr.
şansı yaver gidiyor
131
Idioms
the odds are stacked in favor of somebody/something
expr.
şansı yaver gidiyor
132
Idioms
the cards are stacked in favor of (someone or something)
expr.
(birinin) kazanma şansı/olasılığı daha yüksek
133
Idioms
the odds are stacked in favor of somebody/something
expr.
(birinin) kazanma şansı/olasılığı daha yüksek
134
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
her şey (birinin/bir şeyin) lehine
135
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
tüm şartlar (birinin/bir şeyin) başarılı olması için uygun
136
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
tüm şartlar (birinin) bir şeyin lehine
137
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
(birinin/bir şeyin) şartları başarmak için çok uygun
138
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) başarmak için tüm şartlara sahip
139
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
kartlar/şans (birinden/bir şeyden) yana
140
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
(birinin/bir şeyin) bu şartlarda başarılı olma olasılığı çok yüksek
141
Idioms
out of favor (with one)
expr.
(birinin) gözünden düşmüş
142
Idioms
out of favor (with one)
expr.
(birinin) gözünde değerini kaybetmiş
143
Idioms
out of favor (with one)
expr.
(birinin) rağbetini/desteğini kaybetmiş
Speaking
144
Speaking
the pleasure of doing a favor
expr.
iyilik yapmanın zevki
145
Speaking
can I ask a favor of you?
expr.
senden bir iyilik isteyebilir miyim?
Trade/Economic
146
Trade/Economic
in favor of
expr.
emrine
147
Trade/Economic
in favor of
expr.
lehine
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of favor of
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy