Historia

için beklemek

Significados de "için beklemek" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Phrasals
1	Phrasals	için beklemek	expect for v.

Significados de "için beklemek" con otros términos en diccionario inglés turco: 24 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	görmek için beklemek	wait for a sight of v.
2	General	sınırdan geçmek için izin beklemek	wait for a permission to cross the border v.
3	General	boş bir park yeri için beklemek	wait for a parking space to become available v.
4	General	oy kullanmak için kuyrukta beklemek	wait in queue for voting v.
5	General	oy kullanmak için sırada beklemek	wait in queue for voting v.
6	General	pişmesi için beklemek	wait for them to cook v.
7	General	(gazeteci/ röportaj, fotoğraf yakalamak için) kapıda beklemek	doorstep v.
Phrasals
8	Phrasals	(belirli bir şey için) gerçekleşene kadar beklemek	wait out v.
9	Phrasals	birini/bir şeyi bir şey için beklemek	expect someone or something for something v.
10	Phrasals	devam edebilmek/bir şey yapabilmek için (birini/bir şeyi) beklemek	wait on (someone or something) v.
11	Phrasals	devam edebilmek/bir şey yapabilmek için (birini/bir şeyi) beklemek	wait upon (someone or something) v.
Proverb
12	Proverb	mirasa konmak için ölmesini beklemek	it's ill waiting for dead men's shoes
13	Proverb	tekil ve saçma durumlar için konulan kurallara uyulmasını beklemek de saçmadır	hard cases make bad laws
Colloquial
14	Colloquial	kiralarının ödenmesi için birisinden yardım beklemek	expect someone to help out with the rent v.
Idioms
15	Idioms	(basketbol, futbol) kolay sayı kazanmak için rakip sahada topu beklemek	cherry-pick v.
16	Idioms	beleş gol için savunma yapmak yerine rakip sahada topun ayağına gelmesini beklemek	cherry-pick v.
17	Idioms	iş için sırada beklemek	be in line for the job v.
18	Idioms	(bir iş için) uygun zamanı beklemek	bide one's time v.
19	Idioms	gerektiğinde birinin yerini almak/doldurmak için hazır beklemek	be waiting in the wings v.
20	Idioms	harekete geçmek için doğru zamanı beklemek	sit on your hands v.
Speaking
21	Speaking	hayat beklemek için çok kısa	life is too short to wait expr.
Law
22	Law	reşit olmayacak yaştaki bireylerin mahkeme emrini beklemek için kapatıldıkları yer	youth detention center n.
23	Law	reşit olmayacak yaştaki bireylerin mahkeme emrini beklemek için kapatıldıkları yer	juvenile hall n.
24	Law	reşit olmayacak yaştaki bireylerin mahkeme emrini beklemek için kapatıldıkları yer	juvie n.