Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Español - Inglés
Historia
keep at
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Significados de
"keep at"
en diccionario turco inglés : 4 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
keep at
v.
bırakmamak
2
General
keep at
v.
devam etmek
3
General
keep at
v.
bir hareketi sürdürmek
4
General
keep at
v.
yapmaya devam etmek
Significados de
"keep at"
con otros términos en diccionario inglés turco: 168 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
keep someone at a distance
v.
birine soğuk davranmak
2
General
keep someone at arm's length
v.
biriyle samimi olmamak için ona çok mesafeli davranmak
3
General
keep someone at arm's length
v.
birinin samimi olmasına izin vermemek
4
General
keep something at arm's length
v.
el altında bulundurmak
5
General
keep somebody at arm's length
v.
yüz vermemek
6
General
keep someone at bay
v.
birini sindirmek
7
General
keep somebody at a distance
v.
fazla samimi olmamak
8
General
keep something near at hand
v.
el altında bulundurmak
9
General
keep on at somebody
v.
üstüne varmak
10
General
keep somebody at a distance
v.
yüz vermemek
11
General
keep somebody at a distance
v.
mesafeli davranmak
12
General
keep something at one's fingertips
v.
el altında bulundurmak
13
General
keep on at
v.
sıkboğaz etmek
14
General
keep someone at bay
v.
birini korkutarak yaklaşıp zarar vermesini önlemek
15
General
keep somebody at arm’s length
v.
biriyle arasında mesafe bırakmak
16
General
keep someone at arm's length
v.
birini pek yaklaştırmamak
17
General
keep at somebody
v.
bırakmamak
18
General
keep somebody at a distance
v.
soğuk davranmak
19
General
keep something at the normal level
v.
normal seviyede tutmak
20
General
keep looking at someone every so often
v.
durup durup bakmak
21
General
keep on at
v.
başını şişirmek
22
General
keep someone at a distance
v.
pas vermemek
23
General
keep something at the forefront
v.
gözönünde tutmak
24
General
keep at bay
v.
uzak tutmak
25
General
keep at a job
v.
bir işe devam etmek
26
General
keep at a certain level
v.
belli bir seviyede tutmak
27
General
keep heart disease at bay
v.
kalp hastalığını uzak tutmak
Phrasals
28
Phrasals
keep at someone (about something)
v.
birine sürekli bir şeyi yapmasını hatırlatmak
29
Phrasals
keep at someone (about something)
v.
başının etini yemek
30
Phrasals
keep at someone (about something)
v.
birine sürekli bir şeyi yapması için dırdır etmek
31
Phrasals
keep at someone about something
v.
başının etini yemek
32
Phrasals
keep at someone about something
v.
birine sürekli olarak birşeyi yapmasını hatırlatmak
33
Phrasals
keep at (someone or something)
v.
(bir şeyin) üzerine gitmek
34
Phrasals
keep at (someone or something)
v.
(bir şeyi) denemeye devam etmek
35
Phrasals
keep at (someone or something)
v.
(bir şeyden) vazgeçmemek
36
Phrasals
keep at (someone or something)
v.
(bir şeyi) devam ettirmek
37
Phrasals
keep at (someone or something)
v.
(bir konuda) pes etmemek
38
Phrasals
keep at (someone)
v.
(birine) sürekli yapmasını hatırlatmak
39
Phrasals
keep at (someone)
v.
(birinin) başının etini yemek
40
Phrasals
keep at (someone)
v.
yapması için (birine) dırdır etmek
41
Phrasals
keep at (someone)
v.
(birini) sürekli sıkıştırmak/dürtmek
42
Phrasals
keep at (someone)
v.
(birini) sürekli teşvik etmek
43
Phrasals
keep at (someone)
v.
(birinin) peşini bırakmamak
44
Phrasals
keep at (someone)
v.
(birini) sürekli motive etmek
45
Phrasals
keep on at (one)
v.
(birini) sıkboğaz etmek
46
Phrasals
keep on at (one)
v.
(birinin) başını şişirmek
47
Phrasals
keep on at (one)
v.
(birinin) kafasını ütülemek
48
Phrasals
keep on at (one)
v.
(birini) sıkıştırmak
49
Phrasals
keep on at (one)
v.
(birine) sürekli hatırlatmak
50
Phrasals
keep on at (one)
v.
(birinin) başının etini yemek
51
Phrasals
keep on at (one)
v.
(birini) sürekli teşvik etmek
Proverb
52
Proverb
keep your enemy at bay
su uyur düşman uyumaz
Colloquial
53
Colloquial
keep at it
v.
devam ettirmek
54
Colloquial
keep at it
v.
devam etmek
55
Colloquial
keep someone up at night
v.
geceleri uykusunu kaçırmak
56
Colloquial
keep on at somebody
v.
birinin üstüne varmak
57
Colloquial
keep on at somebody
v.
birinin üstüne gitmek
58
Colloquial
keep on at somebody
v.
başının etini yemek
59
Colloquial
keep on at somebody (to do something)
v.
(bir şey yapması için) birinin üstüne varmak/gitmek
60
Colloquial
keep (going) on at someone or something
v.
birinin/bir şeyin üstüne varmak
61
Colloquial
keep (going) on at someone or something
v.
birinin/bir şeyin üstüne gitmek
62
Colloquial
keep (going) on at someone or something
v.
birine/bir şeye yüklenmek
63
Colloquial
keep (going) on at someone or something
v.
birinin/bir şeyin başının etini yemek
64
Colloquial
keep on at somebody (to do something)
v.
(bir şey yapması için) birinin başının etini yemek
Idioms
65
Idioms
keep something at the back of someone's mind
v.
aklının bir köşesinde bulundurmak
66
Idioms
keep something at the back of someone's mind
v.
aklının köşesinde bulundurmak
67
Idioms
keep someone at arm's length
v.
arasına mesafe koymak
68
Idioms
keep somebody at arm's length
v.
araya mesafe koymak
69
Idioms
keep at arm's length
v.
araya mesafe koymak
70
Idioms
keep somebody at arm’s length
v.
biriyle arasına mesafe koymak
71
Idioms
keep at arm's length from someone
v.
biriyle araya mesafe koymak
72
Idioms
keep someone at arm's length
v.
biriyle araya mesafe koymak
73
Idioms
keep somebody at arm's length
v.
birisiyle arasına mesafe koymak
74
Idioms
keep something at one's fingertips
v.
elinin altında olmak
75
Idioms
keep at bay
v.
geçiştirmek
76
Idioms
keep at bay
v.
istenmeyen birini uzaklaştırmak
77
Idioms
keep at bay
v.
kendinden uzak tutmak
78
Idioms
keep at arm's length
v.
mesafeli davranmak
79
Idioms
keep somebody at arm's length
v.
mesafeli davranmak
80
Idioms
keep someone at bay
v.
mesafe koymak
81
Idioms
keep the wolves at bay
v.
sorunları uzak tutmak
82
Idioms
keep someone at arm's length
v.
samimiyet kurmamak
83
Idioms
keep the wolves at bay
v.
sıkıntıları uzak tutmak
84
Idioms
keep someone at arm's length
v.
samimi olmamak
85
Idioms
keep the wolves at bay
v.
sorunlarla mücadele etmek
86
Idioms
keep somebody at arm's length
v.
soğuk davranmak
87
Idioms
keep at arm's length
v.
soğuk davranmak
88
Idioms
keep at bay
v.
uzakta tutmak
89
Idioms
keep at bay
v.
(bir tehlikeyi vb ) uzaklaştırmak
90
Idioms
keep at bay
v.
yanaştırmamak
91
Idioms
keep at arm's length
v.
yüz vermemek
92
Idioms
keep at bay
v.
yaklaştırmamak
93
Idioms
keep (going) on at (one)
v.
(birinin) üstüne varmak
94
Idioms
keep (going) on at (one)
v.
(birini) sürekli azarlamak
95
Idioms
keep (going) on at (one)
v.
(birini veya bir şeyi) devamlı eleştirmek
96
Idioms
keep (going) on at someone
v.
birinin üstüne varmak
97
Idioms
keep (going) on at someone
v.
birini sürekli azarlamak
98
Idioms
keep (going) on at someone
v.
birini devamlı eleştirmek
99
Idioms
keep on at somebody (to do something)
v.
(bir şey yapması için) birinin üstüne gitmek/varmak
100
Idioms
keep on at somebody (to do something)
v.
(bir şey yapması için) birini eleştirmek
101
Idioms
keep on at somebody (to do something)
v.
(bir şey yapması için) birini üstelemek
102
Idioms
keep on at somebody (to do something)
v.
(bir şey yapması için) birinin ensesinde boza pişirmek
103
Idioms
keep on at somebody (to do something)
v.
(bir şey yapması için) birini sıkboğaz etmek
104
Idioms
keep on at somebody (to do something)
v.
(bir şey yapması için) birinin başının etini yemek
105
Idioms
keep someone or something at bay
v.
birini/bir şeyi belli bir mesafede tutmak
106
Idioms
keep someone or something at bay
v.
biriyle/bir şeyle mesafeyi korumak
107
Idioms
keep someone or something at bay
v.
biriyle/bir şeyle arasına belli bir mesafe koymak
108
Idioms
keep someone or something at bay
v.
birini/bir şeyi uygun bir mesafede tutmak
109
Idioms
keep someone or something at bay
v.
birini/bir şeyi yaklaştırmamak
110
Idioms
keep someone or something at bay
v.
birini/bir şeyi uzak tutmak
111
Idioms
keep (one) at arm's length
v.
(biriyle) samimi olmamak için ona mesafeli davranmak
112
Idioms
keep (one) at arm's length
v.
(birinin) samimi olmasına izin vermemek
113
Idioms
keep (one) at arm's length
v.
(birini) pek yaklaştırmamak
114
Idioms
keep (one) at arm's length
v.
(biriyle) arasına mesafe koymak
115
Idioms
keep (one) at arm's length
v.
(biriyle) samimiyet kurmamak
116
Idioms
keep (one) at arm's length
v.
(biriyle) samimi olmamak
117
Idioms
keep (one) at arm's length
v.
(birini) uzakta tutmak
118
Idioms
keep (one) at arm's length
v.
(birini) yanına çok yaklaştırmamak
119
Idioms
keep (someone or something) at a distance
v.
(birini/bir şeyi) uzak tutmak
120
Idioms
keep (someone or something) at a distance
v.
(birini/bir şeyi) dışında/dışarıda tutmak
121
Idioms
keep (someone or something) at a distance
v.
(birini/bir şeyi) karıştırmamak
122
Idioms
keep (someone or something) at a distance
v.
(biriyle/bir şeyle) fazla samimi olmamak
123
Idioms
keep (someone or something) at a distance
v.
(birine/bir şeye) yüz vermemek
124
Idioms
keep (someone or something) at a distance
v.
(birine/bir şeye) mesafeli davranmak
125
Idioms
keep (someone or something) at a distance
v.
(biriyle/bir şeyle) mesafeyi korumak
126
Idioms
keep (someone or something) at a distance
v.
(birinden/bir şeyden) uzak durmak
127
Idioms
keep (someone or something) at arm's length
v.
(biriyle/bir şeyle) fazla samimi olmamak
128
Idioms
keep (someone or something) at arm's length
v.
(birine/bir şeye) yüz vermemek
129
Idioms
keep (someone or something) at arm's length
v.
(birine/bir şeye) mesafeli davranmak
130
Idioms
keep (someone or something) at arm's length
v.
(biriyle/bir şeyle) mesafeyi korumak
131
Idioms
keep (someone or something) at arm's length
v.
(birinden/bir şeyden) uzak durmak
132
Idioms
keep (someone or something) at arm's length
v.
(birini/bir şeyi) uzak tutmak
133
Idioms
keep (someone or something) at arm's length
v.
(birini/bir şeyi) dışında/dışarıda tutmak
134
Idioms
keep (someone or something) at arm's length
v.
(birini/bir şeyi) karıştırmamak
135
Idioms
keep (someone or something) at bay
v.
(birini/bir şeyi) uzak tutmak
136
Idioms
keep (someone or something) at bay
v.
(birinden/bir şeyden) kaçınmak
137
Idioms
keep (someone or something) at bay
v.
(birini/bir şeyi) uzaklaştırmak/gidermek
138
Idioms
keep (someone or something) at bay
v.
(birini/ bir şeyi) yaklaştırmamak
139
Idioms
keep (someone or something) at bay
v.
(birinin/bir şeyin) yaklaşmasını engellemek
140
Idioms
keep (someone or something, or oneself) at a distance
v.
(birini/bir şeyi/kendini) uzak tutmak
141
Idioms
keep (someone or something, or oneself) at a distance
v.
(birini/bir şeyi/kendini) belli bir uzaklıkta/geride tutmak
142
Idioms
keep (someone or something, or oneself) at a distance
v.
(birinin/bir şeyin/kendinin) mesafesini korumak
143
Idioms
keep (someone or something, or oneself) at a distance
v.
(birini/bir şeyi/kendini) ayrı/uzakta tutmak
144
Idioms
keep at (one) about (something)
v.
(birinin bir şeyi) yapmasını sürekli hatırlatmak
145
Idioms
keep at (one) about (something)
v.
(birinin bir konuda) başının etini yemek
146
Idioms
keep at (one) about (something)
v.
(bir şeyi) yapması için (birine) dırdır etmek
147
Idioms
keep at (one) about (something)
v.
(bir konuda birini) sürekli sıkıştırmak/dürtmek
148
Idioms
keep at (one) about (something)
v.
(birini bir konuda) sürekli teşvik etmek
149
Idioms
keep at (one) about (something)
v.
(bir konuda birinin) peşini bırakmamak
150
Idioms
keep at (one) about (something)
v.
(bir konuda birini) sürekli motive etmek
151
Idioms
keep at a distance
v.
yüz vermemek
152
Idioms
keep at a distance
v.
mesafeli davranmak
153
Idioms
keep at a distance
v.
soğuk davranmak
154
Idioms
keep at a distance
v.
pas vermemek
155
Idioms
keep at a distance
v.
mesafeyi korumak
156
Idioms
keep at a distance
v.
uzak durmak
157
Idioms
keep at arm's length from
v.
ile araya mesafe koymak
158
Idioms
keep at arm's length from (someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) araya mesafe koymak
159
Idioms
keep at arm's length from (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) mesafeli davranmak
160
Idioms
keep at arm's length from (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) pas vermemek
161
Idioms
keep at arm's length from (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) soğuk davranmak
162
Idioms
keep at arm's length from (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) uzak durmak
163
Idioms
keep something/someone at bay
v.
birini/bir şeyi uzak tutmak
164
Idioms
keep something/someone at bay
v.
birinden/bir şeyden kaçınmak
165
Idioms
keep something/someone at bay
v.
birini/bir şeyi uzaklaştırmak/gidermek
166
Idioms
keep something/someone at bay
v.
birini/ bir şeyi yaklaştırmamak
Speaking
167
Speaking
keep that with you at all times
expr.
bunu her zaman yanında taşı
168
Speaking
keep plugging at it
expr.
denemekten vazgeçme
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of keep at
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy