knock to - Turco Inglés Diccionario
Historia

knock to



Significados de "knock to" en diccionario turco inglés : 9 resultado(s)

Inglés Turco
Phrasals
knock to v. -e vurmak/savurmak
knock to v. '-e çalmak
knock to v. '-e uçurmak
knock to v. '-e atmak
knock to v. '-i parçalara ayırmak
knock to v. '-i paramparça etmek
knock to v. '-e isabet ettirmek
knock to v. '-e çarptırmak
knock to v. '-e denk getirmek/göndermek

Significados de "knock to" con otros términos en diccionario inglés turco: 24 resultado(s)

Inglés Turco
Phrasals
knock (someone or something) to (something) v. (birini/bir şeyi bir şeye) vurmak/savurmak
knock (someone or something) to (something) v. (birini/bir şeyi bir şeye/yere) çalmak
knock (someone or something) to (something) v. (birini/bir şeyi bir şeye/yere) uçurmak
knock (someone or something) to (something) v. (birini/bir şeyi) birden (bir şeye/yere) atmak
knock (something) to (something) v. (bir şeyi) parçalara ayırmak
knock (something) to (something) v. (bir şeyi) paramparça etmek
knock something to someone v. bir şeyi birine isabet ettirmek
knock something to someone v. bir şeyi vurup birine çarptırmak
knock something to someone v. bir şeyi vurup birine denk getirmek/göndermek
knock under (to someone or something) v. (birine/bir şeye) teslim olmak
knock under (to someone or something) v. (birine/bir şeye) boyun eğmek
knock under (to someone or something) v. (biri/bir şey karşısında) yenilgiyi kabul etmek
knock under (to someone or something) v. (biri/bir şey karşısında) pes etmek
Idioms
knock someone down to size v. boyunun ölçüsünü almak
knock someone down to size v. dersini vermek
knock (one) down to size v. (birinin) ağzının payını vermek
knock (one) down to size v. (birinin) egosunu yerle bir etmek
knock (one) down to size v. (birine) gününü göstermek
knock (one) down to size v. (birini) rezil etmek
knock (one) down to size v. (birini) yerin dibine sokmak
knock (one) down to size v. (birine) dersini vermek
knock oneself out (to do something) (for someone or something) v. (biri için bir şey yapmak uğruna) kendini paralamak
knock oneself out (to do something) (for someone or something) v. (biri için bir şey yapmak uğruna) canını dişine takmak
knock oneself out (to do something) (for someone or something) v. (biri için bir şey yapacağım diye) bir tarafını yırtmak