Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | nakış işlemek | embroider v. | ||
I enjoy embroidering. Nakış işlemekten hoşlanıyorum. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | nakış işlemek | embroider v. | ||
She pricked herself with a needle while embroidering. Nakış işlerken iğneyi kendine batırdı. More Sentences |
||||
General | ||||
General | nakış işlemek | embroude [obsolete] v. | ||
Textile | ||||
Textile | nakış işlemek | embroider v. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | üzerine nakış işlemek | embroider v. |
Textile | ||
Textile | yeniden nakış işlemek | re-embroider v. |
Textile | paralel iplikleri çekip açıkta kalan iplikleri çeşitli desenler oluşturacak şekilde dikerek nakış işlemek | hemstitch v. |