pirinç - Turco Inglés Diccionario
Historia

pirinç



Significados de "pirinç" en diccionario inglés turco : 18 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
pirinç rice n.
pirinç brass adj.
General
pirinç bell metal n.
pirinç rice plant n.
pirinç brass n.
pirinç chip n.
pirinç paddy n.
pirinç maslin [obsolete] n.
pirinç brazen adj.
Technical
pirinç brass n.
pirinç bell metal n.
pirinç (metal) brass n.
pirinç paddy n.
Automotive
pirinç bell metal n.
Gastronomy
pirinç rice n.
Chemistry
pirinç brass n.
Agriculture
pirinç paddy rice n.
pirinç padi n.

Significados de "pirinç" con otros términos en diccionario inglés turco: 434 resultado(s)

Turco Inglés
General
altın taklidi pirinç ormolu n.
jambon tavuk sosis karides veya istiridyeli bir pirinç yemeği jambalaya n.
pirinç'den damıtılmış bir tür çin likörü samshu n.
pirinç kağıdı rice paper n.
eski pirinç eşyada oluşan yeşil pas patina n.
pirinç boru brass tube n.
pirinç kaplama brass plating n.
pirinç boru brass pipe n.
kahverengi pirinç brown rice n.
pirinç muşta brass knuckles n.
pirinç unu ground rice n.
kırmızı pirinç red brass n.
pirinç kuşu bobolink n.
dövülmemiş kabuksuz pirinç brown rice n.
pirinç eşyalar brasses n.
pirinç işçisi brazier n.
kızıl pirinç red brass n.
kabuğu ayıklanmamış pirinç brown rice n.
sarı pirinç yellow brass n.
pirinç patlağı puffed rice n.
bir kase pirinç a bowl of rice n.
çikolata kaplı pirinç patlağı chocolate crackles n.
pirinç ayna brass mirror n.
pirinç kafes brass cage n.
uzak doğuya özgü bir tür pirinç lapası conjee n.
uzak doğuya özgü bir tür pirinç lapası congee n.
pirinç topuz kulp brass knob handle n.
krema, pirinç ve tavuk etinin karışımıyla yapılan bir çorba soup a la reine n.
buğday, arpa, çavdar, yulaf, pirinç, mısır gibi taneli ürünlerin genel adı cereal n.
mücevher yapımında kullanılan ince altın tabakasıyla kaplanmış pirinç talmi gold n.
ince dokulu pirinç veya bakır elek lawn n.
pirinç çömlek brass pot n.
bakır ve çinkodan meydana gelen ve altın imitasyonu olarak kullanılan bir tür pirinç alaşımı mannheim gold n.
pirinç çanak maslin [uk] n.
pirinç kap maslin [uk] n.
pirinç çanak maslin kettle [uk] n.
pirinç kap maslin kettle [uk] n.
bir tür pirinç mestling n.
pirinç eşya yapan kimse brasier n.
pirinç at aksesuarı horse brass n.
koşum takımına takılan yuvarlak dekoratif bir pirinç aksesuar horse brass n.
pirinç kasesi rice bowl n.
pirinç kağıdı pith paper n.
pirinç gibi metallere altın görüntüsü vermek için uygulanan bir cila ormolu varnish n.
hasır erkek şapkası yapımında kullanılan pirinç sapı sennet n.
hasır erkek şapkası yapımında kullanılan pirinç sapı sinnet n.
hasır erkek şapkası yapımında kullanılan pirinç sapı sennit n.
(alaşım olan) pirinç rengi sirup n.
pirinç ile lehimlemek braze v.
pirinç ayıklamak remove stones from rice v.
pirinç ayıklamak clean rice v.
(pirinç boyutunda) parçalar haline getirmek rice v.
(düğünde) pirinç fırlatmak rice v.
pirinç boyutuna getirmek rice v.
pirinç gibi küçültmek rice v.
altın kaplamalı pirinç veya bronzla süslemek ormolu v.
altın kaplamalı pirinç veya bronzla dekore etmek ormolu v.
pirinç gibi brazen adj.
pirinç gibi brassy adj.
pirinç sarısı renginde brassy adj.
pirinç gibi aerose adj.
pirinç sarısı renginde aerose adj.
pirinç veya benzer bir metalle kenarlanmış brassbound adj.
pirinç metali gibi brassish adj.
pirinç metaline benzeyen brassish adj.
pirinç gibi ricey adj.
altın renkli pirinç veya bronzdan yapılmış ormolu adj.
altın kaplamalı pirinç veya bronzdan yapılmış ormolu adj.
(pirinç) patlak puffed adj.
(pirinç) patlatılmış puffed adj.
pirinç gibi rose [obsolete] adj.
Idioms
dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek bring sand to the beach v.
dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek bring owls to athens v.
dimyat'a pirinç götürmek bring owls to athens v.
dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek take owls to athens v.
dimyat'a pirinç götürmek take owls to athens v.
dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek carry owls to athens v.
dimyat'a pirinç götürmek carry owls to athens v.
dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek bring sand to the beach v.
dimyat'a pirinç götürmek bring sand to the beach v.
dimyat'a giderken yanında pirinç götürmek send owls to athens v.
dimyat'a pirinç götürmek send owls to athens v.
Trade/Economic
nikel-pirinç karışımı eski bir ingiliz sikkesi threepenny bit [obsolete] n.
nikel-pirinç karışımı eski bir ingiliz sikkesi thrupenny bit [obsolete] n.
pirinç ihracatı rice export n.
Industry
pirinç ustası brassfounder n.
pirinç malzeme yapımı brassfounding n.
eskiden kaplanacak eşyaların üretildiği bakırca zengin pirinç gilding metal n.
pirinç yufkasına benzetilerek yapılan rice adj.
pirinç kağıdına benzetilerek yapılan rice adj.
Technical
yüksek bakır içeren kırmızı pirinç levha red brass n.
arklı pirinç kaynağı arc brazing n.
altı köşeli pirinç çubuk hexagonal brass rod n.
ak pirinç white brass n.
beyaz pirinç white brass n.
bir ucu pirinç vida dişli brass threaded at one end n.
çinkosuzlaşmış pirinç dezincified brass n.
çekme pirinç rolled brass n.
derin çekilmiş pirinç deep drawn brass n.
dövülebilir pirinç muntz metal n.
dökme pirinç cast brass n.
gümüş-pirinç alaşımı silver brazing alloy n.
kızıl pirinç red brass n.
kolay kesilen pirinç free cutting brass n.
kurşunlu kızıl pirinç leaded red brass n.
kurşunlu pirinç leaded brass n.
kurşunlu yarı-kızıl pirinç leaded semi-red brass n.
külçe pirinç ingot brass n.
nikelli pirinç nickel brass n.
pirinç kaynağı brazing n.
pirinç dökümcü brass-founder n.
pirinç lehimi brass solder n.
pirinç döküm brass casting n.
pirinç kaynak çubuğu brazing rod n.
pirinç boru brass pipe n.
pirinç tellerle örerek yapılmış filtre elemanı brass mesh wire n.
pirinç kaplama brass coating n.
pirinç giydirmeli batarya brass coated battery n.
pirinç conta brass seal n.
pirinç eritme ocağı brass melting furnaces n.
pirinç dökmeci brass-founder n.
pirinç kaynağı braze welding n.
pirinç parlaklaştırıcılar brass polisher n.
pirinç sac brass sheet n.
pirinç kaplama yunağı brass bath n.
pirinç bağlantı elemanı brass connector n.
pirinç vidalar brass screws n.
pirinç haddesi brass rolling mill n.
pirinç levha brass plate n.
pirinç lehim brass solder n.
pirinç tel brass wire n.
pirinç kaynak brazing n.
pirinç hazırlama işlemi brass finishing n.
pirinç eşya brassware n.
pirinç kaynak çubuğu brass welding rod n.
pirinç eritme brass melting n.
pirinç eşyalar brass ware n.
pirinç kaplı lastik teli brass plated tire-cord n.
pirinç şerit brass strip n.
pirinç haddeleme brass rolling n.
pirinç çubuk brass rod n.
pirinç renklendirme brass colouring n.
pirinç menteşe brass hinge n.
pirinç kaplama brass plating n.
pirinç boru brass tube n.
pirinç kaynak çubuğu brazing welding rod n.
pirinç kaplı lastik teli brass plated tyre-cord n.
sarı pirinç yellow brass n.
silisyumlu pirinç silicon brass n.
siyanürlü pirinç kaplama cyanide brass plating n.
sert pirinç hard brass n.
standart pirinç standard brass n.
ticari pirinç commercial brass n.
yarıkızıl pirinç semired brass n.
yüksek kurşunlu pirinç high lead brass n.
zengin düşük pirinç rich low brass n.
dizgi makinesindeki pirinç harf kalıbı mat n.
ince levha yapımında kullanılan pirinç benzeri alaşım latten n.
pirinç ve kalay alaşımı white latten n.
pirinç anı plaketi brass n.
pirinç folyo brass foil n.
pirinç folyo dutch gold n.
yüzde 65 bakır ve yüzde 35 çinko içeren pirinç high brass n.
yüksek dayanımlı pirinç high-strength brass n.
yüksek mukavemetli pirinç high-strength brass n.
sertleştirmek için %1-4 oranında manganez eklenmiş pirinç high-strength brass n.
altın taklidi pirinç mosaic gold n.
alfa pirincinden daha fazla çinko içerip daha güçlü olan ve döküm ve sıcak işlenik ürünlerin yapımında kullanılan pirinç yellow metal n.
alfa pirincinden daha fazla çinko içerip daha güçlü olan ve döküm ve sıcak işlenik ürünlerin yapımında kullanılan pirinç muntz metal n.
amiral pirinç low brass n.
%30 veya altında çinko içeren pirinç alaşımı low brass n.
pirinç manşon lug n.
pirinç dökümünde maden eritme kabını kaldırmaya yarayan kanca grunter [dated] n.
bakır oranı yüksek bir pirinç türü dutch foil n.
bakır oranı yüksek bir pirinç türü dutch mineral n.
bakır oranı yüksek bir pirinç türü bronze leaf n.
kabuğu çıkarılmış pirinç polish n.
üstü bağlanık altın tabakası ile kaplı nispeten ucuz pirinç benzeri metal filled gold n.
(demir içeren) sert pirinç alaşımı sterrometal n.
bir pirinç alaşımının parlaklığına sahip olan aeneus adj.
pirinç gibi aerose adj.
pirinç kaplı aerose adj.
bir pirinç alaşımının parlaklığına sahip olan aeneous adj.
pirinç gibi brassy adj.
pirinç kaplanmış brass adj.
pirinç ile lehimlenmiş brazed adj.
pirinç kaplı brassy adj.
Textile
japonya'ya özgü, pirinç kağıdından yapılan ve şapka yapımında kullanılan malzeme toyo n.
pirinç malzemeden yapılmış sarı çıt çıt brass snaps n.
ters pirinç örgü modeli ridge n.
Construction
kızıl pirinç red brass n.
sarı pirinç yellow brass n.
Woodworking
ahşap üzerine kaplumbağa kabuğu ya da pirinç gibi metallerden yapılan kakma boullework n.
Furniture
pirinç ve kaplumbağa kabuğuyla yapılan kakma işiyle süslenmiş eşya boullework n.
ahşap üzerine kaplumbağa kabuğu ya da pirinç gibi metallerden yapılan kakma buhlwork n.
13. ve 15. yüzyıllar arasında kilise ve ev süslemesinde kullanılmış pirinç, bakır veya tunç objelere verilen ad dinanderie n.
Automotive
pirinç levha brass n.
pirinç alaşım brass n.
pirinç zımba brass punch n.
Aeronautic
fırınlamalı pirinç kaynağı furnace brazing n.
pirinç kaynağı hard soldering n.
pirinç yaşlanma korozyonu dezincification n.
pirinç kaynağı braze welding n.
Marine
amiral pirinç admiralty brass n.
pirinç teleskop brass telescope n.
pirinç/pirinçten deniz teleskopu nautical brass telescope n.
(pirinç vb) geminin ambarına dökme land in bulk n.
nansen şişesi gibi aletleri çalıştırmak için aşağıya bırakılan pirinç ağırlık messenger n.
Mining
çinko açısından zengin bir pirinç orichalc n.
çinko açısından zengin bir pirinç orichalch n.
pirinç gibi parlayan orichalceous adj.
rengi pirinç gibi olan orichalceous adj.
Medical
pirinç tanesi şeklinde riziform adj.
Pathology
pirinç yanığı corn-cockle n.
pirinç yanığı blight rot n.
(kolerada istifra veya bağırsak boşaltımı sonucu ortaya çıkan) pirinç suyuna benzer sıvı rice-water discharge n.
pirinç suyu görünümünde dışkılama congee discharges n.
Pharmaceutics
pirinç unu rice flour n.
pirinç suyu rice water n.
toz halindeki bir ilacı kaplayan pirinç kağıdı tableti veya kuru un macunu wafer n.
Parasitology
larvaları üzümlerin iç kısımları ile beslenen ufak bir pirinç biti grape curculio (craponius inæqualis) n.
Printing
pirinç çıkarma brass rubbing n.
pirinç çıkarma yöntemiyle yapılan baskı brass rubbing n.
kalıptaki harf sütunlarını ayırıp baskıda aralarında çizgi oluşturan pirinç şerit column rule n.
Food Engineering
iğne başı büyüklüğünde keskin bıçaklarla kesilmiş geleneksel pirinç lapası yapımında kullanılan yulaf steel-cut oat n.
beyazlatılmış pirinç badem blanched diced almond n.
parlatılmış pirinç parboiled rice n.
tatlı veya tuzlu sulara maruz kalan pirinç brass exposed to fresh or saline waters n.
uzun taneli pirinç long-grain rice n.
altın pirinç golden rice n.
pirinç kıvamına gelinceye kadar elemek rice v.
kavuzsuz (arpa, pirinç) unhusked adj.
Gastronomy
risotto yapımında kullanılan küçük taneli pirinç carnaroli n.
köri veya sıcak çorbada servis edilmiş pirinç eriştesinden oluşan bir çin yemeği laksa n.
vietnam'a özgü bir tür pirinç lapası chao n.
pirinç ve somonla yapılan bir tür suşi nigiri n.
suşi veya pirinç topları yaparken kullanılan kurutulmuş ve yenebilir bir tür suyosunu nori n.
suşi veya pirinç topları yaparken kullanılan kurutulmuş ve yenebilir bir tür suyosunu amanori n.
hindistan'da yağmur mevsiminde yetiştirilen uzun saplı bir pirinç aman n.
suşi veya pirinç topları yaparken kullanılan kurutulmuş ve yenebilir bir tür suyosunu amanori n.
suşi veya pirinç topları yaparken kullanılan kurutulmuş ve yenebilir bir tür suyosunu laver n.
domatesli pirinç çorbası tomato soup with rice n.
domatesli pirinç çorbası rice soup with tomatoes n.
esmer pirinç brown rice n.
japonya'ya özgü pirinç unundan yapılan pasta mochi n.
karmen çorbası (domates sosu ile renklendirilmiş lapa pirinç) carmen soup n.
karmen salatası (kırmızı biber, tavuk göğsü, bezelye ve pirinç) carmen salad n.
kurutulmuş deniz yosununun içine pirinç koyularak hazırlama kore'ye özgü bir tür dolma gimbap n.
kurutulmuş deniz yosununun içine pirinç koyularak hazırlama kore'ye özgü bir tür dolma kimbap n.
pirinç nişastası rice starch n.
pirinç pilavı rice pilaf n.
pirinç keki rice cake n.
pirinç şarabı rice wine n.
pirinç şarabı mijiu n.
pirinç pilav pilaf with rice n.
pirinç sirkesi rice vinegar n.
pirinç unu rice flour n.
pirinç çorbası rice soup n.
pirinç çorbası clear rice soup n.
pirinç püresi rice porridge n.
pirinç topu rice ball n.
pirinç topu onigiri n.
pirinç topu o-nigiri n.
pirinç topu o-musubi n.
pirinç topu nigirimeshi n.
pirinç şehriyesi vermicelli noodles n.
fermente tahıl, pirinç veya hurmalardan yapılan damıtılmış bir orta doğu içkisi arak n.
fermente tahıl, pirinç veya hurmalardan yapılan damıtılmış bir orta doğu içkisi arrack n.
uzak doğuya özgü bir tür pirinç lapası zhou n.
basmati pirinç basmati rice n.
(filipin dilinde) haşlanmış pirinç kanin n.
(güney asya mutfağında) pirinç, süt, şeker, baharat ve kabuklu yemişten yapılan bir tatlı kheer n.
çin'e özgü kahvaltılık pirinç lapası jook n.
genellikle sirke aromalı pirinç ile çiğ veya pişmiş balıktan oluşan, bir tür su yosununa sarılmış ve tek ısırımlık parçalar halinde servis edilen bir suşi maki n.
balık, et, yumurta ve sebzelerden oluşan ve pirinç ile umeboshi eşliğinde servis edilen japonya'ya özgü bir tür hazır yemek makunouchi n.
pirinç patlağı ve sebzelerden oluşan bir hint yemeği bhelpuri n.
pirinç patlağı ve sebzelerden oluşan bir hint yemeği bhel poori n.
pirinç patlağı ve sebzelerden oluşan bir hint yemeği bhel puri n.
kabuğu veya kahverengi dış katmanları çıkarılmış olan pirinç white rice n.
kabuğu veya kahverengi dış katmanları çıkarılmış olan pirinç polished rice n.
toz haline getirilip pirinç unu ile karıştırılarak güney asya mutfağında baharat olarak kullanılan bir bitki hing n.
börülce, pirinç ve domuz etinden yapılan bir güveç hoppin' john [us] n.
buharda pişirilmiş pirinç, pişmiş soya fasulyesi ve tuz karışımının öğütülüp salamuraya yatırılması ile yapılan bir tür hamur miso n.
pişirildiğinde yapışkan bir kıvama sahip olup mochi yapımında kullanılan küçük taneli bir pirinç çeşidi mochi n.
pişirildiğinde yapışkan bir kıvama sahip olup mochi yapımında kullanılan küçük taneli bir pirinç çeşidi mochi rice n.
(malezya'da) yumurta ve pirinç unundan yapılan bir bisküvi çeşidi love letter n.
glütenli pirinç glutinous rice n.
yapışkan pirinç glutinous rice n.
glütenli pirinç sweet rice n.
yapışkan pirinç sweet rice n.
glütenli pirinç sticky rice n.
yapışkan pirinç sticky rice n.
bir parça etin kurutulmuş yosun ile birlikte pirinç tabakasına sarılmasıyla yapılan bir hawaii yemeği musubi [hawaii] n.
pirinç birası rice beer n.
pirinç şarabı rice beer n.
pirinç birası saki n.
pirinç şarabı saki n.
pirinç patlağı rice crispies n.
pirinç suyu congee n.
içerisinde pirinç kaynatılan su congee n.
pirinç suyu congee water n.
içerisinde pirinç kaynatılan su congee water n.
yumurta ile kızartılan pirinç eriştesinden yapılan bir tayland yemeği pad thai n.
kısmen öğütülmüş pirinç özütü polishing n.
kaynatılmış pirinç converted rice n.
kaynatılmış pirinç parboiled rice n.
kore'ye özgü pirinç likörü soju n.
pirinç, tavuk ve av hayvanından yapılan ağır bir yahni poilu n.
pirinç, tavuk ve av hayvanından yapılan ağır bir yahni purloo n.
pirinç ıslatmak soak the rice v.
(arpa, pirinç) kabuğunu çıkarmak unhusk v.
(arpa, pirinç) kavuzunu çıkarmak unhusk v.
soya sosu ve pirinç şarabı ile yumuşatılmış ve ateşte kızartılmış teriyaki adj.
(pirinç) kabuğu çıkarılmış polished adj.
(pirinç) ayıklanmış polished adj.
Chemistry
pirinç alaşım brass n.
Marine Biology
japon pirinç balığı medacca n.
japon pirinç balığı medaka n.
japon pirinç balığı oryzias latipes n.
Zoology
pirinç tarlalarına ve bahçelere zarar veren bir sıçan grubu badger n.
java pirinç kuşu java finch n.
java pirinç kuşu java rice bird n.
java pirinç kuşu padda oryzivora n.
java pirinç kuşu java ricebird n.
java pirinç kuşu java sparrow n.
pirinç kuşu reedbird n.
pirinç kuşu butterbird n.
pirinç kuşu ricebird n.
pirinç kuşu dolichonyx oryzivorus n.
pirinç kuşu rice bunting n.
pirinç kuşu bobolink n.
bataklık pirinç faresi marsh rice rat n.
bataklık pirinç faresi marsh rice rat (oryzomys palustris) n.
pirinç renginde aurichalceous adj.
Botanic
buğday, arpa, pirinç, çavdar, yulaf, mısır gibi tohumları yenebilen tahıl bitkisi cereal grass n.
risotto yapında kullanılan yuvarlak taneli pirinç arborio rice n.
pirinç bitkisinin bir çeşidi rice n.
bir pirinç cinsi genus oryza n.
oryza cinsinden olan bir pirinç türü oryza rufipogon n.
akdeniz bölgesine özgü çok yıllık bir pirinç oryzopsis miliacea n.
akdeniz bölgesine özgü çok yıllık bir pirinç smilo n.
akdeniz bölgesine özgü çok yıllık bir pirinç smilo grass n.
akdeniz bölgesine özgü bir pirinç bitkisi smilo n.
akdeniz bölgesine özgü bir pirinç bitkisi smilo grass n.
akdeniz bölgesine özgü bir pirinç bitkisi oryzopsis miliacea n.
yabani pirinç hasat etmek rice v.
Agriculture
çeltik kabuklu pirinç paddy n.
değirmenlenmiş pirinç milled rice n.
dövülmemiş kabuksuz pirinç brown rice n.
kargo pirinç cargo rice n.
kavuzsuz pirinç husked rice n.
mumsu pirinç waxy rice n.
pirinç kepeği rice bran n.
pirinç makinesi rice machine n.
pirinç tohumu rice seed n.
pirinç unu ground rice n.
pirinç tarlası rice field n.
pirinç sulama tesisleri rice irrigation facilities n.
pirinç tarlası rice paddy n.
pirinç çeltiği rice husk n.
pirinç kepeği yağı rice bran oil n.
pişmemiş pirinç uncooked rice n.
pişmiş pirinç cooked rice n.
pirinç unu mochiko n.
pirinç kabuğu rice husk n.
pirinç kabuğu rice hull n.
yarı haşlanmış pirinç parboiled rice n.
yabani pirinç wild rice n.
pirinç bitkisinden elde edilen nişastalı tahıl rice n.
pirinç yetiştirme rice growing n.
pirinç tarlası ricefield n.
ikinci veya üçüncü kalite pirinç chit [obsolete] n.
pirinç yeşil sürme hastalığı green smut n.
öğütülmemiş pirinç paddy rice n.
öğütülmemiş pirinç padi n.
pirinç yetiştirilen sulak bölge padi n.
pirinç yetiştirilen sulak bölge paddy-field n.
pirinç içeren rice adj.
pirinç ile ilgili rice adj.
pirinç yetiştiren rice-growing adj.
pirinç büyüten rice-growing adj.
Social Sciences
pirinç kültürü rice culture n.
çinlilerin pirinç tarlalarında çalışırken şarkı söyleyip ettikleri dans yang ko n.
History
eski dönemlerde afrika ile ticaret yaparken kullanılan bakır veya pirinç levha neptune n.
Religious
kilisedeki sunakta bulunan şamdan, haç, vazo gibi pirinç eşyalar altar brass n.
okunmuş pirinç blessed rice grains n.
papazların el yıkadıkları kutsal suyu içeren tunç veya pirinç kap aquamanale n.
Geography
verimli pirinç bölgesi rice bowl n.
Hunting
pirinç dip tablalı tüfek fişeği brass head n.
pirinç sarı metal kovan brass n.
Sport
pirinç kaplama tabanlı ve ahşap başlı golf sopası brassie n.
pirinç kaplama tabanlı ve ahşap başlı golf sopası brassy n.
tabanı pirinç gibi malzemelerden yapılmış ahşap golf sopası brassey n.
Music
pirinç veya madeni alaşımdan yapılmış çalgılar brass n.
tuba benzeri pirinç enstrüman bombardon n.
tahta veya pirinç nefesli çalgı ağızlığı embouchure n.
tubaya benzeyen ancak daha yüksek perdeli ses veren bir pirinç enstrüman euphonium n.
pirinç, nefesli ve vurmalı çalgılardan oluşan bir grup military band n.
müzik grubu veya orkestranın pirinç enstrümanlardan oluşan bölümü brasses n.
pirinç enstrümanlar brasses n.
pirinç enstrüman çalan müzisyenler brasses n.
grubun veya orkestranın pirinç enstrüman çalan bölümü brass n.
pirinç enstrüman ailesi brass family n.
pirinç müzik aletinin çıkardığı ritmik ses oompah n.
pirinç müzik aletlerinde perdeyi değiştirmeye yarayan valf mekanizması piston n.
pirinç müzik aletinin çıkardığı ritmik sesi çıkarmak oompah v.
pirinç müzik aletinin çıkardığı ritmik sese sahip oompah adj.
Printery
kağıt filigran silindirine takılan tel veya pirinç parça bit n.
Archaic
parlatılmış pirinç renginde brasen adj.
parlatılmış pirinç kadar parlak brasen adj.
Engineering
ingiliz standart pirinç vida dişi british standard brass thread n.
zımba olarak kullanılan bakır veya pirinç çubuk drift n.
ingiliz standart pirinç vida dişi bsb (british standard brass thread) abrev.
Ornithology
pirinç kuşu reedbabbler n.
pirinç kuşu maybird n.
pirinç kuşu bunting n.
pirinç kuşu rice troupial n.
pirinç tarlalarında yaygın görülen kuş ricebird n.
bir pirinç kuşu cinsi dolichonyx n.
bir pirinç kuşu cinsi genus dolichonyx n.
pirinç kuşu ortolan n.
Entomology
pirinç biti black weevil n.
özellikle pirinç olmak üzere tahıl zararlısı kahverengi bir böcek black weevil n.
pirinç biti rice weevil n.
özellikle pirinç olmak üzere tahıl zararlısı kahverengi bir böcek rice weevil n.
pirinç biti sitophylus oryzae n.
özellikle pirinç olmak üzere tahıl zararlısı kahverengi bir böcek sitophylus oryzae n.
pirinç zararlısı bir ekinbiti rice weevil n.
pirinç zararlısı bir ekinbiti rice water weevil n.
pirinç zararlısı bir ekinbiti lissorhoptrus oryzophilus n.
larvaları buğday, pirinç ve diğer tahıllarla beslenen küçük kahverengi bir böcek wheat beetle (sylvanus surinamensis)D:DA:E n.
buğdayda görülen bir pirinç biti wheat weevil n.
Slang
pirinç motoru rice rocket n.
Metallurgy
kaplamada bazen bakır yerine kullanılan pirinç benzeri alaşım composition metal n.