Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | suç ortaklığı | connivance n. |
General | suç ortaklığı | complicity n. |
General | suç ortaklığı | partner in crime n. |
General | suç ortaklığı | abetment n. |
General | suç ortaklığı | accomplicity n. |
General | suç ortaklığı | connivancy [obsolete] n. |
General | suç ortaklığı | connivency n. |
Law | ||
Law | suç ortaklığı | accomplicity n. |
Law | suç ortaklığı | complicity n. |
Law | suç ortaklığı | accompliceship n. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | suç ortaklığı yapmak | aid and abet v. |
General | suç ortaklığı yapmak | abet v. |
General | suç ortaklığı eden | accessory adj. |
General | suç ortaklığı yaratacak şekilde | complicitly adv. |
Law | ||
Law | suç ortaklığı yapmak | aid and abet v. |
Law | suç ortaklığı yapmak | act as an accomplice v. |
Politics | ||
Politics | suç ortaklığı etme | connivance n. |
Slang | ||
Slang | fahişenin başkalarıyla suç ortaklığı yaparak potansiyel müşterisini soyguna uğratması | murphy game n. |