Inglés | Turco | |
---|---|---|
General | ||
General | tictac n. | tiktak |
General | tictac n. | saat tıkırtısı |
General | tictac n. | monoton tıkırtı |
General | tictac n. | çocukların kapı ya da pencereyi uzaktan çalarken kullandığı şaka aleti |
General | tictac v. | tik tak sesi çıkarmak |
General | tictac v. | tıkırdamak |
Wagering | ||
Wagering | tictac n. | at yarışında bahisçilerin bahis oranlarını birbirlerine aktarırken kullandıkları işaret dili |
Wagering | tictac v. | bahis oranlarını işaret diliyle aktarmak |
Inglés | Turco | |
---|---|---|
General | ||
General | tictac [obsolete] n. | eskiden çivilerle oynanan bir tür tavla |