Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
yükselerek
yükselerek
Historia
Frases
Significados de
"yükselerek"
en diccionario inglés turco : 5 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
yükselerek
ascendantly
adv.
2
General
yükselerek
ascendingly
adv.
3
General
yükselerek
mountingly
adv.
4
General
yükselerek
flourishingly
adv.
5
General
yükselerek
soaringly
adv.
Significados de
"yükselerek"
con otros términos en diccionario inglés turco: 20 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
uzaktaki bir şeyin yükselerek belirmesi
loom
n.
2
General
yükselerek altında bırakmak
cover
v.
3
General
eşzamanlı yükselerek hızla ve aşamalı olarak artmak
pyramid
v.
4
General
yükselerek (fiyatlar)
bullishly
adv.
Phrasals
5
Phrasals
yükselerek başka bir şeye dönüşmek
escalate into something
v.
Idioms
6
Idioms
yerden bitip yükselerek
above ground
expr.
Trade/Economic
7
Trade/Economic
ülke içindeki doğal kaynaklarda yaşanan talep artışı sonrası reel kur oranının yükselerek dışa bağımlı diğer endüstrilerin dış ticarette dezavantajlı duruma düşmesi
dutch disease
n.
Technical
8
Technical
yükselerek çalışan makine parçası
riser
n.
9
Technical
yükselerek ısıtılan kaptan toplama sistemine geçmek
come over
v.
Marine
10
Marine
dalga kırılmasından sonra suyun yükselerek kıyıya şiddetle çarpması
swash
n.
11
Marine
dalganın yükselerek çarpma bölgesi
swash zone
n.
Astronomy
12
Astronomy
yıldızın bir yıl içerisinde yükselerek veya alçalarak yaşadığı değişim
annual variation
n.
13
Astronomy
güneş batımında yükselerek
acronycally
adv.
Geography
14
Geography
dalga kırılmasından sonra suyun yükselerek kıyıya şiddetle çarpması
send
n.
Geology
15
Geology
deniz tabanının yükselerek kara haline gelmesi
exundation
n.
Sport
16
Sport
(krikette atılmış top) aniden yükselerek havada süzülmek
pop (up)
v.
Art
17
Art
(balede) parmak ucuna yükselerek
sur les pointes
adv.
Music
18
Music
(tempo) artarak/yükselerek; (melodi/nakarat) git gide artarak
largando
adv.
19
Music
(tempo) artarak/yükselerek; (melodi/nakarat) git gide artarak
allargando
adv.
20
Music
forteye yükselerek
stark
adv.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yükselerek
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy