Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Cacher l'historique
Détails de l'historique
Effacer l'historique
Historique :
threefold division
pick something
Historique
Phrases
Sens de
"pick something"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 114 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
General
1
General
pick one's brains about something
v.
tavsiye almak
2
General
pick up the tab (for something)
v.
ödemek
3
General
bend over to pick something up
v.
bir şeyi almak için yere eğilmek
Phrasals
4
Phrasals
pick someone or something off (of) someone
v.
bir şeyden/yerden toplamak
5
Phrasals
pick someone or something off
v.
bir şeyden/yerden toplamak
6
Phrasals
pick something away
v.
(eti kemikten) ayırmak
7
Phrasals
pick someone out of something
v.
(bir gruptan/topluluktan/bir grup insan arasından) birini seçmek
8
Phrasals
pick away at (something)
v.
(bir konuyu) didik didik kurcalamak
9
Phrasals
pick away at (something)
v.
(birinde veya bir şeyde) kusur aramak/bulmak
10
Phrasals
pick away at (something)
v.
(birine veya bir şeye) takmak
11
Phrasals
pick (someone or something) out of (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) çıkarmak
12
Phrasals
pick (someone or something) out of (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) çekip almak
13
Phrasals
pick (someone or something) out of (something)
v.
(birini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin) arasından almak
14
Phrasals
pick (someone or something) out of (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) seçip almak/ayırmak
15
Phrasals
pick (someone or something) out of (something)
v.
(birini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin/bir grubun) arasından seçmek
16
Phrasals
pick (someone or something) out of (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeylerin/bir grubun) arasından tanımak
17
Phrasals
pick (someone or something) out of (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeylerin/bir grubun) içinden ayırt/tespit etmek
18
Phrasals
pick at (something)
v.
(bir şeyi) parmağıyla kurcalamak
19
Phrasals
pick at (something)
v.
(bir şeyi) parmak uçlarıyla çekiştirmek
20
Phrasals
pick at (something)
v.
(yemeği) didiklemek
21
Phrasals
pick at (something)
v.
(lokmalarla) oynamak
22
Phrasals
pick at (something)
v.
(bir şeyden) kuş kadar yemek
23
Phrasals
pick at (something)
v.
(bir şeyi) gıdım gıdım yemek
24
Phrasals
pick on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) sataşmak
25
Phrasals
pick on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) dadanmak
26
Phrasals
pick on (someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) uğraşmak
27
Phrasals
pick on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) musallat olmak
28
Phrasals
pick on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) eleştirmek
29
Phrasals
pick on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) takılmak
30
Phrasals
pick on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) kusur bulmak
31
Phrasals
pick on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) odaklanmak
32
Phrasals
pick on (someone or something)
v.
(biri/bir şey) üzerinde yoğunlaşmak
33
Phrasals
pick through (something)
v.
(bir şeyin) arasında dikkatle aramak
34
Phrasals
pick through (something)
v.
(bir şeyi) didik didik etmek/aramak
35
Phrasals
pick someone or something from someone or something
birini bir grup insan içerisinden/arasından seçmek
36
Phrasals
pick someone or something from someone or something
bir şeyi bir grup başka şey arasından seçmek
Idioms
37
Idioms
the pick of something
n.
en iyisi
38
Idioms
pick (something) to bits
v.
kıyasıya/acımasızca eleştirmek
39
Idioms
pick (something) to bits
v.
kılı kırk yararcasına eleştirmek
40
Idioms
pick somebody/something to bits
v.
kıyasıya/acımasızca eleştirmek
41
Idioms
pick somebody/something to bits
v.
kılı kırk yararcasına eleştirmek
42
Idioms
pick somebody/something to bits
v.
tek tek gözler önüne sermek
43
Idioms
pick somebody/something to pieces
v.
kıyasıya/acımasızca eleştirmek
44
Idioms
pick somebody/something to pieces
v.
kılı kırk yararcasına eleştirmek
45
Idioms
pick somebody/something to pieces
v.
tek tek gözler önüne sermek
46
Idioms
pick something clean
v.
eti kemiğinden sıyırmak
47
Idioms
pick something clean
v.
geriye bir tek kemikler kalana dek yenmek
48
Idioms
pick something clean
v.
ortalıkta hiçbir şey bırakmamak
49
Idioms
pick something clean
v.
geride hiçbir şey bırakmamak
50
Idioms
pick something clean
v.
silip süpürmek
51
Idioms
pick something clean
v.
yalayıp yutmak
52
Idioms
pick something clean
v.
ne var ne yok alıp götürmek
53
Idioms
pick something clean
v.
her şeyi toplamak
54
Idioms
pick up on something
v.
anlamak
55
Idioms
pick up on something
v.
bir konuya değinmek
56
Idioms
pick one's way through something
v.
bir yerden başlayarak hareket etmek
57
Idioms
pick up on something
v.
çabucak anlamak
58
Idioms
cherry-pick something
v.
dikkatlice seçmek
59
Idioms
pick up on something
v.
fark etmek
60
Idioms
pick up on something
v.
hemen kavramak
61
Idioms
pick up the tab (for something)
v.
hesabı ödemek
62
Idioms
cherry-pick something
v.
ince eleyip sık dokumak
63
Idioms
pick something apart
v.
olumsuz eleştirilerde bulunmak
64
Idioms
pick up on something
v.
önceki (daha önce konuşulan) konuya geri dönmek
65
Idioms
pick something apart
v.
paramparça etmek
66
Idioms
have one's pick of something
v.
(boş koltuklardan birini) seçmek
67
Idioms
pick up the threads of something
v.
(özellikle ciddi sorunlardan sonra) tekrar/yeniden başlamak
68
Idioms
pick one's way through something
v.
(ağaçlık/sazlık vb) arasından dikkatle ve ağır ağır ilerlemek
69
Idioms
pick (someone or something) out of a hat
v.
(birini/bir şeyi) rastgele/gelişigüzel seçmek
70
Idioms
pick something out of a hat
v.
bir şeyi rastgele/gelişigüzel seçmek
71
Idioms
pick (something) to bits
v.
(bir şeyin) ıncığını cıncığını çıkarmak
72
Idioms
pick (something) to bits
v.
(bir şeyi) sert bir şekilde eleştirmek
73
Idioms
pick (something) to bits
v.
(bir şeyin) kusurlarını/negatif yönlerini dile getirmek
74
Idioms
pick somebody/something to bits/pieces
v.
bir şeyin ıncığını cıncığını çıkarmak
75
Idioms
pick somebody/something to bits/pieces
v.
bir şeyi/birini sert bir şekilde eleştirmek
76
Idioms
pick somebody/something to bits/pieces
v.
bir şeyin/birinin kusurlarını/negatif yönlerini dile getirmek/arayıp bulmak
77
Idioms
pick somebody/something to bits/pieces
v.
bir şeyin/birinin negatif yönlerine odaklanmak
78
Idioms
pick somebody/something to bits/pieces
v.
bir şey hakkında kılı kırk yarmak
79
Idioms
pick (something) up where (one) left off
v.
(bir şeyi birinin) bıraktığı yerden devam ettirmek/sürdürmek
80
Idioms
pick (something) up where (one) left off
v.
(bir şeyi birinin) bıraktığı yerden tekrar başlatmak
81
Idioms
pick holes in something
v.
bir şeyde küçük delikler açmak
82
Idioms
pick holes in something
v.
bir şeyi delmek
83
Idioms
pick holes in something
v.
bir şeyde delikler açmak
84
Idioms
pick something to pieces
v.
bir şeyde küçük delikler açmak
85
Idioms
pick something to pieces
v.
bir şeyi delmek
86
Idioms
pick something to pieces
v.
bir şeyde delikler açmak
87
Idioms
pick (someone or something) to pieces
v.
(birini/bir şeyi) didik didik etmek
88
Idioms
pick (someone or something) to pieces
v.
(biri/bir şey) hakkında kılı kırk yarmak
89
Idioms
pick (someone or something) to pieces
v.
(birinin/bir şeyin) ıncığını cıncığını çıkarmak
90
Idioms
pick (someone or something) to pieces
v.
(birinin/bir şeyin) negatif yönlerine odaklanmak
91
Idioms
pick (someone or something) to pieces
v.
(birini/bir şeyi) kılı kırk yararcasına eleştirmek
92
Idioms
pick (someone or something) to pieces
v.
(birini/bir şeyi) acımasızca eleştirmek
93
Idioms
pick holes in (something)
v.
(bir şeyi) didik didik etmek
94
Idioms
pick holes in (something)
v.
(bir şey) hakkında kılı kırk yarmak
95
Idioms
pick holes in (something)
v.
(bir şeyin) ıncığını cıncığını çıkarmak
96
Idioms
pick holes in (something)
v.
(bir şeyin) negatif yönlerine odaklanmak
97
Idioms
pick holes in (something)
v.
(bir şeyi) kılı kırk yararcasına eleştirmek
98
Idioms
pick holes in (something)
v.
(bir şeyi) acımasızca eleştirmek
99
Idioms
pick up the threads (of something)
v.
(bir şeye) ara verdikten sonra tekrar başlamak
100
Idioms
pick up the threads (of something)
v.
(bir şeye) yeniden başlamak
101
Idioms
pick up the threads (of something)
v.
(bir şeye) kaldığı yerden devam etmek
102
Idioms
pick up the threads (of something)
v.
(bir şeye) bıraktığı yerden devam etmek
103
Idioms
pick up the threads (of something)
v.
(bir şeyi) toparlamaya çalışmak
104
Idioms
pick up the threads (of something)
v.
(bir şeyi) normale döndürmeye çalışmak
105
Idioms
pick up the threads (of something)
v.
(bir şeyi) eski haline getirmeye çalışmak
106
Idioms
pick up the threads (of something)
v.
(bir şeyin) parçalarını bir araya getirmeye çalışmak
107
Idioms
take (one's) pick of (someone or something)
v.
(birileri/bir şeyler) arasından seçmek
108
Idioms
take (one's) pick of (someone or something)
v.
(birileri/bir şeyler) arasından seçimini yapmak
109
Idioms
take/have your pick (of something)
v.
seçmek
110
Idioms
take/have your pick (of something)
v.
beğendiğini seçmek
111
Idioms
take/have your pick (of something)
v.
istediğini seçmek
112
Idioms
the pick of (something)
expr.
en çarpıcısı
113
Idioms
the pick of (something)
expr.
en etkileyicisi
114
Idioms
pick of something
expr.
en iyisi
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of pick something
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy