| 1 |
ammunition |
cephane |
n. |
|
- They now knew they were trapped, with only a little ammunition left.
- Artık tuzağa düştüklerini biliyorlardı ve ellerinde çok az cephane kalmıştı.
- The army ran out of ammunition at the end of the day.
- Günün sonunda ordunun cephanesi tükenmişti.
- We're out of ammunition.
- Cephanemiz bitti.
- Don't waste ammunition.
- Cephaneyi boşa harcama.
- Our ammunition has run out.
- Cephanemiz bitti.
- The factory produces ammunition.
- Fabrika cephane üretir.
- Our ammunition has run out.
- Cephanemiz tükendi.
- Save your ammunition.
- Cephanenizi saklayın.
- Don't waste ammunition.
- Cephaneyi boşa harcamayın.
- I don't waste ammunition.
- Cephaneyi boşa harcamam.
- We've run out of ammunition.
- Cephanemiz bitti.
- We're wasting ammunition.
- Cephaneyi boşa harcıyoruz.
- Don't waste your ammunition.
- Cephanenizi boşa harcamayın.
- Don't waste your ammunition.
- Cephaneni boşa harcama.
Show More (11)
|
| 2 |
ammunition |
mühimmat |
n. |
|
- The soldiers were regularly supplied with ammunition.
- Askerlere düzenli olarak mühimmat tedarik ediliyordu.
- Russia has already agreed to the withdrawal and destruction of ammunition in the breakaway region of Transnistria.
- Rusya, Transdinyester'in ayrılıkçı bölgesindeki mühimmatın geri çekilmesini ve imha edilmesini kabul etmiştir.
- The hunter put ammunition in the gun.
- Avcı silaha mühimmat koydu.
- We can't afford to waste any more ammunition.
- Daha fazla mühimmat harcamayı göze alamayız.
- We need to conserve ammunition.
- Mühimmatı korumamız gerekiyor.
- The factory produces ammunition.
- Fabrika mühimmat üretiyor.
- He only wanted guns and ammunition.
- Sadece silah ve mühimmat istedi.
- We need to conserve ammunition.
- Mühimmatı korumalıyız.
- Don't waste your ammunition.
- Mühimmatını israf etme.
- Don't waste ammunition.
- Mühimmatı israf etme.
- He only wanted guns and ammunition.
- Sadece silah ve mühimmat istiyordu.
- We're out of ammunition.
- Mühimmatımız bitti.
- We've run out of ammunition.
- Mühimmatı bitirdik.
- We can't afford to waste any more ammunition.
- Daha fazla mühimmatı boşa harcamayı göze alamayız.
Show More (11)
|
| 3 |
ammunition |
koz |
n. |
|
- The minister was provided with ammunition from intelligence.
- İstihbarat aracılığıyla bakanın eline koz geçti.
Show More (-2)
|
