| 1 |
avenue |
cadde |
n. |
|
- A new pub was opened on Second Avenue.
- İkinci Cadde'de yeni bir bar açıldı.
- They walked along the avenue.
- Cadde boyunca yürüdüler.
- There was an accident on Fifth Avenue yesterday.
- Dün Beşinci Cadde'de bir kaza oldu.
- They walked along the avenue.
- Onlar cadde boyunca yürüdü.
- I'd like to get off at Fifth Avenue.
- Beşinci Cadde'de inmek istiyorum.
- There's a new restaurant on Cherry Avenue.
- Cherry Caddesi üzerinde yeni bir restoran var.
- There was an accident on Fifth Avenue yesterday.
- Dün Beşinci Cadde'de bir kaza vardı.
- I was strolling down the avenue.
- Caddede geziniyordum.
- I met her by accident on Third Avenue.
- Onunla Üçüncü Cadde'de tesadüfen tanıştım.
- I met her by accident on Third Avenue.
- Onunla Üçüncü Cadde'de tesadüfen karşılaştım.
- I like shopping on Fifth Avenue in New York.
- New York'taki Beşinci Cadde'de alışveriş yapmaktan hoşlanırım.
- I'd like to do shopping on Fifth Avenue in New York.
- New York'taki Beşinci Cadde'de alışveriş yapmak istiyorum.
- I like shopping on Fifth Avenue in New York.
- New York'taki Beşinci Cadde'de alışveriş yapmayı seviyorum.
- The ambulance broke down in the middle of the avenue.
- Ambulans caddenin ortasında bozuldu.
- I met her by accident on Third Avenue.
- Üçüncü caddede rastlantı sonucu onunla karşılaştım.
- They live on Third Avenue.
- Üçüncü Cadde'de yaşıyorlar.
- New York's Fifth Avenue is comparable to Ginza.
- New York'un Beşinci Caddesi Ginza ile mukayese edilebilir.
- There's a new restaurant on Cherry Avenue.
- Cherry Caddesi'nde yeni bir lokanta açılmış.
- The ambulance broke down in the middle of the busy avenue.
- Ambulans yoğun bir caddenin ortasında bozuldu.
- The Avenue of the Champs Elysées is very beautiful and very elegant.
- Şanzelize Caddesi çok güzel ve çok şıktır.
- My office faces Fifth Avenue.
- Ofisim Beşinci Cadde'ye bakıyor.
- They live on Third Avenue.
- Onlar Üçüncü Cadde'de yaşıyorlar.
- They are at 229 Broadway Avenue.
- 229 Broadway Caddesi'ndeler.
- My business address is 465 Fifth Avenue.
- İş adresim 465 Beşinci Caddedir.
- Fifth Avenue is an elegant street.
- Beşinci Cadde zarif bir caddedir.
- Sami lived on a leafy avenue.
- Sami yapraklı bir caddede yaşıyordu.
- My business address is 465 Fifth Avenue.
- İş adresim 465 Beşinci Cadde.
- This avenue is wide but not very long.
- Bu cadde geniş ama çok uzun değil.
Show More (25)
|
| 2 |
avenue |
yol |
n. |
|
- We need to try every possible avenue to achieve our goal.
- Amacımıza ulaşmak için mümkün olan her yolu denemeliyiz.
- They walked down a narrow avenue lined with trees.
- Ağaçlarla kaplı dar bir yolda yürüdüler.
- Taking a constructive approach, we wished to go further along the avenues explored by the Commission.
- Yapıcı bir yaklaşım benimseyerek, Komisyon tarafından keşfedilen yollarda daha da ilerlemek istedik.
- It opens up important avenues that we must not fail to explore.
- Keşfetmeyi ihmal etmememiz gereken önemli yollar açıyor.
- I would propose five avenues for the European Union to explore in the run-up to the Johannesburg Summit.
- Johannesburg Zirvesi öncesinde Avrupa Birliği'nin keşfetmesi için beş yol öneriyorum.
- Perhaps this is a promising avenue to explore, but we must also explore others.
- Belki de bu keşfedilecek umut verici bir yoldur ancak diğerlerini de keşfetmeliyiz.
- There's but one avenue to earn money.
- Para kazanmak için tek bir yol var.
- There is only one avenue to earn money.
- Para kazanmak için tek bir yol var.
Show More (5)
|
| 3 |
avenue |
bulvar |
n. |
|
- The Avenue of the Champs Elysées is very beautiful and very elegant.
- Şanzelize Bulvarı çok güzel ve çok zarif.
- This avenue is wide but not very long.
- Bu bulvar geniştir ama çok uzun değildir.
Show More (-1)
|
| 4 |
avenue |
sokak |
n. |
|
- I was strolling down the avenue.
- Sokakta dolaşıyordum.
Show More (-2)
|
