bathe - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
bathe banyo yapmak v.
  • I regret that some amendments aim to increase the risks people will face when bathing.
  • Bazı değişikliklerin insanların banyo yaparken karşılaşacakları riskleri artırmayı amaçlamasından üzüntü duyuyorum.
  • Bathing, showering and shaving should cause no problems at all.
  • Banyo yapmak, duş almak ve tıraş olmak hiçbir soruna neden olmamalıdır.
  • Bathing, showering and shaving should cause no problems at all.
  • Banyo yapmak, duş almak ve tıraş olmak hiçbir soruna yol açmaz.
Show More (14)
bathe yıkanmak v.
  • Did you know that in Japan, if you have a tattoo, you won't be allowed to bathe in many of the hot spring resorts?
  • Dövmeniz varsa Japonya'da kaplıca merkezlerinin çoğunda yıkanmanıza izin verilmediğini biliyor muydunuz?
  • I bathe every day.
  • Her gün yıkanırım.
  • Some boys don't like to bathe regularly.
  • Bazı erkek çocukları düzenli olarak yıkanmaktan hoşlanmazlar.
Show More (4)
bathe yıkamak v.
  • Please bathe the children.
  • Lütfen çocukları yıkayın.
  • The rising sun bathed the sky in a brilliant blend of colours.
  • Yükselen güneş gökyüzünü parlak bir renk harmanıyla yıkadı.
Show More (-1)
bathe denizde yıkanmak v.
  • I want to bathe in the sea.
  • Denizde yıkanmak istiyorum.
Show More (-2)