|
- She panicked when she was kissed by another man.
- Başka bir adam tarafından öpüldüğünde panikledi.
- Tom was kissed by Mary.
- Tom Mary tarafından öpüldü.
- I can't kiss you the way you want to be kissed.
- Öpülmek istediğin şekilde seni öpemem.
- Tom was kissed by Mary.
- Tom, Mary tarafından öpüldü.
- I have never been kissed like that.
- Hiç böyle öpülmedim.
- I've never been kissed like that before.
- Daha önce hiç böyle öpülmemiştim.
- I had never been kissed before.
- Daha önce hiç öpülmedim.
- I know you don't like being kissed.
- Öpülmekten hoşlanmadığını biliyorum.
- She was kissed by him.
- Onun tarafından öpüldü.
- Tom was about to be kissed, but he didn't know it.
- Tom öpülmek üzereydi ama bunu bilmiyordu.
- Tom has never been kissed.
- Tom hiç öpülmedi.
- Tom has never been kissed by Mary.
- Tom Mary tarafından asla öpülmedi.
- A pessimist doesn't expect to be kissed by anyone.
- Bir kötümser kimse tarafından öpülmeyi beklemez.
- I had never been kissed before.
- Daha önce hiç öpülmemiştim.
- Have you ever been kissed before?
- Hiç daha önce öpüldün mü?
- She had never been kissed before.
- O da daha önce hiç öpülmemişti.
- Tom was about to be kissed, but he didn't know it.
- Tom öpülmek üzereydi ama o bunu bilmiyordu.
- I've never been kissed like that before.
- Daha önce hiç böyle öpülmedim.
- You've been kissed, haven't you?
- Öpüldün, değil mi?
- A pessimist doesn't expect to be kissed by anyone.
- Bir kötümser, hiç kimse tarafından öpülmeyi ummaz.
- I had never been kissed like that.
- Hiç böyle öpülmemiştim.
- She had never been kissed before.
- O daha önce hiç öpülmemişti.
- Have you ever been kissed before?
- Daha önce hiç öpüldün mü?
- I can't kiss Tom if he doesn't want to be kissed.
- Tom öpülmek istemiyorsa onu öpemem.
- I had never been kissed like that before.
- Daha önce hiç böyle öpülmemiştim.
- She had never been kissed like this.
- Daha önce hiç böyle öpülmemişti.
- I had never been kissed like that.
- Ben hiç böyle öpülmemiştim.
- She had never been kissed like that before.
- O da daha önce hiç böyle öpülmemişti.
- I have never been kissed like that.
- Ben hiç böyle öpülmemiştim.
- Tom doesn't like to be kissed by women wearing lipstick.
- Tom ruj süren kadınlar tarafından öpülmekten hoşlanmaz.
- She had never been kissed like this.
- Hiç böyle öpülmemişti.
- I can't kiss you the way you want to be kissed.
- Seni öpülmek istediğin şekilde öpemem.
- She panicked when she was kissed by another man.
- O başka bir adam tarafından öpüldüğünde panikledi.
- That was the first time Tom had ever been kissed.
- Tom ilk kez öpülmüştü.
- He had never been kissed before.
- Daha önce hiç öpülmemişti.
- She had never been kissed like that before.
- Daha önce hiç böyle öpülmemişti.
- I can't kiss Tom if he doesn't want to be kissed.
- Eğer öpülmek istemiyorsa Tom'u öpemem.
- Have you ever been kissed?
- Şimdiye kadar hiç öpüldün mü?
- Have you ever been kissed?
- Hiç öpüldün mü?
- Tom has never been kissed by Mary.
- Tom, Mary tarafından hiç öpülmedi.
Show More (37)
|
