|
- She studied biology in college.
- Üniversitede biyoloji bölümünü okudu.
- The biology of birds focuses on their behaviour, reproduction, and adaptation.
- Kuş biyolojisi, kuşların davranışlarına, üremelerine ve adaptasyonlarına odaklanmaktadır.
- Only very preliminary information about the biology and the abundance of these species is yet available.
- Bu türlerin biyolojisi ve bolluğu hakkında henüz sadece çok ön bilgiler mevcuttur.
- We should know more about biology and physics.
- Biyoloji ve fizik hakkında daha fazla şey bilmeliyiz.
- We should know more about biology and physics.
- Biyoloji ve fizik hakkında daha fazla bilgi sahibi olmalıyız.
- Tom is very interested in biology.
- Tom biyolojiyle çok ilgileniyor.
- He's a professor of biology at Harvard.
- Harvard'da biyoloji profesörü.
- He's a professor of biology at Harvard.
- Harvard'ta bir biyoloji profesörüdür.
- I have to revise for a biology test.
- Biyoloji sınavı için tekrar yapmalıyım.
- Many people study biology in school.
- Birçok insan okulda biyoloji okuyor.
- Tom is good at biology.
- Tom biyolojide iyidir.
- According to what I heard, he went over to the United States to study biology.
- Duyduğuma göre, o biyoloji eğitimi görmek için Amerika Birleşik Devletlerine gitti.
- I have to study for a biology test.
- Biyoloji testi için çalışmak zorundayım.
- We had an examination in biology yesterday.
- Dün biyoloji sınavımız vardı.
- Tom is doing research in biology.
- Tom biyoloji alanında araştırma yapıyor.
- I'm going to study biology and Spanish.
- Biyoloji ve İspanyolca çalışacağım.
- He's really interested in biology.
- O, biyolojiye gerçekten ilgi duyuyor.
- I'm going to study biology.
- Ben biyoloji okuyacağım.
- Tom taught biology for thirty years.
- Tom 30 yıl biyoloji öğretmenliği yaptı.
- He dedicated himself to biology studies for almost ten years.
- On yıldır kendini biyoloji çalışmalarına adadı.
- I never liked biology.
- Ben biyolojiyi hiç sevmedim.
- Tom is majoring in biology.
- Tom biyoloji okuyor.
- I'm going to major in biology.
- Biyoloji okuyacağım.
- Biology isn't Tom's favorite subject.
- Biyoloji Tom'un en sevdiği ders değil.
- I never liked biology.
- Biyolojiyi hiç sevmem.
- How was your biology exam?
- Biyoloji sınavın nasıldı?
- Tom is interested in biology.
- Tom biyoloji ile ilgileniyor.
- I love physics and math, but not biology and geography.
- Fizik ve matematiği seviyorum, biyoloji ve coğrafyayı sevmem.
- I'm a biology student.
- Ben biyoloji öğrencisiyim.
- My favorite subject is biology.
- En sevdiğim ders biyoloji.
- Tom is good at biology, isn't he?
- Tom biyolojide iyi, değil mi?
- Tom is doing research in biology.
- Tom biyolojide araştırma yapıyor.
- I never liked biology.
- Biyolojiyi hiç sevmemiştim.
- Sometimes I don't understand biology.
- Bazen biyolojiden anlamıyorum.
- My favorite subject is biology.
- En sevdiğim konu biyoloji.
- She teaches lessons in math, physics, and biology.
- Matematik, fizik ve biyoloji dersleri veriyor.
- Tom has a degree in biology.
- Tom'un biyoloji diploması var.
- Many people study biology in school.
- Birçok insan okulda biyoloji eğitimi görür.
- She has a degree in biology.
- Onun biyolojide bir derecesi vardır.
- Tom is good at biology, isn't he?
- Tom biyolojide iyidir, değil mi?
- I'm going to major in biology.
- Ben biyolojide uzmanlaşacağım.
- Every student of biology, anatomy, anthropology, ethnology or psychology is familiar with these facts.
- Her biyoloji, anatomi, antropoloji, etnoloji ya da psikoloji öğrencisi bu gerçeklere aşinadır.
- I have always been very passionate about biology.
- Biyoloji konusunda her zaman çok tutkulu oldum.
- I'm a biology student.
- Ben bir biyoloji öğrencisiyim.
- Tom plans to major in biology.
- Tom biyoloji okumayı planlıyor.
- She has a degree in biology.
- Biyoloji diploması var.
- I have to study for a biology test.
- Biyoloji sınavı için çalışmam gerekiyor.
- Tom taught biology for thirty years.
- Tom otuz yıl boyunca biyoloji dersi verdi.
- He dedicated himself to biology studies for almost ten years.
- Neredeyse on yıl boyunca kendini biyoloji çalışmalarına adadı.
- I never liked biology.
- Biyolojiden hiç hoşlanmadım.
- I have a degree in biology.
- Biyoloji diplomam var.
- He cheated on the biology exam.
- O biyoloji sınavında kopya çekti.
- He is good at biology.
- Biyolojide iyidir.
- We had an examination in biology yesterday.
- Dün biyolojiden sınava olduk.
- I expected to get an A in biology, but I only got a C.
- Biyolojiden A almayı bekliyordum ama sadece C aldım.
- This book is fundamental for an understanding of biology.
- Bu kitap biyolojiyi anlamak için gereklidir.
- Biology includes many life sciences.
- Biyoloji birçok yaşam bilimini bünyesinde barındırır.
- I don't think this is a good approach to biology.
- Bunun biyolojiye iyi bir yaklaşım olduğunu sanmıyorum.
- This book is fundamental for an understanding of biology.
- Bu çalışma, biyolojinin anlaşılması için önemlidir.
- Dan met a group of biology researchers at Princeton University.
- Dan, Princeton Üniversitesi'nde bir grup biyoloji araştırmacısıyla tanıştı.
- I love physics and math, but not biology and geography.
- Fizik ve matematiği seviyorum ama biyoloji ve coğrafyayı sevmiyorum.
- In biology, the students learn the difference between the genotype and the phenotype.
- Biyoloji dersinde öğrenciler genotip ile fenotip arasındaki farkı öğrenirler.
- How was your biology exam?
- Biyoloji sınavın nasıl geçti?
- According to what I heard, he went over to the United States to study biology.
- Duyduğuma göre, biyoloji okumak için Amerika Birleşik Devletleri'ne gitmiş.
- I'm going to study biology.
- Biyoloji okuyacağım.
- Every student of biology, anatomy, anthropology, ethnology or psychology is familiar with these facts.
- Her biyoloji, anatomi, antropoloji, etnoloji veya psikoloji öğrencisi bu gerçeklere aşinadır.
- He is working in the field of biology.
- Biyoloji alanında çalışıyor.
- I teach biology and French.
- Biyoloji ve Fransızca öğretiyorum.
- I have always been very passionate about biology.
- Biyoloji hakkında hep çok tutkulu oldum.
- Dan met a group of biology researchers at Princeton University.
- Dan, Princeton Üniversitesi'nde bir grup biyoloji araştırmacısı ile bir araya geldi.
- I don't think this is a good approach to biology.
- Bunun biyolojiye iyi bir yaklaşım olduğunu düşünmüyorum.
- He studies biology very hard.
- Biyoloji dersine çok çalışıyor.
- Tom plans to major in biology.
- Tom biyoloji konusunda uzmanlaşmayı planlıyor.
- He's really interested in biology.
- Biyolojiyle gerçekten ilgileniyor.
- I teach biology and French.
- Ben biyoloji ve Fransızca öğretirim.
- He cheated on the biology exam.
- Biyoloji sınavında kopya çekti.
- I've always hated biology.
- Biyolojiden hep nefret etmişimdir.
- Tom is very interested in biology.
- Tom biyoloji ile çok ilgileniyor.
- I have to revise for a biology test.
- Biyoloji testi için gözden geçirmek zorundayım.
- It is not my purpose to investigate the impact of Emmet's theory on biology.
- Amacım, Emmet'in teorisinin biyoloji üzerindeki etkisini araştırmak değil.
- It is not my purpose to investigate the impact of Emmet's theory on biology.
- Amacım, Emmet'in teorisinin biyolojiye olan etkisini araştırmak değildir.
- In biology, the students learn the difference between the genotype and the phenotype.
- Biyolojide öğrenciler genotip ve fenotip arasındaki farkı öğrenirler.
- He is good at biology.
- O, biyolojide iyidir.
Show More (80)
|
