|
- There were bullet holes in the windshield.
- Ön camda kurşun delikleri vardı.
- This bucket has a bullet hole in it.
- Bu kovanın içinde bir kurşun deliği var.
- The police found Tom lying on the floor with a bullet hole in the middle of his forehead.
- Polis Tom'u alınının ortasındaki bir kurşun deliğiyle yerde yatarken buldu.
- The wall was riddled with bullet holes.
- Duvar kurşun delikleriyle doluydu.
- Is that a bullet hole?
- O bir kurşun deliği mi?
- Tom didn't notice the bullet holes in the wall.
- Tom duvardaki kurşun deliklerini fark etmedi.
- I don't see any bullet holes anywhere.
- Hiçbir yerde kurşun deliği görmüyorum.
- The police found Tom lying on the floor with a bullet hole in the middle of his forehead.
- Polis Tom'u alnının ortasında bir kurşun deliği ile yerde yatarken buldu.
- This bucket has a bullet hole in it.
- Bu kovada bir kurşun deliği var.
- There was a bullet hole in the windshield.
- Ön camda bir kurşun deliği vardı.
- Is that a bullet hole?
- Bu bir kurşun deliği mi?
- I don't see any bullet holes.
- Hiç kurşun deliği görmüyorum.
- Tom's car was riddled with bullet holes.
- Tom'un arabası kurşun delikleriyle doluydu.
Show More (10)
|