|
- We must not ignore the concerns of the national catholic lay movements and organisations in the candidate countries.
- Aday ülkelerdeki ulusal Katolik ruhban sınıfı hareketleri ve örgütlerinin endişelerini göz ardı etmemeliyiz.
- A few days ago, in Northern Ireland, a young Irish catholic was crucified by Protestant activists.
- Birkaç gün önce Kuzey İrlanda'da genç bir İrlandalı Katolik, Protestan aktivistler tarafından çarmıha gerildi.
- I have met the Catholic bishop, Monsignor Mandagi and the leader of the Protestant churches, the Reverend Hendrix.
- Katolik piskopos Monsenyör Mandagi ve Protestan kiliselerinin lideri Muhterem Hendrix ile görüştüm.
- We must not ignore the concerns of the national catholic lay movements and organisations in the candidate countries.
- Aday ülkelerdeki ulusal Katolik ruhban sınıfı hareketleri ve örgütlerinin endişelerini görmezden gelmemeliyiz.
- The pastoral care of these people is being frustrated by recent expulsions of five Catholic priests.
- Bu insanlara yönelik pastoral bakım, yakın zamanda beş Katolik rahibin sınır dışı edilmesiyle hayal kırıklığına uğruyor.
- Tom was raised Catholic.
- Tom Katolik olarak yetiştirildi.
- The Philippines is predominantly a Catholic country.
- Filipinler ağırlıklı olarak Katolik bir ülkedir.
- Being catholic doesn't make you better than me.
- Katolik olmak seni benden daha iyi yapmaz.
- Our village is Catholic, but the neighbouring village is Evangelist.
- Bizim köy Katolik, ama komşu köy Evangelist.
- I became a Catholic.
- Ben Katolik oldum.
- Tom is a devout Catholic.
- Tom dindar bir Katolik.
- I became a Catholic.
- Katolik oldum.
- Tom is a devout Catholic.
- Tom dindar bir Katoliktir.
- Tom's mother was a devout Catholic.
- Tom'un annesi dindar bir Katolikti.
- I was raised in a Catholic family.
- Katolik bir ailede büyüdüm.
- Tom's mother is a devout Catholic.
- Tom'un annesi dindar bir katolik.
- Mary went to a Catholic high school.
- Mary Katolik lisesine gitti.
- Tom was raised in a Catholic home.
- Tom Katolik bir evde büyüdü.
- Aren't you Catholic?
- Sen Katolik değil misin?
- She's a devout Catholic.
- Dindar bir Katolik.
- I'm not Catholic.
- Katolik değilim.
- Those who know me know that I'm Catholic.
- Beni tanıyanlar Katolik olduğumu bilirler.
- He belongs to the Catholic faith.
- Katolik inancına mensup.
- Our village is Catholic, but the neighbouring village is Evangelist.
- Köyümüz Katoliktir, ancak komşu köy Evangelisttir.
- Tom is Methodist, but Mary is Catholic.
- Tom Metodist, ama Mary Katolik.
- Are you Catholic?
- Katolik misin?
- In Colombia, Catholic customs prevail.
- Kolombiya'da Katolik gelenekleri hakimdir.
- Catholic leaders urge all of us to unite in the church.
- Katolik liderler hepimizi kilisede birleşmeye çağırıyor.
- Catholic priests practice celibacy.
- Katolik rahipler bekarlığı uygular.
- Mary is Catholic, but her boyfriend is an atheist.
- Mary katolik, ama erkek arkadaşı ateist.
- She's a devout Catholic.
- O dindar bir Katolik.
- Is the Pope Catholic?
- Papa Katolik midir?
- Tom went to a Catholic high school.
- Tom Katolik lisesine gitti.
- The Catholic Bible contains everything in the Protestant Bible plus several other books.
- Katolik İncil'i Protestan İncil'indeki her şeyi ve birkaç kitabı daha içerir.
- I was raised in a Catholic family.
- Katolik bir ailede yetiştim.
- Mary was raised Catholic.
- Mary Katolik olarak yetiştirildi.
- She's proud to be a Catholic.
- Katolik olmaktan gurur duyuyor.
- I became a Catholic because I'm extremely pessimistic.
- Aşırı karamsar olduğum için Katolik oldum.
- Sami was raised Catholic and he converted to Islam at age 27.
- Sami Katolik olarak yetiştirildi ve 27 yaşında İslam'ı seçti.
- Being catholic doesn't make you better than me.
- Katolik olman seni benden daha iyi yapmaz.
- Is this a Jewish or a Catholic Bible?
- Bu Yahudi İncili mi yoksa Katolik İncili mi?
- Mother Teresa was a Catholic nun who lived and worked in Calcutta, India.
- Rahibe Teresa, Hindistan'ın Kalküta şehrinde yaşamış ve çalışmış Katolik bir rahibeydi.
- He's a devout Catholic.
- O dindar bir Katolik.
- The Philippines is predominantly a Catholic country.
- Filipinler ağırlıklı olarak Katolik bir ülke.
- Tom is more Catholic than the Pope.
- Tom Papa'dan daha Katolik.
- Mary went to a Catholic high school.
- Mary de Katolik lisesine gitti.
- Sami was raised Catholic and he converted to Islam at age 27.
- Katolik bir ailede yetişen Sami 27 yaşında Müslüman oldu.
- Mary is Catholic, but her boyfriend is an atheist.
- Mary Katolik ama erkek arkadaşı ateist.
- Catholic priests practice celibacy.
- Katolik rahipler bekârlık uygularlar.
- Do you believe in the one holy, catholic, and apostolic Church?
- Tek kutsal, katolik ve havarisel kiliseye inanıyor musun?
- He became a Catholic.
- Katolik oldu.
- She's proud to be a Catholic.
- O bir katolik olmaktan gurur duyar.
- Tom is Methodist, but Mary is Catholic.
- Tom Metodisttir ama Mary Katoliktir.
- Mother Teresa was a Catholic nun who lived and worked in Calcutta, India.
- Rahibe Teresa, Hindistan, Kalküta'da yaşamış ve çalışmış Katolik bir rahibeydi.
- Are you Catholic?
- Sen katolik misin?
- Do you believe in the one holy, catholic, and apostolic Church?
- Tek kutsal, katolik ve apostolik kiliseye inanıyor musunuz?
Show More (53)
|
