civic - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
civic sivil adj.
  • Citizenship must be defined by certain civic behaviour as much as by active and daily participation in society.
  • Vatandaşlık, topluma aktif ve günlük katılım kadar belirli sivil davranışlarla da tanımlanmalıdır.
  • Their reactions show exactly where the limits of civic democracy lie.
  • Tepkileri, sivil demokrasinin sınırlarının tam olarak nerede yattığını göstermektedir.
  • Furthermore, we need greater endeavours by everyone to ensure active citizenship and civic participation.
  • Ayrıca, aktif vatandaşlık ve sivil katılımı sağlamak için herkesin daha fazla çaba sarf etmesine ihtiyacımız var.
Show More (2)
civic şehirle ilgili adj.
  • The house was located eight miles from the civic centre.
  • Ev, şehir merkezine sekiz mil uzaklıktaydı.
Show More (-2)
civic kentsel adj.
  • The old church is the main source of civic pride.
  • Eski kilise, kentsel gururun esas kaynağıdır.
Show More (-2)