cultivated - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
cultivated kültürlü adj.
  • As a cultivated man, Professor Clark impresses his students.
  • Profesör Clark, kültürlü bir adam olarak öğrencilerini etkiliyor.
  • This applies not only to cultivated and highly educated people, but also to those who perform very simple work.
  • Bu sadece kültürlü ve yüksek eğitimli insanlar için değil, aynı zamanda çok basit işler yapanlar için de geçerlidir.
Show More (-1)
cultivated ekili adj.
  • The farm's large cultivated fields produce various veggies.
  • Çiftliğin geniş ekili tarlalarında çeşitli sebzeler üretiliyor.
  • Her cultivated roses need daily care.
  • Ekili güllerinin günlük bakıma ihtiyacı var.
Show More (-1)
cultivated işlenmiş adj.
  • Mechanising and destroying the landscape to allow it to be cultivated more easily is not an acceptable alternative.
  • Peyzajın daha kolay işlenebilmesi için makineleştirilmesi ve tahrip edilmesi kabul edilebilir bir alternatif değildir.
  • This field is not well cultivated.
  • Bu tarla iyi işlenmemiş.
Show More (-1)