| 1 |
demolish |
yıkmak |
v. |
|
- The entire building was demolished because of the earthquake.
- Deprem yüzünden bütün bina yıkıldı.
- These are the obstacles you have to demolish.
- Yıkmanız gereken engeller bunlardır.
- These are the obstacles you have to demolish.
- Bunlar yıkmanız gereken engeller.
- It is illegal to build settlements on the occupied territories and demolish houses.
- İşgal altındaki topraklarda yerleşim yerleri inşa etmek ve evleri yıkmak yasadışıdır.
- It took three weeks to demolish the old house.
- Eski evi yıkmak üç hafta sürdü.
- I demolished the school.
- Ben okulu yıktım.
- I demolished the school.
- Okulu yıktım.
- They decided to demolish their old house in order to build an apartment complex.
- Bir apartman kompleksi inşa etmek için eski evlerini yıkmaya karar verdiler.
- They decided to demolish their old house in order to build an apartment complex.
- Bir apartman inşa etmek için eski evlerini yıkmaya karar verdiler.
Show More (6)
|
| 2 |
demolish |
çürütmek |
v. |
|
- Whenever we argue, she instantly demolishes my opinion.
- Ne zaman tartışsak fikirlerimi anında çürütüyor.
Show More (-2)
|
| 3 |
demolish |
tahrip etmek |
v. |
|
- The invasive species can be very dangerous as they can easily demolish the local ecosystem.
- İstilacı türler, yerel ekosistemi kolayca tahrip edebildikleri için çok tehlikeli olabilirler.
Show More (-2)
|
| 4 |
demolish |
yiyip bitirmek |
v. |
|
- She had demolished the burger by the time I unwrapped mine.
- Ben benimkini açana kadar o hamburgeri yiyip bitirmişti.
Show More (-2)
|
| 5 |
demolish |
hezimete uğratmak |
v. |
|
- Our team demolished theirs by scoring 6-0.
- Takımımız 6-0'lık skorla onlarınkini hezimete uğrattı.
Show More (-2)
|
