disputed - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
disputed tartışmalı adj.
  • The ability, in the future too, to be able to refuse other countries' nuclear waste has been one of the disputed points.
  • Gelecekte de diğer ülkelerin nükleer atıklarını reddedebilme yeteneği tartışmalı noktalardan biri olmuştur.
  • We are offered negotiations only when democracy and the rights of Parliament are disputed.
  • Bize müzakereler ancak demokrasi ve Parlamentonun hakları tartışmalı olduğunda teklif edilir.
  • We are offered negotiations only when democracy and the rights of Parliament are disputed.
  • Bize müzakereler ancak demokrasi ve Parlamento'nun hakları tartışmalı olduğunda teklif edilir.
Show More (1)