| 1 |
dissolution |
çözülme |
n. |
|
- If we move in this direction, we are moving towards the dissolution of the state.
- Eğer bu yönde hareket edersek devletin çözülmesine doğru ilerlemiş oluruz.
- Justice without mercy is cruelty; mercy without justice is the mother of dissolution.
- Merhametsiz adalet zulümdür; adaletsiz merhamet ise çözülmenin anasıdır.
Show More (-1)
|
| 2 |
dissolution |
fesih |
n. |
|
- This dissolution was the subject of a Presidency statement on behalf of the European Union on 21 January 1998.
- Bu fesih, 21 Ocak 1998 tarihinde Avrupa Birliği adına yapılan bir Başkanlık açıklamasına konu olmuştur.
Show More (-2)
|
| 3 |
dissolution |
feshetme |
n. |
|
- It concerns the dissolution of Tunisia's League for Human Rights.
- Tunus İnsan Hakları Birliği'nin feshedilmesiyle ilgilidir.
Show More (-2)
|
| 4 |
dissolution |
yok olma |
n. |
|
- Justice without mercy is cruelty; mercy without justice is the mother of dissolution.
- Merhametsiz adalet zulümdür, adaletsiz merhamet yok olmanın anasıdır.
Show More (-2)
|
