diversity - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
diversity çeşitlilik n.
  • Our society has astonishing cultural diversity.
  • Toplumumuzda hayret verici bir kültürel çeşitlilik var.
  • The zoo also has an enormous diversity of exotic plants.
  • Hayvanat bahçesi muazzam bir egzotik bitki çeşitliliğine de sahiptir.
  • In the future we shall have to pay very special attention to the issue of strengthening rural vitality and diversity.
  • Gelecekte kırsal canlılık ve çeşitliliğin güçlendirilmesi konusuna çok özel bir önem vermemiz gerekecek.
Show More (81)
diversity farklılık n.
  • That is what I wanted to say to you on behalf of a group united in its diversity.
  • Farklılıkları içinde birleşmiş bir grup adına size söylemek istediğim buydu.
  • That is our wish in a Europe of democracies and diversities.
  • Demokrasiler ve farklılıklardan oluşan bir Avrupa'da dileğimiz budur.
  • Kalispera, the Group for a Europe of Democracies and Diversities would also like to welcome the Greek Presidency.
  • Kalispera, Demokrasiler ve Farklılıklar Avrupası Grubu da Yunanistan Dönem Başkanlığını memnuniyetle karşılamaktadır.
Show More (4)
diversity çeşit n.
  • This third device appears to have produced a lower diversity of organic molecules.
  • Bu üçüncü araç daha düşük çeşitlilikte organik moleküller üretmiş gibi görünüyor.
  • This third device appears to have produced a lower diversity of organic molecules.
  • Görünüşe bakılırsa üçüncü araç daha düşük çeşitlilikte organik moleküller üretmiş.
  • This third device appears to have produced a lower diversity of organic molecules.
  • Bu üçüncü araç daha az çeşitlilikte organik molekül üretmiş gibi görünüyor.
Show More (0)