1 |
dumb |
aptal |
adj. |
|
- I think you're dumb.
- Bence sen aptalsın.
- Don't play dumb!
- Aptal numarası yapma.
- I felt dumb.
- Kendimi aptal gibi hissettim.
- She's a dumb blonde.
- O, aptal bir sarışın.
- Some people are just dumb.
- Bazı insanlar sadece aptaldır.
- Why are boys so dumb?
- Neden erkek çocukları çok aptal?
- This is the dumbest idea ever.
- Bu şimdiye kadarki en aptal fikirdir.
- You're not as dumb as you look.
- Göründüğün kadar aptal değilsin.
- You're even dumber than I am.
- Sen benden bile daha aptalsın.
- He is the dumbest kid in the class.
- Sınıftaki en aptal çocuk.
- A lot of my classmates think that I'm dumb.
- Sınıf arkadaşlarımın çoğu benim aptal olduğumu düşünüyor.
- Tom is dumb and immature.
- Tom aptal ve olgunlaşmamış.
- You are not dumb.
- Aptal değilsin.
- Tom is the dumbest kid in the class.
- Tom sınıftaki en aptal çocuk.
- I'm not that dumb.
- Ben o kadar aptal değilim.
- He's dumb and immature.
- O aptal ve olgunlaşmamış.
- Tom is the dumbest kid in the class.
- Tom sınıfta en aptal çocuk.
- The dumb masses believe that Mandela was a decent man.
- Aptal kitleler Mandela'nın iyi bir adam olduğuna inanıyor.
- I'm not dumb.
- Aptal değilim.
- He is too dumb to fear danger.
- Tehlikeden korkmayacak kadar aptal.
- She's a dumb blonde.
- O aptal bir sarışın.
- Why are men so dumb?
- Neden erkekler bu kadar aptal?
- Tom isn't a dumb guy.
- Tom aptal bir adam değil.
- I know Mary thinks I'm dumb.
- Mary'nin aptal olduğumu düşündüğünü biliyorum.
- Tom isn't dumb.
- Tom aptal değil.
- You are so dumb.
- Çok aptalsın.
- How can people be so dumb?
- İnsanlar nasıl bu kadar aptal olabiliyor?
- The people there are not so dumb.
- Oradaki insanlar o kadar aptal değil.
- Tom is not dumb.
- Tom aptal değil.
- He is not dumb.
- O aptal değil.
- Tom is pretty dumb, isn't he?
- Tom çok aptal, değil mi?
- We're not as dumb as you think.
- Sandığınız kadar aptal değiliz.
- Tom isn't that dumb.
- Tom o kadar aptal değil.
- Tom is pretty dumb, isn't he?
- Tom oldukça aptal, değil mi?
- That was a dumb question.
- O bir aptal soruydu.
- He isn't dumber than you.
- O senden daha aptal değil.
- Why are men so dumb?
- Erkekler neden bu kadar aptal?
- People are dumb animals.
- İnsanlar aptal hayvanlardır.
- Tom is dumb, isn't he?
- Tom aptal, değil mi?
- You're even dumber than I am.
- Sen benden bile aptalsın.
- Blondes aren't dumb.
- Sarışınlar aptal değildir.
- Some people are just dumb.
- Bazı insanlar sadece aptaldırlar.
- That sounds pretty dumb.
- O oldukça aptal görünüyor.
- I think you're dumb.
- Sanırım sen aptalsın.
- Tom is not a dumb guy.
- Tom aptal bir adam değil.
- Tom is not dumb.
- Tom aptal değildir.
- That girl isn't dumb.
- O kız aptal değil.
- In other words, she's dumb.
- Başka bir deyişle, o aptal.
- Tom is dumb and immature.
- Tom aptal ve olgunlaşmamıştır.
- Tom is pretty dumb.
- Tom oldukça aptal.
- You are not dumb.
- Sen aptal değilsin.
- Why are boys so dumb?
- Neden oğlanlar bu kadar aptal?
- Tom isn't dumber than you.
- Tom senden daha aptal değil.
- The world is full of dumb people.
- Dünya aptal insanlarla dolu.
- The dumb masses believe that Mandela was a decent man.
- Aptal yığınlar Mandela'nın iyi bir adam olduğuna inanıyorlar.
- Not all blondes are dumb.
- Tüm sarışınlar aptal değildir.
- We're not as dumb as you think.
- Düşündüğünüz kadar aptal değiliz.
- Not all blondes are dumb.
- Bütün sarışınlar aptal değildir.
- How can people be so dumb?
- İnsanlar nasıl o kadar aptal olabilirler?
- I'm not that dumb.
- O kadar da aptal değilim.
- The people there are not so dumb.
- Oradaki insanlar çok aptal değil.
- Tom sounds pretty dumb.
- Tom oldukça aptal görünüyor.
Show More (60)
|
2 |
dumb |
aptalca |
adj. |
|
- I admit that it was a dumb mistake.
- Bunun aptalca bir hata olduğunu kabul ediyorum.
- Don't do anything dumb.
- Aptalca bir şey yapma.
- That sounds pretty dumb.
- Bu kulağa çok aptalca geliyor.
- He got tired of being the devil's advocate and now agrees with every idea they suggest, no matter how dumb.
- O, şeytanın avukatı olmaktan usandı ve ne kadar aptalca olursa olsun, şimdi onların önerdiği her fikri kabul ediyor.
- Teens do a lot of dumb stuff.
- Gençler çok aptalca şeyler yapar.
- Tom couldn't believe that Mary would really do something that dumb.
- Tom Mary'nin gerçekten bu kadar aptalca bir şey yapacağına inanamadı.
- That is such a dumb idea.
- O çok aptalca bir fikir.
- That was a dumb question.
- Aptalca bir soruydu.
- Was that a dumb question?
- Bu aptalca bir soru muydu?
- That is such a dumb idea.
- Bu çok aptalca bir fikir.
- Was that a dumb question?
- Aptalca bir soru muydu?
- This is the dumbest idea ever.
- Bu şimdiye kadarki en aptalca fikir.
- That was a dumb thing to do.
- Yapılacak aptalca bir şeydi.
- I think this is dumb.
- Bunun aptalca olduğunu düşünüyorum.
- Teens do a lot of dumb stuff.
- Ergenler birçok aptalca iş yapar.
- That was a dumb thing to do.
- O yapmak için aptalca bir şeydi.
- That's a dumb question.
- Aptalca bir soru.
- Dan couldn't believe that Linda could do something that dumb.
- Dan Linda'nın bu kadar aptalca bir şey yapabileceğine inanamadı.
- Sorry for the dumb question.
- Aptalca soru için özür dilerim.
- Can I ask a dumb question?
- Aptalca bir soru sorabilir miyim?
- This is such a dumb idea.
- Bu çok aptalca bir fikir.
- Tom couldn't believe that Mary would really do something that dumb.
- Tom, Mary'nin gerçekten böyle aptalca bir şey yapabileceğine inanamadı.
- Dan couldn't believe that Linda could do something that dumb.
- Dan, Linda'nın böyle aptalca bir şey yapabileceğine inanamıyordu.
- I think it's a dumb theory.
- Bence bu aptalca bir teori.
- That would be dumb.
- Bu aptalca olurdu.
- It was just a dumb mistake.
- Bu sadece aptalca bir hataydı.
- That's a dumb question.
- O aptalca bir soru.
- This is the dumbest thing I have ever heard.
- Bu şimdiye kadar duyduğum en aptalca şey.
- Tom thought it was a dumb question.
- Tom bunun aptalca bir soru olduğunu düşündü.
- This is so dumb.
- Bu çok aptalca.
- I think this is dumb.
- Bence bu aptalca.
- He got tired of being the devil's advocate and now agrees with every idea they suggest, no matter how dumb.
- Şeytanın avukatı olmaktan yoruldu ve şimdi ne kadar aptalca olursa olsun önerdikleri her fikre katılıyor.
- That was a really dumb thing to do.
- Gerçekten aptalca bir şeydi.
- It's one of the dumbest things I've ever done.
- Bu şimdiye kadar yaptığım en aptalca şeylerden biri.
- Sorry for the dumb question.
- Aptalca soru için üzgünüm.
Show More (33)
|
3 |
dumb |
dilsiz |
adj. |
|
- He was sent to a deaf and dumb asylum.
- Sağır ve dilsizler tımarhanesine gönderildi.
- He remained dumb.
- Dilsiz kaldı.
- Danger makes dumb.
- Tehlike dilsiz yapar.
- Tom is dumb.
- Tom dilsizdir.
- He was born dumb.
- Doğuştan dilsizdir.
- He was born dumb.
- O dilsiz doğdu.
Show More (3)
|
4 |
dumb |
sessiz |
adj. |
|
- He remained dumb.
- O sessiz kaldı.
- He remained dumb during this discussion.
- Bu tartışma sırasında o sessiz kaldı.
Show More (-1)
|
5 |
dumb |
dili tutulmuş |
adj. |
|
- We all stared at the burning building in dumb disbelief.
- Hepimiz dili tutulmuş bir halde şaşkınlıkla yanan binaya baktık.
Show More (-2)
|
6 |
dumb |
budala |
adj. |
|
- I know Mary thinks I'm dumb.
- Mary'nin benim budala olduğumu düşündüğünü biliyorum.
Show More (-2)
|