| 1 |
enjoyable |
eğlenceli |
adj. |
|
- Addison finds the sitcom enjoyable.
- Addison durum komedilerini eğlenceli buluyor.
- It was very enjoyable.
- O çok eğlenceliydi.
- Was that book enjoyable?
- Bu kitap eğlenceli miydi?
- He found the experience enjoyable.
- O, deneyimi eğlenceli buldu.
- Tom found the experience enjoyable.
- Tom bu deneyimi eğlenceli buldu.
- Was that book enjoyable?
- O kitap eğlenceli miydi?
- It was definitely very enjoyable.
- Bu kesinlikle çok eğlenceliydi.
- I personally find blowjobs more enjoyable than classical sex.
- Ben şahsen oral seksi klasik seksten daha eğlenceli buluyorum.
- I wanted my life to be more enjoyable.
- Hayatımın daha eğlenceli olmasını istedim.
- Is this book enjoyable?
- Bu kitap eğlenceli mi?
- He thanked the host for the very enjoyable party.
- O, çok eğlenceli parti için ev sahibine teşekkür etti.
- He found the experience enjoyable.
- Bu deneyimi eğlenceli buldu.
- Today I saw a very enjoyable film.
- Bugün çok eğlenceli bir film izledim.
- She found the experience enjoyable.
- O deneyimi eğlenceli buldu.
- This is the most enjoyable thing I've ever done.
- Bu şimdiye kadar yaptığım en eğlenceli şey.
- Tom found the experience enjoyable.
- Tom deneyimi eğlenceli buldu.
Show More (13)
|
| 2 |
enjoyable |
zevkli |
adj. |
|
- Politics is not a dirty business; it is actually a most enjoyable occupation!
- Siyaset kirli bir iş değildir; aslında çok zevkli bir uğraştır!
- Life is enjoyable.
- Hayat zevklidir.
- It was enjoyable.
- O zevkliydi.
- I personally find blowjobs more enjoyable than classical sex.
- Ben şahsen oral seksi klasik seksten daha zevkli buluyorum.
- This is the most enjoyable thing I've ever done.
- Bu şimdiye kadar yaptığım en zevkli şey.
- Learning a foreign language is truly interesting and enjoyable.
- Bir yabancı dil öğrenmek gerçekten ilginç ve zevkli.
- Learning a foreign language is truly interesting and enjoyable.
- Yabancı bir dil öğrenmek gerçekten ilginç ve zevkli.
- A hospital stay isn't very enjoyable.
- Hastanede kalmak çok zevkli değil.
- The author has a lucid writing style that makes the book enjoyable to read.
- Yazarın sade üslubu kitabı okumayı zevkli hâle getiriyor.
Show More (6)
|
| 3 |
enjoyable |
tatlı |
adj. |
|
- Life is enjoyable.
- Yaşam tatlıdır.
Show More (-2)
|
