immoral - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
immoral ahlak dışı adj.
  • Such a war on Iraq would be immoral, unjustifiable and illegal.
  • Irak'a karşı böyle bir savaş ahlak dışı, haksız ve yasadışı olacaktır.
  • The European Union should make it policy to promote the abolition of these immoral practices.
  • Avrupa Birliği bu ahlak dışı uygulamaların ortadan kaldırılmasını teşvik etmeyi bir politika haline getirmelidir.
  • It is good that these immoral practices are being tackled.
  • Bu ahlak dışı uygulamalarla mücadele edilmesi iyi bir şey.
Show More (9)
immoral ahlaksız adj.
  • Her immoral lifestyle upsets her parents.
  • Ahlaksız yaşam tarzı anne ve babasını üzüyor.
  • He acted disloyally in supporting a unilateral, immoral and illegal attack.
  • Tek taraflı, ahlaksız ve yasadışı bir saldırıyı destekleyerek sadakatsiz davrandı.
  • Tom is immoral.
  • Tom ahlaksız.
Show More (7)
immoral ahlaka aykırı adj.
  • Cruelty toward animals is immoral.
  • Hayvanlara eziyet etmek ahlaka aykırıdır.
  • I can see nothing immoral in this.
  • Bunda ahlaka aykırı hiçbir şey göremiyorum.
  • It is not immoral to be rich.
  • Zengin olmak ahlaka aykırı değildir.
Show More (2)