|
- All countries are concerned and their internal rules affected, whatever their share of international trade.
- Uluslararası ticaretteki payları ne olursa olsun, tüm ülkeler endişe duymakta ve iç kuralları etkilenmektedir.
- International trade, however, is also a factor that should be taken into account.
- Bununla birlikte uluslararası ticaret de dikkate alınması gereken bir faktördür.
- Less than 10% of the world's agricultural production ends up in international trade.
- Dünyadaki tarımsal üretimin %10'undan daha azı uluslararası ticarete konu olmaktadır.
- GATT was going to increase the international trade in agricultural produce and generate wealth.
- GATT tarımsal ürünlerin uluslararası ticaretini artıracak ve zenginlik yaratacaktı.
- Mr Désir is making a creditable attempt to promote openness and democracy in international trade.
- Sayın Désir, uluslararası ticarette açıklık ve demokrasiyi teşvik etmek için kayda değer bir girişimde bulunuyor.
- International trade has slowed down.
- Uluslararası ticaret yavaşladı.
- In addition there are also the international risks of more transport, more international trade.
- Buna ek olarak, daha fazla taşımacılık ve daha fazla uluslararası ticaretin getirdiği uluslararası riskler de var.
- In Bonn, American business seemed very interested in participating in that international trade after 2008.
- Bonn'da Amerikan iş dünyası 2008'den sonra bu uluslararası ticarete katılmaya çok istekli görünüyordu.
- International trade should be conducted in meat and not in live animals.
- Uluslararası ticaret canlı hayvan üzerinden değil et üzerinden yapılmalıdır.
- What the report calls fair international trade does not exist.
- Raporun adil uluslararası ticaret olarak adlandırdığı şey mevcut değildir.
- We want to make direct payments that are compatible with the market and with our international trading obligations.
- Pazarla ve uluslararası ticaret yükümlülüklerimizle uyumlu doğrudan ödemeler yapmak istiyoruz.
- The Cartagena Protocol is designed to create a framework for international trade involving GMOs.
- Cartagena Protokolü, GDO'ları içeren uluslararası ticaret için bir çerçeve oluşturmak üzere tasarlanmıştır.
- To proceed unilaterally would block international trade of EU animals and their products.
- Tek taraflı olarak hareket etmek, AB hayvanlarının ve ürünlerinin uluslararası ticaretini engelleyecektir.
- The result is the widening of the gap between rich and poor, despite the growth in international trade.
- Sonuç, uluslararası ticaretteki büyümeye rağmen zengin ve fakir arasındaki uçurumun genişlemesidir.
- International trade, however, is also a factor that should be taken into account.
- Ancak uluslararası ticaret de dikkate alınması gereken bir faktördür.
- High tariffs have become a barrier to international trade.
- Yüksek tarifeler uluslararası ticaret için bir engel haline gelmiştir.
- High tariffs have become a barrier to international trade.
- Yüksek gümrük tarifeleri uluslararası ticaretin önünde bir engel haline geldi.
Show More (14)
|