|
- You have to have a much better, much more careful look at this.
- Bu konuya çok daha iyi, çok daha dikkatli bir şekilde bakmalısınız.
- It would be much better for Member States to issue their own legislation in this regard.
- Üye Devletlerin bu konuda kendi mevzuatlarını yayınlamaları çok daha iyi olacaktır.
- Surely, ad hoc tribunals such as those in former Yugoslavia or Rwanda are a much better solution.
- Eski Yugoslavya ya da Ruanda'da olduğu gibi ad hoc mahkemeler çok daha iyi bir çözümdür.
- The Group of the European People's Party is proposing another option, which is much better adapted to the real problem.
- Avrupa Halk Partisi Grubu, gerçek soruna çok daha iyi uyarlanmış başka bir seçenek öneriyor.
- I believe that policy is much better than the one of 'don't vaccinate but rather burn'.
- Bu politikanın 'aşılamayın, yakın' politikasından çok daha iyi olduğuna inanıyorum.
- Things are going well, in fact much better, and that is something we can only be pleased about.
- İşler iyi gidiyor, hatta çok daha iyi gidiyor ve bu sadece memnun olabileceğimiz bir şey.
- Mr Fogh Rasmussen has managed much better than the euro.
- Sayın Fogh Rasmussen Avro'dan çok daha iyi bir yönetim sergilemiştir.
- They are not included, not even in the new guidelines, even though they are much better than the previous ones.
- Öncekilerden çok daha iyi olmalarına rağmen yeni kılavuzda bile yer almamaktadırlar.
- As I have explained, the situation is much better.
- Açıkladığım gibi, durum çok daha iyi.
- Regarding the payment contract delays, things are now much better.
- Ödeme sözleşmelerindeki gecikmelerle ilgili olarak, işler artık çok daha iyi.
- That is why this system is much better.
- İşte bu yüzden bu sistem çok daha iyi.
- Surely, ad hoc tribunals such as those in former Yugoslavia or Rwanda are a much better solution.
- Eski Yugoslavya veya Ruanda'da olduğu gibi geçici mahkemeler elbette çok daha iyi bir çözümdür.
- The Commission is much better placed to give you a full answer to your question.
- Komisyon, sorunuza tam bir yanıt vermek için çok daha iyi bir konumdadır.
- I am convinced that marital fidelity is a much better means than all kinds of contraceptives.
- Evlilikte sadakatin her türlü doğum kontrol yönteminden çok daha iyi bir araç olduğuna inanıyorum.
- I think it conveys the objective of the directive much better.
- Bunun direktifin amacını çok daha iyi ifade ettiğini düşünüyorum.
- I think it conveys the objective of the directive much better.
- Direktifin amacını çok daha iyi ifade ettiğini düşünüyorum.
- More generally, and even with much better data, a cautious approach must be adopted to interpretation.
- Daha genel olarak ve çok daha iyi verilerle bile, yorumlama konusunda ihtiyatlı bir yaklaşım benimsenmelidir.
- What does this really mean for Sweden when we, of course, have much better legislation?
- Elbette çok daha iyi bir mevzuatımız varken bu İsveç için gerçekten ne anlama geliyor?
- That means no one is a net payer and they are all in a much better position than in 2003.
- Bu, hiç kimsenin net ödeme yapmadığı ve hepsinin 2003'e kıyasla çok daha iyi bir konumda olduğu anlamına geliyor.
- Perhaps everything would be much better, if we had, at long last, a new tachograph.
- En nihayetinde yeni bir takografımız olsaydı belki de her şey çok daha iyi olurdu.
- These regions' economic situation is often not much better than that in the acceding countries.
- Bu bölgelerin ekonomik durumları genellikle katılım sağlayan ülkelerdekinden çok daha iyi değildir.
- We often do much better than we think.
- Çoğu zaman düşündüğümüzden çok daha iyisini yaparız.
- Mr Fogh Rasmussen has managed much better than the euro.
- Sayın Fogh Rasmussen Avro'dan çok daha iyi yönetti.
- It might also be added that boys have much better jobs and so earn more, too.
- Ayrıca erkek çocukların çok daha iyi işlere sahip oldukları ve bu nedenle daha fazla kazandıkları da eklenebilir.
- That means no one is a net payer and they are all in a much better position than in 2003.
- Bu da hiç kimsenin net ödeyici olmadığı ve hepsinin 2003'e kıyasla çok daha iyi bir konumda olduğu anlamına geliyor.
- Hopefully, geographically, he will be much better placed in the future.
- Umarım, coğrafi olarak gelecekte çok daha iyi bir konumda olacaktır.
- We operate with a broad security concept, and rightly so, and realise that prevention is much better.
- Geniş bir güvenlik konseptiyle hareket ediyoruz ve haklı olarak önlemenin çok daha iyi olduğunun farkındayız.
- A non-GMO label would therefore have been much better.
- Bu nedenle GDO'suz bir etiket çok daha iyi olurdu.
- Industries and vulnerable sectors have to start working much better together.
- Endüstriler ve hassas sektörler birlikte çok daha iyi çalışmaya başlamalıdır.
- If you tell people about the possibilities then they will become much better known.
- İnsanlara olasılıkları anlatırsanız bunlar çok daha iyi bilinir hale gelecektir.
- The Heads of Government, therefore, are obliged to do much better.
- Bu nedenle Hükûmet Başkanları çok daha iyisini yapmakla yükümlüdür.
- However, this requires a much better investment climate to make it attractive for companies to invest in Europe.
- Ancak bunun için şirketlerin Avrupa'da yatırım yapmalarını cazip kılacak çok daha iyi bir yatırım ortamı gerekmektedir.
- So today, we are better, much better placed to cope with a recession.
- Dolayısıyla bugün, bir durgunlukla başa çıkmak için daha iyi, çok daha iyi bir konumdayız.
- The Heads of Government, therefore, are obliged to do much better.
- Bu nedenle Hükümet Başkanları çok daha iyisini yapmakla yükümlüdür.
- Yes, sir, and he made you look much better.
- Evet efendim ve sizi çok daha iyi gösterdi.
- Yes, sir, and he made you look much better.
- Evet, efendim, ve sizi çok daha iyi gösterdi.
- I feel much better, it was a good decision.
- Kendimi çok daha iyi hissediyorum, bu iyi bir karardı.
- I feel much better, it was a good decision.
- Kendimi çok daha iyi hissediyorum, iyi bir karardı.
- When this starts, we see her in a much better place.
- Bu başladığında onu çok daha iyi bir yerde görüyoruz.
- Compared with last year, this year's crops are much better.
- Geçen yılla karşılaştırıldığında bu yılın ürünleri çok daha iyi.
- This medicine will make you feel much better.
- Bu ilaç kendinizi çok daha iyi hissetmenizi sağlayacak.
- This medicine will make you feel much better.
- Bu ilaç sizi çok daha iyi hissettirecektir.
- You can swim much better than he can.
- Sen ondan çok daha iyi yüzüyorsun.
- Today the weather is much better than yesterday.
- Bugün hava dünden çok daha iyidir.
- You can sing much better than Tom.
- Tom'dan çok daha iyi şarkı söyleyebilirsiniz.
- You can do so much better.
- Çok daha iyisini yapabilirsin.
- Tom is a much better chess player than I am.
- Tom benden çok daha iyi satranç oyuncusu.
- I'm feeling much better today.
- Bugün kendimi çok daha iyi hissediyorum.
- That's much better, thanks.
- Bu çok daha iyi, teşekkürler.
- You deserve much better than that.
- Bundan çok daha iyilerine layıksın.
- He could be a much better speaker if he were more confident.
- Daha özgüvenli olsaydı çok daha iyi bir konuşmacı olabilirdi.
- If she were happy, she would play much better.
- Eğer o mutlu olsa çok daha iyi oynar.
- If he were happy, he would play much better.
- Eğer o mutlu olsaydı çok daha iyi oynardı.
- I have a much better idea.
- Benim çok daha iyi bir fikrim var.
- Tom is much better than you.
- Tom senden çok daha iyi.
- I'm feeling so much better now.
- Şimdi çok daha iyi hissediyorum.
- You can sing much better than Tom can.
- Tom'dan çok daha iyi şarkı söyleyebiliyorsun.
- Tom can play the violin much better than Mary can.
- Tom Mary'nin çalabildiğinden çok daha iyi keman çalabilir.
- She can speak Spanish, but her English is much better.
- İspanyolca konuşabiliyor ama İngilizcesi çok daha iyi.
- Today, Layla's life is much better.
- Bugün Leyla'nın hayatı çok daha iyidir.
- Tom can do that much better than I can.
- Tom bunu benden çok daha iyi yapabilir.
- Tom is much better at French than you are.
- Tom Fransızcada senden çok daha iyi.
- The dolphin and trainer communicated much better than we expected.
- Yunus ve eğitmen beklediğimizden çok daha iyi iletişim kurdu.
- Tom is much better at doing that than I am.
- Tom bunu benden çok daha iyi yapıyor.
- Tom said that he feels much better today.
- Tom bugün çok daha iyi hissettiğini söyledi.
- Tom is a much better driver than you are.
- Tom senden çok daha iyi bir sürücü.
- If you sleep for a while, you will feel much better.
- Bir süre uyursan, çok daha iyi hissedersin.
- Francesco's pen is much better than mine.
- Francesco'nun tükenmez kalemi benimkinden çok daha iyi.
- I can see much better with these glasses.
- Bu gözlüklerle çok daha iyi görebilirim.
- The film was much better than expected.
- Film beklediğimden çok daha iyiydi.
- Monday wasn't much better.
- Pazartesi çok daha iyi değildi.
- My camera is much better than hers.
- Benim kameram onunkinden çok daha iyi.
- You can do much better.
- Sen çok daha iyisini yapabilirsin.
- Tom is much better today.
- Tom bugün çok daha iyi.
- That house is much better than this.
- O ev bundan çok daha iyi.
- Tom is a much better swimmer than I am.
- Tom benden çok daha iyi bir yüzücüdür.
- I think Tom's leg is much better now.
- Sanırım Tom'un bacağı şimdi çok daha iyi.
- Tom is feeling much better.
- Tom çok daha iyi hissediyor.
- Tom is a much better chess player than me.
- Tom benden çok daha iyi bir satranç oyuncusu.
- If he were happy, he would play much better.
- Eğer o mutlu olsaydı çok daha iyi çalardı.
- She writes much better now than she used to.
- Şimdi eskisinden çok daha iyi yazar.
- That's much better.
- Bu çok daha iyi.
- I could've done much better if I'd tried.
- Eğer çalışsaydım çok daha iyi yapabilirdim.
- This new machine is much better than that old thing we had.
- Bu yeni makine eski makineden çok daha iyi.
- The film was much better than I'd expected it to be.
- Film beklediğimden çok daha iyi ydi.
- Tom has been doing much better recently.
- Tom son zamanlarda çok daha iyi durumda.
- You can swim much better than him.
- Ondan çok daha iyi yüzebilirsin.
- Tom has been doing much better lately.
- Tom son zamanlarda çok daha iyi durumda.
- Today, Layla's life is much better.
- Bugün, Layla'nın hayatı çok daha iyi.
- We can do so much better.
- Biz çok daha iyisini yapabiliriz.
- As a pianist, he's much better than I am.
- Bir piyanist olarak o benden çok daha iyidir.
- If everybody were me, the world would be a much better place.
- Herkes benim gibi olsaydı dünya çok daha iyi bir yer olurdu.
- That's much better, thanks.
- O çok daha iyi, teşekkürler.
- Tom can play the piano much better than Mary.
- Tom, Mary'den çok daha iyi piyano çalabilir.
- Tom is a much better liar than I thought.
- Tom düşündüğümden çok daha iyi bir yalancı.
- Tom can swim much better than Mary can.
- Tom Mary'den çok daha iyi yüzebilir.
- You can sing much better than Tom.
- Tom'dan çok daha iyi şarkı söyleyebiliyorsun.
- If I had studied Spanish last year as I am doing these months, I would speak much better now.
- Bu aylarda yaptığım gibi geçen yıl İspanyolca çalışsaydım, şimdi çok daha iyi konuşurdum.
- Tom is a much better swimmer than I am.
- Tom benden çok daha iyi yüzücü.
- Tom speaks French much better than English.
- Tom Fransızcayı İngilizceden çok daha iyi konuşuyor.
- Your words made him feel much better.
- Senin sözlerin onu çok daha iyi hissettirdi.
- Ah, that's much better.
- Oo, bu çok daha iyi.
- Tom is much better now, isn't he?
- Tom şu an çok daha iyi, değil mi?
- Tom did it much better the second time around.
- Tom ikinci seferde çok daha iyisini yaptı.
- Tom can play the piano much better than I can.
- Tom benden çok daha iyi piyano çalabiliyor.
- I already feel much better.
- Şimdiden çok daha iyi hissediyorum.
- Tom's grades are much better than Mary's.
- Tom'un notları Mary'ninkilerden çok daha iyi.
- I feel much better already.
- Şimdiden çok daha iyi hissediyorum.
- She's a much better pianist than me.
- O benden çok daha iyi bir piyanist.
- I could've done much better if I'd tried.
- Deneseydim çok daha iyisini yapabilirdim.
- She's much better today.
- Bugün çok daha iyi.
- I slept well, after which I felt much better.
- Ben iyi uyudum, ki sonrasında çok daha iyi hissettim.
- Tom is doing much better than before.
- Tom eskisinden çok daha iyi durumda.
- Tom did that much better than I could've.
- Tom bunu benim yapabileceğimden çok daha iyi yaptı.
- Tom plays the viola much better than Mary.
- Tom viyolayı Mary'den çok daha iyi çalıyor.
- Tom is a much better singer than I am.
- Tom benden çok daha iyi bir şarkıcı.
- I think you know Tom much better than I do.
- Bence sen Tom'u benden çok daha iyi tanıyorsun.
- You're a much better singer than Tom, aren't you?
- Tom'dan çok daha iyi bir şarkıcısın, değil mi?
- Tom's French has gotten much better.
- Tom'un Fransızcası çok daha iyi oldu.
- She's feeling much better.
- Kendisini çok daha iyi hissediyor.
- Tom speaks French much better than English.
- Tom Fransızcayı İngilizceden çok daha iyi konuşur.
- Tom plays the viola much better than Mary.
- Tom, Mary'den çok daha iyi viyola çalıyor.
- Tom is much better now, isn't he?
- Tom şimdi çok daha iyi, değil mi?
- I feel so much better.
- Ben çok daha iyi hissediyorum.
- She writes much better now than she used to.
- Artık eskisinden çok daha iyi yazıyor.
- The new server should have much better performance.
- Yeni sunucu çok daha iyi performansa sahip olmalıdır.
- I feel much better.
- Kendimi çok daha iyi hissediyorum.
- Tom is a much better cook than I am.
- Tom benden çok daha iyi bir aşçı.
- Don't worry, present day cosmetic surgery is much better than it used to be in Doctor Frankenstein's days.
- Merak etmeyin, günümüz estetik cerrahisi Doktor Frankenstein'ın günlerinde olduğundan çok daha iyi.
- We just have to get much better.
- Çok daha iyi olmalıyız.
- Tom is a much better driver than you are.
- Tom direksiyonda senden çok daha iyi.
- Tom speaks French much better than Mary.
- Tom, Mary'den çok daha iyi Fransızca konuşuyor.
- Tom could've done much better.
- Tom çok daha iyisini yapabilirdi.
- Today the weather is much better than yesterday.
- Bugün hava dünden çok daha iyi.
- You did so much better this time.
- Bu sefer çok daha iyisini yaptın.
- Tom plays the viola much better than Mary.
- Tom viyolayı Mary'den çok daha iyi çalar.
- I think ours is much better.
- Bence bizimki çok daha iyi.
- The world would be so much better off without greed.
- Açgözlülük olmasaydı dünya çok daha iyi bir yer olurdu.
- My camera is much better than yours.
- Benim fotoğraf makinem seninkinden çok daha iyi.
- Tom can swim much better than Mary.
- Tom Mary'den çok daha iyi yüzebilir.
- If you are to finish the work before June, you will have to work much better.
- Eğer işi Haziran'dan önce bitirmek istiyorsanız, çok daha iyi çalışmanız gerekecek.
- Tom is feeling much better now.
- Tom şimdi çok daha iyi hissediyor.
- Tom speaks French much better than anyone else.
- Tom Fransızcayı herkesten çok daha iyi konuşuyor.
- Tom has a much better idea.
- Tom'un çok daha iyi bir fikri var.
- You swim much better than he does.
- Ondan çok daha iyi yüzüyorsun.
- You could do much better.
- Sen çok daha iyisini yapabilirdin.
- If he were happy, he would play much better.
- Eğer mutlu olsaydı, çok daha iyi oynardı.
- I'm feeling much better.
- Çok daha iyi hissediyorum.
- Tom is much better today than he was yesterday.
- Tom bugün dün olduğundan çok daha iyi.
- Her condition is much better today.
- Bugün durumu çok daha iyi.
- I think it's much better now.
- Bence şimdi çok daha iyi.
- You look much better.
- Çok daha iyi görünüyorsun.
- You can do much better.
- Çok daha iyisini yapabilirsin.
- You do that so much better than I can.
- Bunu benden çok daha iyi yapıyorsun.
- I speak French much better than Tom does.
- Ben Fransızcayı Tom'dan çok daha iyi konuşuyorum.
- Tom will do much better next time.
- Tom bir dahaki sefere çok daha iyisini yapacaktır.
- If everybody thought the way I did, the world would be a much better place.
- Eğer herkes benim gibi düşünseydi, dünya çok daha iyi bir yer olurdu.
- Her condition is much better today.
- Durumu bugün çok daha iyi.
- The world would be so much better off without greed.
- Dünya açgözlülük olmadan çok daha iyi olurdu.
- Tom does that so much better than Mary does.
- Tom bunu Mary'den çok daha iyi yapar.
- The new server should have much better performance.
- Yeni sunucu çok daha iyi bir performansa sahip olmalı.
- He's much better.
- O çok daha iyidir.
- Tom is much better than me at doing that.
- Tom bunu yapmakta benden çok daha iyi.
- You're much better looking than me.
- Sen benden çok daha iyi görünüyorsun.
- Tom can play the piano much better than me.
- Tom piyanoyu benden çok daha iyi çalabilir.
- I'm much better now after seeing you.
- Seni gördükten sonra çok daha iyi oldum.
- You're a much better singer than Tom, aren't you?
- Sen Tom'dan çok daha iyi bir şarkıcısın, değil mi?
- The film was much better than expected.
- Film beklenenden çok daha iyiydi.
- Tom is much better today, isn't he?
- Tom bugün çok daha iyi, değil mi?
- You can do so much better than that.
- Bundan çok daha iyisini yapabilirsin.
- Tom is much better at French than me.
- Tom Fransızca'da benden çok daha iyi.
- He looks much better now.
- Şimdi çok daha iyi görünüyor.
- I washed myself and felt much better.
- Yıkandım ve kendimi çok daha iyi hissettim.
- Tom is much better at doing that than me.
- Tom bunu benden çok daha iyi yapıyor.
- I feel so much better.
- Çok daha iyi hissediyorum.
- I think Tom's leg is much better now.
- Bence Tom'un bacağı şimdi çok daha iyi.
- You look much better now.
- Şimdi çok daha iyi görünüyorsun.
- It's a much better approach.
- O çok daha iyi bir yaklaşımdır.
- The old songs were much, much better.
- Eski şarkılar çok çok daha iyiydi.
- This is so much better!
- Bu çok daha iyi!
- You can swim much better than he can.
- Ondan çok daha iyi yüzebilirsin.
- Tom speaks French much better than he speaks English.
- Tom Fransızcayı İngilizceden çok daha iyi konuşuyor.
- It would have been much better if the Spanish hadn't invaded Latin America.
- İspanya, Latin Amerika'yı işgal etmeseydi, çok daha iyi olurdu.
- Tom is much better at French than I am.
- Tom Fransızcada benden çok daha iyi.
- Much better alone than with fools.
- Yalnız kalmak aptallarla olmaktan çok daha iyidir.
- You deserve much better than that.
- Bundan çok daha iyilerini hak ediyorsunuz.
- You deserve much better than that.
- Bundan çok daha iyisini hak ediyorsun.
- Today he feels much better than yesterday.
- Bugün dünden çok daha iyi hissediyor.
- Their second album is much better than their first album.
- İkinci albümleri ilk albümlerinden çok daha iyi.
- I already feel much better.
- Zaten çok daha iyi hissediyorum.
- He looked much better this morning than yesterday.
- Bu sabah düne göre çok daha iyi görünüyordu.
- I feel much better.
- Çok daha iyi hissediyorum.
- Tom is much better today than yesterday.
- Tom bugün dünden çok daha iyi.
- Tom is much better at doing that than me.
- Tom bunu yapmakta benden çok daha iyi.
- This new machine is much better than that old thing we had.
- Bu yeni makine sahip olduğumuz o eski şeyden çok daha iyi.
- I'm feeling much better today.
- Ben bugün çok daha iyi hissediyorum.
- Tom is much better at French than me.
- Tom Fransızcada benden çok daha iyidir.
- I feel much better now.
- Şimdi çok daha iyi hissediyorum.
- Tom does much better than Mary does at school.
- Tom Mary'nin okulda yaptığının çok daha iyisini yapar.
- I think you know Fadil much better than me.
- Sanırım Fadil'i benden çok daha iyi tanıyorsun.
- Tom is much better at French than Mary is.
- Tom Fransızca'da Mary'den çok daha iyi.
- Tom can play the piano much better than me.
- Tom benden çok daha iyi piyano çalabiliyor.
- It's much better on a big screen.
- Büyük ekranda çok daha iyi.
- I've just had a hot bath, so I feel much better.
- Az önce sıcak bir banyo yaptım, bu yüzden çok daha iyi hissediyorum.
- Tom is much better now.
- Tom şimdi çok daha iyi.
- She's feeling much better.
- Çok daha iyi hissediyor.
- Tom can do so much better than me.
- Tom benden çok daha iyisini yapabilir.
- The space telescope will help us know the universe much better than before.
- Uzay teleskobu, evreni eskisinden çok daha iyi tanımamıza yardımcı olacak.
- Today I feel much better.
- Bugün kendimi çok daha iyi hissediyorum.
- Tom is a much better liar than I thought.
- Tom düşündüğümden çok daha iyi bir yalancıdır.
- I slept well, after which I felt much better.
- İyi uyudum, ki sonrasında kendimi çok daha iyi hissettim.
- Tom is much better today than he was yesterday.
- Tom bugün dünden çok daha iyi.
- It is much better to be healthy than wealthy.
- Sağlıklı olmak, varlıklı olmaktan çok daha iyidir.
- I'm much better at French than Tom.
- Ben Fransızcada Tom'dan çok daha iyiyim.
- I am feeling much better now.
- Şimdi çok daha iyi hissediyorum.
- Tom says he feels much better now.
- Tom şimdi çok daha iyi hissettiğini söylüyor.
- It's much better on a big screen.
- Büyük ekranda çok daha iyi oluyor.
- She can speak Spanish, but her English is much better.
- O İspanyolca konuşabilir ama onun İngilizcesi çok daha iyidir.
- You sing so much better than I do.
- Benden çok daha iyi şarkı söylüyorsun.
- Isn't there a much better and shorter way of saying the same thing?
- Aynı şeyi söylemenin çok daha iyi ve kısa bir yolu yok mu?
- Tom is much better than he was.
- Tom eskisinden çok daha iyi.
- Tom's French is getting much better.
- Tom'un Fransızcası çok daha iyi oluyor.
- Tom played much better today.
- Tom bugün çok daha iyi oynadı.
- This is much better than what Tom gave me.
- Bu, Tom'un bana verdiğinden çok daha iyi.
- My idea was much better.
- Benim fikrim çok daha iyiydi.
- You're a much better singer than Tom is.
- Sen Tom'dan çok daha iyi bir şarkıcısın.
- Tom can swim much better than Mary.
- Tom, Mary'den çok daha iyi yüzüyor.
- He looks much better now.
- O, şimdi çok daha iyi görünüyor.
- If I had studied Spanish last year as I am doing these months, I would speak much better now.
- Bu aylarda yaptığım gibi geçen yıl da İspanyolca çalışsaydım, şimdi çok daha iyi konuşuyor olurdum.
- Tom's French is much better than Mary's.
- Tom'un Fransızcası Mary'ninkinden çok daha iyi.
- If she were happy, she would play much better.
- Eğer o mutlu olsaydı, çok daha iyi oynardı.
- My camera is much better than yours.
- Benim kameram seninkinden çok daha iyidir.
- A cat can see much better at night.
- Bir kedi geceleri çok daha iyi görebilir.
- Tom feels much better now.
- Tom şimdi kendini çok daha iyi hissediyor.
- Layla's English is getting much better.
- Leyla'nın İngilizce'si çok daha iyi hale geliyor.
- Tom is much better today than yesterday.
- Tom bugün dünkünden çok daha iyi.
- Tom writes much better now than he used to.
- Tom şimdi eskisinden çok daha iyi yazar.
- Tom did much better this time.
- Tom bu sefer çok daha iyisini yaptı.
- I washed myself and felt much better.
- Yıkandım ve çok daha iyi hissettim.
- Since having given up smoking, I feel much better.
- Sigarayı bıraktığımdan beri kendimi çok daha iyi hissediyorum.
- I feel so much better now.
- Şimdi çok daha iyi hissediyorum.
- I can see much better with these glasses.
- Bu gözlüklerle çok daha iyi görebiliyorum.
- She's much better today than yesterday.
- Bugün dünden çok daha iyi.
- Their second album is much better than their first album.
- Onların ikinci albümü ilk albümlerinden çok daha iyidir.
- Obviously, Tom is much better than me.
- Açıkçası, Tom benden çok daha iyi.
- Tom can play the piano much better than Mary.
- Tom, piyanoyu Mary'den çok daha iyi çalar.
- You're much better at French than Tom is.
- Fransızcada Tom'dan çok daha iyisin.
- Tom looks much better now.
- Tom şimdi çok daha iyi görünüyor.
- Tom could do much better if he tried.
- Tom eğer denerse çok daha iyisini yapabilir.
- Tom is much better than I am at skiing.
- Tom kayak yapmada benden çok daha iyi.
- You deserve much better than that.
- Bundan çok daha iyilerine layıksınız.
- He said that he feels much better today.
- Bugün çok daha iyi hissettiğini söyledi.
- I'm much better now.
- Şimdi çok daha iyiyim.
- It is much better to be healthy than wealthy.
- Sağlıklı olmak zengin olmaktan çok daha iyidir.
- You sing so much better than I do.
- Sen benden çok daha iyi şarkı söylüyorsun.
- I'm sure Tom will do much better next time.
- Eminim Tom bir dahaki sefere çok daha iyisini yapacaktır.
- I speak French much better than Tom does.
- Ben Tom'un konuştuğundan çok daha iyi Fransızca konuşurum.
- Tom could do much better.
- Tom çok daha iyisini yapabilirdi.
- In order to defeat me you have to do much better than that.
- Beni yenmek için bundan çok daha iyisini yapman lazım.
- Tom is much better than I am at doing that.
- Tom bunu yapmada benden çok daha iyi.
- Tom speaks French much better than Mary does.
- Tom, Mary'den çok daha iyi Fransızca konuşuyor.
- We're much better than this.
- Biz bundan çok daha iyiyiz.
- Tom says he feels much better today than yesterday.
- Tom bugün dünden çok daha iyi hissettiğini söylüyor.
- She's much better today.
- O, bugün çok daha iyi.
- I think ours is much better.
- Ben bizimkinin çok daha iyi olduğunu düşünüyorum.
- I could've written it much better.
- Bunu çok daha iyi yazabilirdim.
- Tom is much better at French than I am.
- Tom Fransızcada benden çok daha iyidir.
- After he had a talk with friends, he felt much better.
- Arkadaşlarıyla konuştuktan sonra kendini çok daha iyi hissetti.
- I'm sure Tom will do much better next time.
- Tom'un bir dahaki sefere çok daha iyi yapacağına eminim.
- Tom said that he feels much better today.
- Tom bugün kendini çok daha iyi hissettiğini söyledi.
- If he were happy, he would play much better.
- Eğer o mutlu olsaydı, çok daha iyi oynardı.
- Tom can play the piano much better than I can.
- Tom piyanoyu benden çok daha iyi çalabilir.
- He's much better.
- O çok daha iyi.
- Tom is a much better driver than you.
- Tom direksiyonda senden çok daha iyi.
- Tom does that so much better than Mary does.
- Tom bunu Mary'den çok daha iyi yapıyor.
- Tom is a much better chess player than I am.
- Tom benden çok daha iyi bir satranç oyuncusu.
- Tom did much better on this week's test.
- Tom bu haftaki sınavda çok daha iyiydi.
- Compared with last year, this year's crops are much better.
- Geçen yıla kıyasla bu yılki mahsul çok daha iyi.
- I think you know Tom much better than I do.
- Bence Tom'u benden çok daha iyi tanıyorsun.
- You do that so much better than I can.
- Benim yapabildiğimden çok daha iyisini yaparsın.
- If everybody were me, the world would be a much better place.
- Herkes benim gibi olsaydı, dünya çok daha iyi bir yer olurdu.
- Tom writes much better now than he used to.
- Tom artık eskisinden çok daha iyi yazıyor.
- I'm much better at French than Tom.
- Fransızca'da Tom'dan çok daha iyiyim.
- He is much better than me at the high jump.
- Yüksek atlamada benden çok daha iyi.
- Tom is a much better driver than you.
- Tom senden çok daha iyi bir sürücü.
- The movie was actually much better than I expected.
- Film aslında beklediğimden çok daha iyiydi.
- I can do that much better than Tom can.
- Bunu Tom'dan çok daha iyi yapabilirim.
- If you sit back and rest, you will feel much better.
- Arkanıza yaslanıp dinlenirseniz, kendinizi çok daha iyi hissedeceksiniz.
- Jackson's health quickly became much better.
- Jackson'ın sağlığı kısa sürede çok daha iyi hale geldi.
- I feel much better today.
- Bugün çok daha iyi hissediyorum.
- In order to defeat me you have to do much better than that.
- Beni yenmek için bundan çok daha iyisini yapmalısın.
- Tom can play the violin much better than Mary can.
- Tom kemanı Mary'den çok daha iyi çalabilir.
- I'm sure that Tom will do much better next time.
- Eminim Tom bir dahaki sefere çok daha iyisini yapacaktır.
- If you are to finish the work before June, you will have to work much better.
- İşi hazirandan önce bitirmek istiyorsan, çok daha iyi çalışmak zorunda olacaksın.
- After sleeping well, I felt much better.
- İyi uyuduktan sonra kendimi çok daha iyi hissettim.
- You're really looking much better.
- Gerçekten çok daha iyi görünüyorsun.
- Tom can swim much better than Mary can.
- Tom, Mary'den çok daha iyi yüzebilir.
- You're so much better than me at playing the guitar.
- Gitar çalmakta benden çok daha iyisin.
- She's feeling much better thanks to that medical treatment.
- Tıbbi tedavi sayesinde kendini çok daha iyi hissediyor.
- I think we are much better off than we used to be.
- Eskisinden çok daha iyi durumda olduğumuzu düşünüyorum.
- Your words made him feel much better.
- Sözleriniz onu çok daha iyi hissettirdi.
- Tom is feeling much better today.
- Tom bugün kendini çok daha iyi hissediyor.
- Tom is much better at singing than I am.
- Tom şarkı söylemede benden çok daha iyi.
- It's a much better approach.
- Bu çok daha iyi bir yaklaşım.
- Tom deserves much better.
- Tom çok daha iyisini hak ediyor.
- Fortunately, today Tom is much better than he was yesterday.
- Neyse ki, Tom bugün dün olduğundan çok daha iyi.
- Tom is a much better driver than you.
- Tom senden çok daha iyi araba kullanıyor.
- Tom could do much better if he tried.
- Tom denerse çok daha iyisini yapabilir.
- Tom feels much better now.
- Tom şimdi çok daha iyi hissediyor.
- If I were happy, I would play much better.
- Mutlu olsam çok daha iyi oynarım.
- It would have been much better if the Spanish hadn't invaded Latin America.
- İspanyollar Latin Amerika'yı işgal etmeseydi çok daha iyi olurdu.
- Tom did that much better than I could have.
- Tom bunu benim yapabileceğimden çok daha iyi yaptı.
- That house is much better than his house.
- O ev onun evinden çok daha iyi.
- I'm much better today than I was yesterday.
- Bugün dün olduğumdan çok daha iyiyim.
- A hot bath made me feel much better.
- Sıcak bir banyo beni çok daha iyi hissettirdi.
- We can do much better.
- Çok daha iyisini yapabiliriz.
- He said that he feels much better today.
- Bugün kendini çok daha iyi hissettiğini söyledi.
- I'm feeling much better now.
- Şimdi çok daha iyi hissediyorum.
- Tom is much better at French than Mary is.
- Tom Fransızcada Mary'den çok daha iyi.
- Tom is feeling much better now.
- Tom şimdi kendini çok daha iyi hissediyor.
- A cat can see much better at night.
- Bir kedi gece çok daha iyi görebilir.
- Tom is feeling much better.
- Tom kendini çok daha iyi hissediyor.
- I'm much better now.
- Ben şimdi çok daha iyiyim.
- As a pianist, he's much better than I am.
- Bir piyanist olarak benden çok daha iyi.
- Tom can swim much better than me.
- Tom benden çok daha iyi yüzüyor.
- You deserve much better than that.
- Bundan çok daha iyilerini hak ediyorsun.
- Tom is a much better driver than you are.
- Tom senden çok daha iyi araba kullanıyor.
- You're much better at French than Tom is, aren't you?
- Fransızca'da Tom'dan çok daha iyisin, değil mi?
- If I were happy, I would play much better.
- Eğer mutlu olsaydım, çok daha iyi oynardım.
- Tom is much better than he was.
- Tom eski hâlinden çok daha iyi.
- You know Tom much better than I do.
- Tom'u benden çok daha iyi tanıyorsun.
- I can do much better than Tom.
- Tom'dan çok daha iyisini yapabilirim.
- You're much better at French than Tom, aren't you?
- Fransızca'da Tom'dan çok daha iyisin, değil mi?
- I think we are much better off than we used to be.
- Sanırım eskisinden çok daha iyi durumdayız.
- Tom is much better at doing that than I am.
- Tom bunu yapmakta benden çok daha iyi.
- Tom is much better than I am at doing that.
- Tom bunu yapmakta benden çok daha iyi.
- Tom is much better than me at doing that.
- Tom bunu yapmada benden çok daha iyi.
- My camera is much better than his.
- Benim kameram onunkinden çok daha iyi.
- I could've done much better.
- Çok daha iyisini yapabilirdim.
- We can do so much better.
- Çok daha iyisini yapabiliriz.
- Chinese language works much better than English in this market.
- Çince bu pazarda İngilizceden çok daha iyi çalışıyor.
- The film was much better than I'd expected it to be.
- Film beklediğimden çok daha iyiydi.
- I think you know Fadil much better than me.
- Bence sen Fadıl'ı benden çok daha iyi tanıyorsun.
- You're a much better singer than Tom is, aren't you?
- Sen Tom'dan çok daha iyi bir şarkıcısın, değil mi?
- I'm much better today than I was yesterday.
- Bugün dünden çok daha iyiyim.
- I've just had a hot bath, so I feel much better.
- Az önce sıcak bir banyo yaptım, bu yüzden kendimi çok daha iyi hissediyorum.
- That house is much better than his house.
- Bu ev onun evinden çok daha iyi.
- Tom is much better looking than I am.
- Tom benden çok daha iyi görünüyor.
- He could be a much better speaker if he were more confident.
- Kendine biraz daha güvenebilseydi çok daha iyi bir konuşmacı olabilirdi.
- Francesco's pen is much better than mine.
- Francesco'nun dolma kalemi benimkinden çok daha iyi.
- Tom is much better at French than you are.
- Tom Fransızca'da senden çok daha iyi.
- This is much better than what Tom gave me.
- Bu Tom'un bana verdiğinden çok daha iyi.
- Tom is a much better liar than you.
- Tom senden çok daha iyi bir yalancı.
- This is much better.
- Bu çok daha iyi.
- Tom is much better than I am at skiing.
- Tom kayakta benden çok daha iyi.
- Tom has gotten so much better.
- Tom çok daha iyi oldu.
Show More (353)
|
