1 |
next year |
gelecek yıl |
adv. |
|
- Please tell your fellow members to vote with us then next year.
- Lütfen üye arkadaşlarınıza gelecek yıl bizimle birlikte oy kullanmalarını söyleyin.
- Whose fault will it be if beneficiaries do not get any subsidies early next year?
- Yararlanıcılar gelecek yılın başlarında herhangi bir destek alamazlarsa bu kimin suçu olacak?
- There can therefore be no reallocation before next year's mid-term review.
- Bu nedenle gelecek yılki ara dönem gözden geçirmesinden önce yeniden tahsisat yapılamaz.
- The Germany-France axis will be partly blocked by elections next year in both countries.
- Almanya-Fransa ekseni, her iki ülkede de gelecek yıl yapılacak seçimlerle kısmen engellenecek.
- I am optimistic that we will manage it for next year too.
- Gelecek yıl için de bunu başaracağımız konusunda iyimserim.
- Certain restrictions that go back to that time are making it difficult to draft next year's budget.
- O dönemden kalma bazı kısıtlamalar gelecek yılın bütçesinin hazırlanmasını zorlaştırıyor.
- The Palestinian Prime Minister is planning to hold elections in June next year.
- Filistin Başbakanı gelecek yıl Haziran ayında seçimlerin yapılmasını planlıyor.
- This will be presented to next year's spring European Council.
- Bu konu gelecek yıl ilkbaharda yapılacak Avrupa Konseyine sunulacaktır.
- This too is a priority for this House, and we want to see this reflected in the budget figures for next year.
- Bu da bu Meclis için bir önceliktir ve bunun gelecek yılın bütçe rakamlarına yansıdığını görmek istiyoruz.
- So any criticism can only apply to next year.
- Yani her türlü eleştiri sadece gelecek yıl için geçerli olabilir.
- I will now look at how the Commission intends implementing them next year.
- Şimdi Komisyon'un bunları gelecek yıl nasıl uygulamayı planladığına bakacağım.
- This places particular demands on next year's budget.
- Bu durum, gelecek yılın bütçesine özel talepler getirmektedir.
- Yet again, there are a number of problems for next year.
- Yine de gelecek yıl için bir dizi sorun var.
- I hope that on International Women's Day next year, I will be able to report on progress here.
- Umarım gelecek yıl Dünya Kadınlar Günü'nde burada kaydedilen ilerlemeyi rapor edebilirim.
- Just look at the Council's administrative budget for next year.
- Sadece Konsey'in gelecek yılki idari bütçesine bakın.
- What would the people of the candidate countries be basing their decision in next year's referenda on?
- Aday ülkelerin halkları gelecek yıl yapılacak referandumlarda kararlarını neye dayandıracaklar?
- What will we be saying to people at next year's European elections?
- Gelecek yıl yapılacak Avrupa seçimlerinde insanlara ne söyleyeceğiz?
- That indicates that next year's draft budget will not exhibit any special areas of focus.
- Bu da gelecek yılın bütçe taslağında özel bir odaklanma alanı olmayacağını gösteriyor.
- A very strict budget policy has been adopted in the drafting of next year's budget.
- Gelecek yılın bütçesinin hazırlanmasında çok sıkı bir bütçe politikası benimsenmiştir.
- Enlargement is the hallmark of next year's budget.
- Genişleme gelecek yılın bütçesine damgasını vuracak.
- That is why budgeting must be realistic and responsible - for next year too.
- Bu nedenle bütçeleme gerçekçi ve sorumlu olmalıdır; gelecek yıl için de.
- We should also give serious consideration to frontloading for next year in category 5.
- Kategori 5'te gelecek yıl için önden yüklemeyi de ciddi bir şekilde değerlendirmeliyiz.
- We have had external events such as the floods and we want to know how these will affect next year's budget.
- Sel felaketi gibi dış olaylar yaşadık ve bunların gelecek yılın bütçesini nasıl etkileyeceğini bilmek istiyoruz.
- I hope that on International Women's Day next year, I will be able to report on progress here!
- Umarım gelecek yıl Dünya Kadınlar Günü'nde burada kaydedilen ilerlemeleri rapor edebilirim!
- Next year's budget is now beginning to take shape.
- Gelecek yılın bütçesi artık şekillenmeye başlıyor.
- Next year's budget is lighter than normal.
- Gelecek yılın bütçesi normalden daha hafif.
- In practice the Baltic from the start of next year will be an internal sea of the EU.
- Pratikte Baltık gelecek yılın başından itibaren AB'nin bir iç denizi olacak.
- Just look at the Council's administrative budget for next year.
- Sadece Konseyin gelecek yılki idari bütçesine bakın.
- I hope that next year it will work perfectly in all of them.
- Umarım gelecek yıl hepsinde mükemmel çalışır.
- Next year, we shall all be forced to teach ourselves activity-based budgeting.
- Gelecek yıl hepimiz kendimize faaliyet bazlı bütçelemeyi öğretmek zorunda kalacağız.
- My next point concerns next year's budget and also, to some extent, this year's.
- Değineceğim bir sonraki nokta, gelecek yılın bütçesiyle ve bir ölçüde de bu yılın bütçesiyle ilgili.
- Next year we are going to adopt these indicators in order to measure the objectives.
- Gelecek yıl hedefleri ölçmek için bu göstergeleri benimseyeceğiz.
- Reconstruction aid for Iraq will probably be charged to next year's budget.
- Irak için yeniden yapılandırma yardımı muhtemelen gelecek yılın bütçesinden karşılanacaktır.
- If next year payment appropriations do not meet payment needs, the sunset clause will cause a new kind of problem.
- Gelecek yıl ödeneklerin ödeme ihtiyaçlarını karşılamaması halinde, sona erme hükmü yeni bir tür soruna yol açacaktır.
- We should also give serious consideration to frontloading for next year in category 5.
- Ayrıca 5. kategoride gelecek yıl için ön ödeme yapmayı da ciddi olarak düşünmeliyiz.
- What would the people of the candidate countries be basing their decision in next year's referenda on?
- Aday ülkelerin halkları gelecek yılki referandumlarda kararlarını neye dayandıracaklardı?
- So I look forward to seeing you back in this House in early winter next year.
- Gelecek yıl kış başında sizi tekrar bu Mecliste görmeyi dört gözle bekliyorum.
- There can therefore be no reallocation before next year's mid-term review.
- Dolayısıyla gelecek yılki ara dönem gözden geçirmesinden önce yeniden tahsisat söz konusu olamaz.
- How will things go next year?
- Gelecek yıl işler nasıl gidecek?
- As a result, the G8 decided to make Africa one of the main topics of next year's summit in Canada.
- Sonuç olarak G8, Afrika'yı gelecek yıl Kanada'da yapılacak zirvenin ana konularından biri haline getirmeye karar verdi.
- Next year, we may well be taking over the SFOR mission from NATO.
- Gelecek yıl SFOR misyonunu NATO'dan devralıyor olabiliriz.
- I hope to be able to give you further information and reports on the International Women's Day next year.
- Gelecek yıl Dünya Kadınlar Günü ile ilgili daha fazla bilgi ve rapor sunabilmeyi umuyorum.
- Next year's budget will be dominated by the enlargement of the EU.
- Gelecek yılın bütçesine AB'nin genişlemesi damgasını vuracak.
- If next year payment appropriations do not meet payment needs, the sunset clause will cause a new kind of problem.
- Gelecek yıl ödeme ödenekleri ödeme ihtiyaçlarını karşılamazsa, gün batımı maddesi yeni bir tür soruna neden olacaktır.
- I have also heard that you have announced inspection missions to those countries for next year.
- Ayrıca gelecek yıl için bu ülkelere yönelik teftiş misyonları ilan ettiğinizi de duydum.
- Next year's European Union budget is a disciplined budget.
- Gelecek yılın Avrupa Birliği bütçesi disiplinli bir bütçedir.
- If and when we do have one, that will be a problem for next year.
- Eğer bir tane olursa ve olduğunda, bu gelecek yıl için bir sorun olacaktır.
- Today they do not know whether they will still exist next year.
- Bugün gelecek yıl hala var olup olmayacaklarını bilmiyorlar.
- Next year, we will have had a directly elected European Parliament for twenty-five years.
- Gelecek yıl, yirmi beş yıldır doğrudan seçilmiş bir Avrupa Parlamentosuna sahip olacağız.
- Mr Costa Neves' s report provides a good basis for discussions next year.
- Sayın Costa Neves'in raporu gelecek yıl yapılacak tartışmalar için iyi bir temel oluşturmaktadır.
- The EU budget is accordingly EUR 4.6 billion lower than the amount provided for next year in the financial perspective.
- Dolayısıyla AB bütçesi, mali perspektifte gelecek yıl için öngörülen miktardan 4,6 milyar Avro daha düşüktür.
- Some say these figures are set to reach 1.6 million next year.
- Bazıları bu rakamların gelecek yıl 1.6 milyona ulaşacağını söylüyor.
- I may well take a house for the season next year.
- Gelecek yıl sezon için bir ev alabilirim.
- I'm going to Mainz and then to Cologne next year.
- Gelecek yıl Mainz'e ve sonra Köln'e gideceğim.
- Tom will be thirty years old next year.
- Tom gelecek yıl otuz yaşında olacak.
- Tom plans on leaving Australia next year.
- Tom gelecek yıl Avustralya'dan ayrılmayı planlıyor.
- I want to learn Chinese next year.
- Gelecek yıl Çince öğrenmek istiyorum.
- My sister and her boyfriend are going to get married next year.
- Kız kardeşim ve sevgilisi gelecek yıl evlenecekler.
- Tom is going to study French next year.
- Tom gelecek yıl Fransızca öğrenecek.
- You will have to go to England next year.
- Gelecek yıl İngiltere'ye gitmek zorunda kalacaksın.
- I will travel abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışına gideceğim.
- See you next year.
- Gelecek yıl görüşürüz.
- If you fail this class, you'll have to take it again next year.
- Bu dersten kalırsan, gelecek yıl tekrar almak zorunda kalacaksın.
- What problems are you planning to resolve next year?
- Gelecek yıl hangi sorunları çözmeyi planlıyorsunuz?
- Tom will be thirty next year.
- Tom gelecek yıl otuz yaşında olacak.
- Tom told me he was planning to retire next year.
- Tom bana gelecek yıl emekli olmayı planladığını söyledi.
- Next year, the wages do increase, but most of the increase will disappear due to inflation.
- Gelecek yıl maaşlara zam yapılacak ama enflasyon yüzünden zammın çoğu eriyecek.
- I am going abroad next year.
- Gelecek yıl yurt dışına çıkacağım.
- Next year is the year of the rabbit.
- Gelecek yıl tavşan yılı.
- Ming Xiao doesn't know yet where he will go next year.
- Ming Xiao gelecek yıl nereye gideceğini henüz bilmiyor.
- You'll be thirty years old next year.
- Gelecek yıl otuz yaşında olacaksın.
- Tom is buying a new house next year.
- Tom gelecek yıl yeni bir ev alacak.
- Sami will be graduating next year.
- Sami gelecek yıl mezun olacak.
- He is expected to go abroad next year.
- Onun gelecek yıl yurtdışına gitmesi bekleniyor.
- I plan to go to France next year.
- Gelecek yıl Fransa'ya gitmeyi planlıyorum.
- I hope next year will be better.
- Gelecek yılın daha iyi olacağını umuyorum.
- We'll meet next time at ten o'clock, June the first, next year.
- Gelecek yıl 1 Haziran'da saat 10'da buluşuruz.
- Tom plans to go to college next year.
- Tom gelecek yıl üniversiteye gitmeyi planlıyor.
- The calculation of the budget for next year is based on the costs this year.
- Gelecek yıl için bütçenin hesaplanması bu yılki maliyetlere dayanmaktadır.
- Speak of the next year, and the devil will laugh.
- Gelecek yıldan bahsedersen şeytan güler.
- If you will be in Istanbul when I visit in March next year, I would like to spend some time with you.
- Gelecek yıl Mart ayında İstanbul'a geldiğimde siz de orada olursanız, sizinle biraz vakit geçirmek isterim.
- Next year will be better.
- Gelecek yıl daha iyi olacak.
- Next year I'm going to America.
- Gelecek yıl Amerika'ya gideceğim.
- Will you be going to Boston with us next year?
- Gelecek yıl bizimle Boston'a gidecek misin?
- I'll go to Bahia next year.
- Gelecek yıl Bahia'ya gideceğim.
- Where will you be woking next year?
- Gelecek yıl nerede çalışacaksın?
- Tom plans to retire next year.
- Tom gelecek yıl emekli olmayı planlıyor.
- Little Ming still doesn't know where he's going to go next year.
- Küçük Ming gelecek yıl nereye gideceğini hâlâ bilmiyor.
- I'd like to study French next year.
- Gelecek yıl Fransızca öğrenmek istiyorum.
- Tom will be retiring next year.
- Tom gelecek yıl emekli oluyor olacak.
- If you fail this class, you'll have to take it again next year.
- Bu derste başarısız olursanız gelecek yıl onu tekrar almanız gerekecek.
- Tom will be thirteen next year.
- Tom gelecek yıl on üç yaşında olacak.
- I hope to see you next year.
- Umarım gelecek yıl görüşürüz.
- I want to come back next year.
- Gelecek yıl geri gelmek istiyorum.
- I will not live in Kobe next year.
- Gelecek yıl Kobe'de yaşamayacağım.
- Is it true that you are going to be studying in Boston next year?
- Gelecek yıl Boston'da okuyor olacağınız doğru mu?
- Will you go to America next year?
- Gelecek yıl Amerika'ya gidecek misin?
- A friend of mine wants to go to Hawaii in April next year but doesn't know how much it will cost.
- Arkadaşlarımdan biri gelecek yıl nisan ayında Hawai'ye gitmek istiyor ama bunun kaça mal olacağını bilmiyor.
- Next year will be worse.
- Gelecek yıl daha kötü olacak.
- Next year I'll go abroad.
- Gelecek yıl yurt dışına gideceğim.
- I am interested in running the marathon in Bildersee next year.
- Gelecek yıl Bildersee'de maraton koşmak istiyorum.
- We should be awesome next year.
- Gelecek yıl müthiş olmalıyız.
- He is now planning to study abroad next year.
- O şimdi gelecek yıl yurt dışında eğitim yapmayı planlıyor.
- I plan to go around the island of Shikoku by bicycle next year.
- Gelecek yıl bisikletle Şikoku adasını dolaşmayı planlıyoruz.
- Tom is going to be a college student next year.
- Tom gelecek yıl üniversite öğrencisi olacak.
- Little Ming still doesn't know where he's going to go next year.
- Küçük Ming hâlâ gelecek yıl nereye gideceğini bilmiyor.
- Will you live in Sasayama next year?
- Gelecek yıl Sasayama'da mı yaşayacaksın?
- This regulation will take effect from next year.
- Bu yönetmelik gelecek yıldan itibaren yürürlüğe girecek.
- We'll be back next year.
- Gelecek yıl döneceğiz.
- I want to go abroad next year.
- Gelecek yıl yurt dışına gitmek istiyorum.
- Next year will be tough.
- Gelecek yıl zor olacak.
- Tom will be retired by this time next year.
- Tom gelecek yıl bu zamana kadar emekli olacak.
- I might not be in Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'da olmayabilirim.
- I don't know where we'll be next year.
- Gelecek yıl nerede olacağımızı bilmiyorum.
- He will come of age next year.
- Gelecek yıl reşit olacak.
- Next year I want to learn French.
- Gelecek yıl Fransızca öğrenmek istiyorum.
- My driver's license expires on my birthday next year.
- Ehliyetim gelecek yıl doğum günümde sona eriyor.
- Tom and Mary are planning to come next year.
- Tom ve Mary gelecek yıl gelmeyi planlıyorlar.
- Tom will be working in Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'da çalışıyor olacak.
- Why don't we wait until next year?
- Neden gelecek yıla kadar beklemiyoruz?
- My driver's license expires on my birthday next year.
- Ehliyetimin süresi gelecek yıl doğum günümde doluyor.
- Tom will work in Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'da çalışacak.
- Tom will be a college student next year.
- Tom gelecek yıl üniversite öğrencisi olacak.
- Next year I'm going to America.
- Gelecek yıl Amerika'ya gidiyorum.
- We'll try to do better next year.
- Gelecek yıl daha iyisini yapmaya çalışacağız.
- The Mayor already has a few ideas for next year!
- Başkanın şimdiden gelecek yıl için birkaç fikri var!
- I'm planning to visit Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'ı ziyaret etmeyi planlıyorum.
- Tom may be living in Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'da yaşıyor olabilir.
- Tom is up for re-election next year.
- Tom gelecek yıl yeniden seçilecek.
- Tom will be in Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'da olacak.
- I'm going to Mainz and then to Cologne next year.
- Gelecek yıl Mainz'a ve sonra Köln'e gideceğim.
- Tom has to learn Japanese because he's going to Japan next year.
- Tom Japonca öğrenmeli çünkü gelecek yıl Japonya'ya gidecek.
- We intend to do better next year.
- Gelecek yıl daha iyi iş çıkarmaya niyetliyiz.
- I'm going to summer camp next year.
- Gelecek yıl yaz kampına gideceğim.
- I'm thinking of going to Canada next year.
- Gelecek yıl Kanada'ya gitmeyi düşünüyorum.
- Will Tom be in Boston next year?
- Tom gelecek yıl Boston'da olacak mı?
- Marafon will turn one hundred years next year.
- Marafon gelecek yıl yüz yaşına basacak.
- Tom will be retired by this time next year.
- Tom gelecek yıl bu zamanlar emekli olur.
- Next year is an election year.
- Gelecek yıl seçim yılıdır.
- Next year, Ann and Jong will have been married for 30 years!
- Gelecek yıl, Ann ve Jong 30 yıldır evli olacaklar!
- My father will travel abroad next year.
- Babam gelecek yıl yurt dışına gidecek.
- The construction of the building will be started next year.
- Binanın inşaatına gelecek yıl başlanacak.
- I'm planning to move back to Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'a geri taşınmayı planlıyorum.
- I am going to go to America next year.
- Gelecek yıl Amerika'ya gideceğim.
- Tom will be thirteen next year.
- Tom gelecek yıl 13 yaşında olacak.
- This regulation will take effect next year.
- Bu düzenleme gelecek yıl yürürlüğe girecek.
- Tom just told me that he doesn't plan to take French next year.
- Tom bana gelecek yıl Fransızca dersi almayı planlamadığını söyledi.
- Some will be wearing new uniforms next year.
- Bazıları gelecek yıl yeni üniforma giyiyor olacak.
- Jim's uncle is due to retire next year.
- Jim'in amcasının gelecek yıl emekli olması bekleniyor.
- Tom will be a centenarian next year.
- Tom gelecek yıl asırlık olacak.
- Tom will be thirty next year.
- Tom gelecek yıl 30 yaşında olacak.
- We're leaving next year.
- Gelecek yıl ayrılıyoruz.
- Tom is going to boarding school next year.
- Tom gelecek yıl yatılı okula gidecek.
- I think we can do that next year.
- Sanırım bunu gelecek yıl yapabiliriz.
- What will I write next year?
- Gelecek yıl ne yazacağım?
- I plan to teach French next year.
- Gelecek yıl Fransızca öğretmeyi planlıyorum.
- He will travel abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışına seyahat edecek.
- I'm thinking that I should take French next year.
- Gelecek yıl Fransızca dersi almalıyım diye düşünüyorum.
- I want to study French next year.
- Gelecek yıl Fransızca öğrenmek isterim.
- The new tax system comes into effect next year.
- Yeni vergi sistemi gelecek yıl yürürlüğe girer.
- Tom will come to Australia next year.
- Tom gelecek yıl Avustralya'ya gelir.
- Ken will be 15 next year.
- Ken gelecek yıl 15 olacak.
- Tom may be living in Australia next year.
- Tom gelecek yıl Avustralya'da yaşıyor olabilir.
- I'm considering studying in the United States next year.
- Gelecek yıl Amerika Birleşik Devletleri'nde eğitim almayı düşünüyorum.
- We'll be starting college next year.
- Gelecek yıl üniversiteye başlayacağız.
- Tom plans on leaving Australia next year.
- Tom gelecek yıl Avustralya'yı terk etmeyi planlıyor.
- I'll work in Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'da çalışacağım.
- I'll be 16 next year.
- Gelecek yıl on altı yaşında olacağım.
- I'm going to Australia next year.
- Gelecek yıl Avustralya'ya gidiyorum.
- Tom plays an active role in local politics and intends to run for the position of mayor next year.
- Tom yerel politikada aktif bir rol oynuyor ve gelecek yıl belediye başkanlığına adaylık koymayı planlıyor.
- He is expected to go abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışına gitmesi bekleniyor.
- He has a plan to go abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışına gitme planı var.
- I am going to Hawaii next year.
- Gelecek yıl Hawaii'ye gideceğim.
- Tom is leaving next year.
- Tom gelecek yıl ayrılıyor.
- The Mayor already has a few ideas for next year!
- Belediye başkanın gelecek yıl için daha şimdiden birkaç düşüncesi var!
- I'm going to study French next year.
- Gelecek yıl Fransızca okuyacağım.
- This regulation will take effect from next year.
- Bu düzenleme gelecek yıldan itibaren yürürlüğe girecek.
- My father will travel abroad next year.
- Babam gelecek yıl yurtdışına seyahat edecek.
- Tom is going to study French next year.
- Tom gelecek yıl Fransızca okuyacak.
- We have to start preparing for next year.
- Gelecek yıl için hazırlanmak zorundayız.
- I want to come back next year.
- Gelecek yıl dönmek istiyorum.
- Sami will be graduating next year.
- Sami gelecek yıl mezun oluyor olacak.
- I don't think Tom will study French next year.
- Tom'un gelecek yıl Fransızca okuyacağını sanmıyorum.
- Tom will be a hundred years old next year.
- Tom gelecek yıl yüz yaşında olacak.
- I hope to go to Canada next year.
- Gelecek yıl Kanada'ya gitmeyi umuyorum.
- I want to come back here next year.
- Gelecek yıl buraya geri gelmek istiyorum.
- She'll be getting married next year.
- O, gelecek yıl evlenecek.
- I hope to see you again next year.
- Umarım gelecek yıl tekrar görüşürüz.
- Tom may be living in Australia next year.
- Tom gelecek yıl Avustralya’da yaşıyor olabilir.
- Do you think you'll be able to visit Boston next year?
- Gelecek yıl Boston'u ziyaret edebilecek misin?
- Can they compete next year?
- Onlar gelecek yıl yarışabilirler mi?
- We'll have to double our budget for next year.
- Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.
- The new school building is expected to be completed by spring next year.
- Yeni okul binasının gelecek yıl bahara kadar tamamlanması bekleniyor.
- Tom plans to be back here again next year.
- Tom gelecek yıl tekrar buraya geri gelmeyi planlıyor.
- Tom is going to college next year.
- Tom gelecek yıl üniversiteye gidecek.
- I will travel abroad next year.
- Gelecek yıl yurt dışına seyahat edeceğim.
- I'm considering studying in the United States next year.
- Gelecek yıl Amerika Birleşik Devletleri'nde okumayı düşünüyorum.
- Will she go to the United States next year?
- Gelecek yıl Amerika'ya gidecek mi?
- I want to come back here next year.
- Ben gelecek yıl buraya geri gelmek istiyorum.
- Next year, Tom and I are going to Boston.
- Gelecek yıl Tom ve ben Boston'a gidiyoruz.
- You will be able to read this book next year.
- Gelecek yıl bu kitabı okuyabileceksin.
- Does Tom know what he's going to do next year?
- Tom gelecek yıl ne yapacağını biliyor mu?
- I hope next year will be better.
- Umarım gelecek yıl daha iyi olur.
- Wait till next year.
- Gelecek yıla kadar bekle.
- Tom is going to try doing that again next year.
- Tom bunu gelecek yıl tekrar yapmayı deneyecek.
- We'll be getting married next year.
- Gelecek yıl evleneceğiz.
- Next year the vines will produce many grapes.
- Gelecek yıl asmalar çok üzüm verecek.
- I plan to go to America next year.
- Gelecek yıl Amerika'ya gitmeyi planlıyorum.
- Tom is retiring next year.
- Tom gelecek yıl emekli oluyor.
- I'll be thirty next year.
- Gelecek yıl otuz yaşında olacağım.
- I may go abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışına gidebilirim.
- Ken will be fifteen next year.
- Ken gelecek yıl on beş yaşına girecek.
- I'll teach French in Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'da Fransızca öğreteceğim.
- I'm planning to visit Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'u ziyaret etmeyi planlıyorum.
- I will go abroad next year.
- Gelecek yıl yurt dışına gideceğim.
- Tom will be Mary's French teacher next year.
- Tom gelecek yıl Mary'nin Fransızca öğretmeni olacak.
- She will be seventeen next year.
- Gelecek yıl o on yedi olacak.
- Some will be wearing new uniforms next year.
- Bazıları gelecek yıl yeni üniformalar giyecek.
- What problems are you planning to resolve next year?
- Gelecek yıl hangi problemleri çözmeyi planlıyorsunuz?
- Tom is going to boarding school next year.
- Tom gelecek yıl yatılı okula gidiyor.
- Tom will be retiring next year.
- Tom gelecek yıl emekli olacak.
- Tom doesn't know where he'll live next year.
- Tom gelecek yıl nerede yaşayacağını bilmiyor.
- I must sit for the entrance examination next year.
- Gelecek yıl giriş sınavına girmem gerekiyor.
- I'm going to work in Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'da çalışacağım.
- I am thinking of going abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışına gitmeyi düşünüyorum.
- Tom will be working in Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'da çalışacak.
- Tom told me that he wanted to go to Australia next year.
- Tom bana gelecek yıl Avustralya'ya gitmek istediğini söyledi.
- We met last year and hope to meet again next year.
- Geçen yıl tanıştık ve gelecek yıl tekrar buluşmayı umuyoruz.
- I want to study French next year.
- Gelecek yıl Fransızca okumak istiyorum.
- Let's do this again next year.
- Bunu gelecek yıl tekrar yapalım.
- We'll be moving to Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'a taşınacağız.
- Next year, this gravel road will be paved.
- Gelecek yıl, bu çakıllı yol asfaltlanacak.
- I won't live in Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'da yaşamayacağım.
- Do you intend to work here next year, too?
- Sen de gelecek yıl burada çalışmayı düşünüyor musun?
- I'll be back next year.
- Gelecek yıl geri döneceğim.
- I am going abroad next year.
- Gelecek yıl yurt dışına gideceğim.
- I'll be thirteen next year.
- Gelecek yıl on üç olacağım.
- I don't think Tom is going to study French next year.
- Tom'un gelecek yıl Fransızca okuyacağını sanmıyorum.
- Tom is going abroad next year.
- Tom gelecek yıl yurt dışına gidecek.
- Going to Boston is one of the things Tom wants to do next year.
- Boston'a gitmek Tom'un gelecek yıl yapmak istediği şeylerden biridir.
- How old will you be next year?
- Gelecek yıl kaç yaşında olacaksın?
- Tom and Mary are leaving next year.
- Tom ve Mary gelecek yıl gidiyorlar.
- Does Tom know what you're going to do next year?
- Tom gelecek yıl ne yapacağını biliyor mu?
- Tom will do that in Boston next year.
- Tom bunu gelecek yıl Boston'da yapacak.
- What are you going to do next year?
- Gelecek yıl ne yapacaksın?
- I am interested in running the marathon in Bildersee next year.
- Gelecek yıl Bildersee'deki maratonu koşmakla ilgileniyorum.
- Next year she will be 17.
- Gelecek yıl 17 yaşında olacak.
- Jim's uncle is due to retire next year.
- Jim'in amcası gelecek yıl emekli olması gerek.
- Next year will be exciting.
- Gelecek yıl heyecan verici olacak.
- He will come of age next year.
- O gelecek yıl reşit olacak.
- I'm going to go to Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'a gideceğim.
- What are you going to do next year?
- Gelecek yıl ne yapacaksınız?
- Maybe things will get better next year.
- Belki gelecek yıl işler daha iyi olur.
- Tom is going to have to paint his barn again next year.
- Tom gelecek yıl ahırını yeniden boyamak zorunda kalacak.
- Tom is planning to study abroad next year.
- Tom, eğitimini gelecek yıl yurt dışında yapmayı planlıyor.
- Tom is going to be a college student next year.
- Tom gelecek yıl bir üniversite öğrencisi olacak.
- We'll be back here next year.
- Gelecek yıl buraya geri geleceğiz.
- I'm taking a trip to Australia next year.
- Gelecek yıl Avustralya'ya gideceğim.
- For my vacation next year, I am going to come visit you.
- Gelecek yıl tatil için senin yanına geleceğim.
- I'll probably be in Boston next year.
- Muhtemelen gelecek yıl Boston'da olacağım.
- A friend of mine wants to go to Hawaii in April next year but doesn't know how much it will cost.
- Bir arkadaşım gelecek yıl Nisan ayında Hawaii'ye gitmek istiyor ama ne kadara mal olacağını bilmiyor.
- Next year, the wages do increase, but most of the increase will disappear due to inflation.
- Gelecek yıl ücretler artacak, ancak artışın çoğu enflasyon nedeniyle kaybolacak.
- Will she go to the United States next year?
- O gelecek yıl Amerika Birleşik Devletleri'ne gidecek mi?
- Will Tom live in Boston next year?
- Tom gelecek yıl Boston'da yaşayacak mı?
- Tom has to learn Japanese because he's going to Japan next year.
- Tom Japonca öğrenmek zorunda çünkü gelecek yıl Japonya'ya gidecek.
- We're moving to Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'a taşınıyoruz.
- I am going to Hawaii next year.
- Gelecek yıl Hawaii'ye gidiyorum.
- Tom is moving to Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'a taşınıyor.
- He is now planning to study abroad next year.
- Şimdi gelecek yıl yurtdışında okumayı planlıyor.
- We'll be back here next year.
- Gelecek yıl buraya döneceğiz.
- My sister expects to graduate from college next year.
- Kız kardeşim gelecek yıl üniversiteden mezun olmayı bekliyor.
- Tom is going to try to do that again next year.
- Tom bunu gelecek yıl tekrar yapmaya çalışacak.
- The company needs to make cutbacks next year.
- Şirketin gelecek yıl kesinti yapması gerekiyor.
- There's always next year.
- Her zaman gelecek yıl vardır.
- Tom will be a senior next year.
- Tom gelecek yıl son sınıf olacak.
- Is it true that you are going to be studying in Boston next year?
- Gelecek yıl Boston'da okuyacağın doğru mu?
- Next year will be exciting.
- Gelecek yıl heyecanlı olacak.
- Going to Boston is one of the things Tom wants to do next year.
- Boston'a gitmek Tom'un gelecek yıl yapmak istediği şeylerden biri.
- Tom plays an active role in local politics and intends to run for the position of mayor next year.
- Tom yerel politikada aktif bir rol oynuyor ve gelecek yıl belediye başkanlığı için aday olmayı planlıyor.
- Tom is going to work in Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'da çalışacak.
- Next year, hats will become fashionable.
- Gelecek yıl, şapkalar moda olacak.
- I will spend my next year vacation abroad.
- Gelecek yıl tatilimi yurtdışında geçireceğim.
- Tom will have to go to Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'a gitmek zorunda kalacak.
- For my vacation next year, I am going to come visit you.
- Gelecek yılki tatilim için seni ziyarete geleceğim.
- I have to take the entrance exams next year.
- Gelecek yıl giriş sınavlarına girmek zorundayım.
- Tom is eligible for parole next year.
- Tom gelecek yıl şartlı tahliye için uygun.
- She is going to be six next year.
- Gelecek yıl altı yaşına girecek.
- We won't be back here again until next year.
- Gelecek yıla kadar buraya bir daha gelmeyeceğiz.
- I'll be thirteen next year.
- Gelecek yıl 13 olacağım.
- I may be living in Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'da yaşıyor olabilirim.
- I plan to cycle around Shikoku next year.
- Gelecek yıl Shikoku'da bisiklet sürmeyi planlıyorum.
- There's a possibility I might be in Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'da olma ihtimalim var.
- Let's hope next year will be better.
- Gelecek yılın daha iyi olacağını umalım.
- Ken will be 15 next year.
- Ken gelecek yıl 15 yaşında olacak.
- He anticipated traveling abroad the next year.
- O gelecek yıl yurt dışında seyahat etmeyi umuyordu.
- Tom said that he and Mary were planning to visit Australia next year.
- Tom, Mary ile birlikte gelecek yıl Avustralya'yı ziyaret etmeyi planladıklarını söyledi.
- We won't be back here again until next year.
- Biz buraya gelecek yıla kadar tekrar dönmeyeceğiz.
- Can they compete next year?
- Gelecek yıl yarışabilecekler mi?
- Tom is buying a new house next year.
- Tom gelecek yıl yeni bir ev satın alıyor.
- I'll graduate next year.
- Gelecek yıl mezun olacağım.
- The Queen is to visit China next year.
- Kraliçe gelecek yıl Çin'i ziyaret edecek.
- This may change next year.
- Bu gelecek yıl değişebilir.
- I'll be thirteen next year.
- Gelecek yıl on üç yaşında olacağım.
- Fadil will be released next year.
- Fadıl gelecek yıl serbest bırakılacak.
- Do you think you'll be able to visit Boston next year?
- Gelecek yıl Boston’u ziyaret edebileceğinizi düşünüyor musunuz?
- I'm going to college next year.
- Gelecek yıl üniversiteye gideceğim.
- Will Tom live in Boston next year?
- Tom gelecek yıl Boston'da mı yaşayacak?
- I will be sixteen years old next year.
- Gelecek yıl on altı yaşında olacağım.
- Tom starts school next year.
- Tom gelecek yıl okula başlıyor.
- I'm going to Australia next year.
- Gelecek yıl Avustralya'ya gideceğim.
- I'd like to study French next year.
- Gelecek yıl Fransızca okumak istiyorum.
- Will she go to America next year?
- Gelecek yıl Amerika'ya gidecek mi?
- My sister will marry early next year.
- Kız kardeşim gelecek yılın başlarında evlenecek.
- You'll have to go to Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'a gitmek zorunda kalacaksın.
- He has a plan to go abroad next year.
- Gelecek yıl yurt dışına gitmek için bir planı var.
- According to the Chinese zodiac, 2015 is the Year of the Sheep and next year will be the Year of the Monkey.
- Çin burçlarına göre, 2015 Koyun Yılı ve gelecek yıl Maymun Yılı olacak.
- The contract expires next year.
- Sözleşme gelecek yıl sona eriyor.
- We met last year and hope to meet again next year.
- Geçen yıl buluştuk ve gelecek yıl tekrar buluşmayı umuyoruz.
- I will go abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışına gideceğim.
- The calculation of the budget for next year is based on the costs this year.
- Gelecek yıl için bütçenin hesaplanması bu yılın maliyetlerine dayanmaktadır.
- Tom is going to be in Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'da olacak.
- Tom plans to be back here again next year.
- Tom gelecek yıl tekrar buraya gelmeyi planlıyor.
- We intend to do better next year.
- Gelecek yıl daha iyisini yapmaya niyetliyiz.
- Marafon will turn one hundred years next year.
- Marafon gelecek yıl yüz yaşına girecek.
- There's a possibility I might be in Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'da olabileceğim bir ihtimal var.
- Do you know what you're going to do next year?
- Gelecek yıl ne yapacağını biliyor musun?
- Does Tom know what Mary is going to do next year?
- Tom, Mary'nin gelecek yıl ne yapacağını biliyor mu?
- They're planning to tear this building down next year.
- Bu binayı gelecek yıl yıkmayı planlıyorlar.
- Ken will be fifteen next year.
- Ken, gelecek yıl on beş olacak.
- We have to start preparing for next year.
- Gelecek yıl için hazırlanmaya başlamalıyız.
- Next year my birthday will fall on Sunday.
- Gelecek yıl doğum günüm Pazar gününe denk geliyor.
- We plan to go to Australia early next year.
- Gelecek yılın başlarında Avustralya'ya gitmeyi planlıyoruz.
- He will travel abroad next year.
- O, gelecek yıl yurtdışına seyahat edecek.
- I wonder whether Tom will be in Australia next year.
- Tom'un gelecek yıl Avustralya’da olup olmayacağını merak ediyorum.
- Next year we have to clean the whole beach.
- Gelecek yıl bütün plajı temizlemek zorundayız.
- Will you live in Sasayama next year?
- Gelecek yıl Sasayama'da yaşayacak mısın?
- I'll be thirty next year.
- Gelecek yıl 30 yaşında olacağım.
- My sister will go to Tokyo next year.
- Kız kardeşim gelecek yıl Tokyo'ya gidecek.
- Where will you be working next year?
- Gelecek yıl nerede çalışıyor olacaksın?
- What will the Japanese economy be like next year?
- Gelecek yıl Japon ekonomisi nasıl olacak?
- We'll have to double our budget for next year.
- Gelecek yıl için bütçemizi iki katına çıkarmamız gerekecek.
- She'll be getting married next year.
- Gelecek yıl evlenecek.
- He anticipated traveling abroad the next year.
- Gelecek yıl yurt dışına seyahat etmeyi düşünüyordu.
- Next year I'll go to the sea.
- Gelecek yıl denize gideceğim.
- The new school building is expected to be completed by spring next year.
- Yeni okul binasının gelecek yıl bahara bitmiş olması bekleniyor.
- Tom is going to be thirty next year.
- Tom gelecek yıl otuz olacak.
- My sister will get married early next year.
- Kız kardeşim gelecek yılın başlarında evlenecek.
- I'll be able to see him next year.
- Gelecek yıl onu görebileceğim.
- I plan to cycle around Shikoku next year.
- Gelecek yıl Shikoku çevresinde bisiklet sürmeyi planlıyorum.
- I hope we can realize these plans next year.
- Umarım gelecek yıl bu planları gerçekleştirebiliriz.
- Are you going to still be a teacher here next year?
- Gelecek yıl yine burada öğretmen olacak mısın?
- I will not live in Sanda next year.
- Gelecek yıl Sanda'da yaşamayacağım.
- I'll be taking French next year.
- Gelecek yıl Fransızca alacağım.
- I hope to go to Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'a gitmeyi umuyorum.
- I plan to go around the island of Shikoku by bicycle next year.
- Gelecek yıl Shikoku adasını bisikletle dolaşmayı planlıyorum.
- Tom will be back next year.
- Tom gelecek yıl dönecek.
- I am going to work in Osaka next year.
- Gelecek yıl Osaka'da çalışacağım.
- I'll be 30 next year.
- Gelecek yıl otuz yaşında olacağım.
- My sister and her boyfriend are going to get married next year.
- Kız kardeşim ve onun erkek arkadaşı gelecek yıl evlenecekler.
- Tom will go to Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'a gidecek.
- Tom will be a senior next year.
- Tom gelecek yıl son sınıf öğrencisi olacak.
- Are you going to come back to Italy next year?
- Gelecek yıl İtalya'ya geri dönecek misin?
- We should be awesome next year.
- Gelecek yıl harika olmalıyız.
- Tom plans to leave Boston next year.
- Tom gelecek yıl Boston'dan ayrılmayı planlıyor.
- Next year the vines will produce many grapes.
- Gelecek yıl bu asmalar çok üzüm üretecek.
- I will live in Sasayama next year.
- Gelecek yıl Sasayama'da yaşayacağım.
- Do you know what Tom is going to do next year?
- Tom'un gelecek yıl ne yapacağını biliyor musun?
- Tom won't be around next year.
- Tom gelecek yıl buralarda olmayacak.
- Tom is going to be thirteen next year.
- Tom gelecek yıl 13 yaşında olacak.
- I hope to see you next year.
- Gelecek yıl seni görmeyi umuyorum.
- Is it true that Tom will go to Australia next year?
- Tom'un gelecek yıl Avustralya'ya gideceği doğru mu?
- Tom just told me that he doesn't plan to take French next year.
- Tom bana sadece gelecek yıl Fransızca almayı planlamadığını söyledi.
- My driver's license expires on my birthday next year.
- Ehliyetimin gelecek yıl doğum günümde süresi doluyor.
- I'll be 30 next year.
- Gelecek yıl 30 olacağım.
- Next year my birthday will fall on Sunday.
- Gelecek yıl doğum günüm pazar gününe rastlayacak.
- Where will you be working next year?
- Gelecek yıl nerede çalışıyor olursun?
- I'm taking a trip to Australia next year.
- Gelecek yıl Avustralya'ya bir gezi yapacağım.
- This book will be printed next year.
- Bu kitap gelecek yıl basılacak.
- I don't think Tom is going to study French next year.
- Tom'un gelecek yıl Fransızca çalışacağını sanmıyorum.
- Tom will do that in Boston next year.
- Tom onu gelecek yıl Boston'da yapacak.
- Tom will study French next year.
- Tom gelecek yıl Fransızca okuyacak.
- I intend to study abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışında eğitim almayı planlıyorum.
- I'll probably be back in Boston a couple of times next year.
- Muhtemelen gelecek yıl birkaç kez Boston'a döneceğim.
- I may go abroad next year.
- Gelecek yıl yurt dışına gidebilirim.
- I am thinking of going abroad next year.
- Gelecek yıl yurt dışına gitmeyi düşünüyorum.
- Tom will study French next year.
- Tom gelecek yıl Fransızca öğrenecek.
- Tom is planning to study abroad next year.
- Tom gelecek yıl yurtdışında okumayı planlıyor.
- Hats should be popular next year.
- Şapkalar gelecek yıl popüler olmalı.
- Next year is an election year.
- Gelecek yıl seçim yılı.
- Tom is going to come to Australia next year.
- Tom gelecek yıl Avustralya'ya gelecek.
- We won't know until next year.
- Gelecek yıla kadar bilemeyeceğiz.
- Next year, Tom and I are going to Boston.
- Gelecek yıl, Tom ve ben Boston'a gidiyoruz.
- I don't know what will happen next year.
- Gelecek yıl ne olacağını bilmiyorum.
- Are you going to come back to Italy next year?
- Gelecek yıl İtalya'ya geri gelecek misin?
- She will be seventeen next year.
- Gelecek yıl on yedi yaşında olacak.
- I am going abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdışına gideceğim.
- Tom doesn't know where he's going to live next year.
- Tom gelecek yıl nerede yaşayacağını bilmiyor.
- Some will be wearing new watches next year.
- Bazıları gelecek yıl yeni saatler takacak.
- I'm thinking of going abroad next year.
- Gelecek yıl yurt dışına gitmeyi düşünüyorum.
- Tom needs to learn Japanese, since he's going to Japan next year.
- Gelecek yıl Japonya'ya gideceği için Tom'un Japonca öğrenmesi gerekiyor.
- Tom is going to be thirty next year.
- Tom gelecek yıl otuz yaşında olacak.
- Tom will be eligible for parole next year.
- Tom gelecek yıl şartlı tahliye için uygun olacak.
- Will Tom be back next year?
- Tom gelecek yıl geri gelecek mi?
- I'll go to London next year.
- Gelecek yıl Londra'ya gideceğim.
- Where will Tom be working next year?
- Tom gelecek yıl nerede çalışacak?
- I'll go to Boston next year.
- Gelecek yıl Boston'a gideceğim.
- Next year my birthday will fall on Sunday.
- Gelecek yıl doğum günüm pazar günü.
- I wonder whether Tom will be in Australia next year.
- Tom'un gelecek yıl Avustralya'da olup olmayacağını merak ediyorum.
- Speak of the next year, and the devil will laugh.
- Gelecek yıldan bahsedersen, şeytan güler.
- Come visit us again next year.
- Gelecek yıl bizi tekrar ziyarete gel.
- We're leaving next year.
- Gelecek yıl gidiyoruz.
- Professor Jones retires next year.
- Profesör Jones gelecek yıl emekli oluyor.
- I'll be able to see you next year.
- Gelecek yıl seni görebileceğim.
Show More (410)
|
2 |
next year |
önümüzdeki yıl |
adv. |
|
- The financial support which ECPAT receives from the Enterprise DG is reportedly to be withdrawn from next year.
- ECPAT'ın Enterprise DG'den aldığı mali desteğin önümüzdeki yıldan itibaren geri çekileceği bildirilmektedir.
- The enlargement of the EU will dominate next year's budget.
- AB'nin genişlemesi önümüzdeki yılın bütçesine damgasını vuracak.
- The federal army will commence operations next year.
- Federal ordu önümüzdeki yıl operasyonlara başlayacak.
- The Member States have committed themselves to ratifying this protocol by the end of next year at the latest.
- Üye Devletler bu protokolü en geç önümüzdeki yılın sonuna kadar onaylamayı taahhüt etmişlerdir.
- We certainly do not support the idea that the ACP-EU Parliamentary assembly should meet in Sudan next year.
- ACP-AB Parlamenter asamblesinin önümüzdeki yıl Sudan'da toplanması fikrini kesinlikle desteklemiyoruz.
- Another issue we will be facing is financing for development in March next year.
- Önümüzdeki yıl Mart ayında karşı karşıya kalacağımız bir diğer konu da kalkınma için finansman sağlanması olacak.
- If that is the case, the Commission will be able to make a proposal by June next year.
- Bu durumda, Komisyon önümüzdeki yıl Haziran ayına kadar bir teklifte bulunabilecektir.
- Here too, however, I have already informed Parliament several times that we intend to work on these next year.
- Ancak bu konuda da önümüzdeki yıl çalışmayı planladığımızı Parlamento'ya birkaç kez bildirdim.
- Next year there is an important engagement scheduled for the Doha Development Agenda.
- Önümüzdeki yıl Doha Kalkınma Gündemi için önemli bir görüşme planlanıyor.
- It is possible to have them adopted during the first half of next year.
- Önümüzdeki yılın ilk yarısında bunların kabul edilmesi mümkündür.
- As has been pointed out, the treaty expires on 23 July of next year.
- Belirtildiği üzere anlaşmanın süresi önümüzdeki yılın 23 temmuzunda doluyor.
- Only four chapters therefore will remain to be opened by the beginning of next year.
- Dolayısıyla önümüzdeki yılın başına kadar açılması gereken sadece dört fasıl kalacaktır.
- This decision will be made by the Commission during the course of next year.
- Bu karar önümüzdeki yıl içerisinde Komisyon tarafından verilecektir.
- Two multiannual programmes that become effective from the start of next year are an indication of that.
- Önümüzdeki yılın başından itibaren yürürlüğe girecek olan iki çok yıllı program bunun bir göstergesidir.
- Next year there is an important engagement scheduled for the Doha Development Agenda.
- Önümüzdeki yıl Doha Kalkınma Gündemi için planlanan önemli bir etkileşim bulunuyor.
- A third of the Budget will once again be devoted to structural policy next year.
- Önümüzdeki yıl bütçenin üçte biri yine yapısal politikalara ayrılacak.
- We look forward to Poland joining the European Union next year.
- Polonya'nın önümüzdeki yıl Avrupa Birliği'ne katılmasını sabırsızlıkla bekliyoruz.
- I would now like to say something more about Turkey, an issue that will also have a part to play next year.
- Şimdi, önümüzdeki yıl da önemli bir rol oynayacak olan Türkiye hakkında bir şeyler söylemek istiyorum.
- Ten of these countries are likely to accede next year and 2007 has been suggested for the other two.
- Bu ülkelerden onunun önümüzdeki yıl katılması muhtemeldir ve diğer ikisi için 2007 yılı önerilmiştir.
- And therefore until next year I am sure we will not see any changes.
- Bu nedenle önümüzdeki yıla kadar herhangi bir değişiklik görmeyeceğimizden eminim.
- We shall be keeping a critical but well-meaning eye on this work during the course of next year.
- Önümüzdeki yıl boyunca bu çalışmayı eleştirel ama iyi niyetli bir gözle takip edeceğiz.
- The federal army will commence operations next year.
- Federal ordu önümüzdeki yıl operasyonlara başlayacaktır.
- Next year is the last in which they can be carried out properly.
- Önümüzdeki yıl bunların düzgün bir şekilde yürütülebileceği son yıl olacak.
- The Commission will be presenting a proposal at the beginning of next year.
- Komisyon önümüzdeki yılın başında bir teklif sunacaktır.
- We shall probably deal with the matter for good early next year.
- Muhtemelen önümüzdeki yılın başlarında konuyu temelli olarak ele alacağız.
- This will facilitate the establishment of the European Food Safety Authority early next year.
- Bu, önümüzdeki yılın başlarında Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesinin kurulmasını kolaylaştıracaktır.
- This will also be the case next year.
- Bu durum önümüzdeki yıl da geçerli olacaktır.
- The preliminary draft of the Budget already allocates over EUR 4 billion to this research programme for next year.
- Bütçenin ön taslağında, önümüzdeki yıl için bu araştırma programına 4 milyar Euro'nun üzerinde bir kaynak ayrılmıştır.
- Yet again, there are a number of problems for next year.
- Yine önümüzdeki yıl için bir dizi sorun var.
- I suggest that early next year or during the course of December you again ask questions on this.
- Önümüzdeki yılın başlarında ya da Aralık ayı boyunca bu konuda tekrar soru sormanızı öneririm.
- As of next year, Finland, too, will have such a national day.
- Önümüzdeki yıldan itibaren, Finlandiya da böyle bir ulusal güne sahip olacak.
- Hopefully it will be operational as early as next year.
- Umarım önümüzdeki yıl gibi erken bir tarihte faaliyete geçer.
- A final decision by the Council cannot now be expected before the middle of next year.
- Konsey'in nihai kararını önümüzdeki yılın ortalarından önce vermesi beklenemez.
- It is now for the Commission to ensure that the programme starts in earnest at the beginning of next year.
- Şimdi Komisyona düşen görev, programın önümüzdeki yılın başında ciddi bir şekilde başlamasını sağlamaktır.
- In this case, we shall concentrate on the election we face next year.
- Bu durumda, önümüzdeki yıl yapılacak seçimlere odaklanmalıyız.
- We will do that early next year.
- Bunu önümüzdeki yılın başlarında yapacağız.
- The Commission has already made a commitment to review the Directive next year.
- Komisyon, Yönergeyi önümüzdeki yıl gözden geçirme taahhüdünde bulunmuştur.
- We shall probably deal with the matter for good early next year.
- Bu konuyu muhtemelen önümüzdeki yılın başlarında temelli olarak ele alacağız.
- The EU is to take up quite a few new tasks next year.
- AB önümüzdeki yıl pek çok yeni görev üstlenecek.
- For example, early next year EUR 72 million will still be channelled into research.
- Örneğin önümüzdeki yılın başlarında 72 milyon avro hala araştırmaya aktarılacaktır.
- We shall discuss the Bologna process, next year in September, at the major conference in Berlin.
- Bologna sürecini önümüzdeki yıl Eylül ayında Berlin'de düzenlenecek olan büyük konferansta ele alacağız.
- The implementation of the undertakings given at Gothenburg is one of the seven priorities identified for next year.
- Göteborg'da verilen taahhütlerin uygulanması, önümüzdeki yıl için belirlenen yedi öncelikten biridir.
- The verdict in this case can be expected next year.
- Bu davada kararın önümüzdeki yıl çıkması beklenebilir.
- It is possible to have them adopted during the first half of next year.
- Bunların önümüzdeki yılın ilk yarısında kabul edilmesi mümkündür.
- We have proposed in our budget suggestion for next year that it should receive EUR 5 million.
- Önümüzdeki yıl için bütçe önerimizde 5 milyon Avro almasını teklif ettik.
- The Commission will be presenting a proposal at the beginning of next year.
- Komisyon önümüzdeki yılın başında bir öneri sunacak.
- We hope next year we will achieve a zero deficit situation.
- Önümüzdeki yıl sıfır açık durumuna ulaşacağımızı umuyoruz.
- Our aim is to complete land reform next year.
- Hedefimiz önümüzdeki yıl toprak reformunu tamamlamak.
- This means that the Commission will not finalise its proposal until around the middle of next year.
- Bu da Komisyonun teklifini önümüzdeki yılın ortalarına kadar sonuçlandırmayacağı anlamına geliyor.
- That is a subject on which we should all focus our attention in the run-up to the Johannesburg Conference next year.
- Bu, önümüzdeki yıl Johannesburg Konferansı öncesinde hepimizin dikkatini yoğunlaştırması gereken bir konudur.
- It will be interesting to see how the decentralisation system works over the next year.
- Yerinden yönetim sisteminin önümüzdeki yıl nasıl işleyeceğini görmek ilginç olacak.
- Let me mention the Balkans, to which, for next year, we are allocating EUR 685 million.
- Önümüzdeki yıl için 685 milyon Avro ayırdığımız Balkanlar'dan bahsedeyim.
- It is not difficult to foresee the compromise at the Rome Summit in December of next year.
- Önümüzdeki yılın Aralık ayında yapılacak Roma Zirvesi'nde uzlaşmaya varılacağını öngörmek zor değil.
- Research expenditure is also permitted to grow next year to EUR 4.8 billion.
- Araştırma harcamalarının da önümüzdeki yıl 4.8 milyar Euro'ya çıkmasına izin verilmektedir.
- Next year, the Commission also intends to adopt a communication on digital switch-over.
- Komisyon ayrıca önümüzdeki yıl dijital geçiş konusunda bir tebliğ kabul etmeyi planlamaktadır.
- It was EUR 160 million for next year, not counting humanitarian aid.
- Önümüzdeki yıl için insani yardım hariç 160 milyon Avro öngörülmüştü.
- Mr Söderman indicated to us some time ago that he would be stepping down early next year.
- Sayın Söderman bir süre önce bize önümüzdeki yılın başlarında görevi bırakacağını belirtmişti.
- As far as beef premiums are concerned, there will be a further increase next year.
- Sığır eti primleri söz konusu olduğunda, önümüzdeki yıl daha fazla artış olacaktır.
- Otherwise we will have to come up at the beginning of next year with ways of speeding up the process.
- Aksi takdirde önümüzdeki yılın başında süreci hızlandırmanın yollarını bulmamız gerekecektir.
- We hope that the timetable for elections by the end of next year can be maintained.
- Önümüzdeki yılın sonunda seçimlerin yapılmasına ilişkin takvimin korunabilmesini ümit ediyoruz.
- Thus the Commission will not make new financing commitments next year.
- Dolayısıyla Komisyon önümüzdeki yıl yeni finansman taahhütlerinde bulunmayacaktır.
- Mr Prodi, you will have the task of preparing the Council’s decision on Turkey next year.
- Sayın Prodi, önümüzdeki yıl Konsey'in Türkiye'ye ilişkin kararını hazırlama görevi size düşecek.
- It is a disgrace that the agency for maritime safety is not to be launched until some time next year.
- Deniz güvenliği ajansının önümüzdeki yıla kadar faaliyete geçmeyecek olması utanç vericidir.
- Let me mention the Balkans, to which, for next year, we are allocating EUR 685 million.
- Önümüzdeki yıl için 685 milyon Avro ayırdığımız Balkanlar'dan bahsetmeme izin verin.
- It is, in my view, very important that we should provide an opportunity for follow-up next year.
- Benim görüşüme göre önümüzdeki yıl takip için bir fırsat sağlamamız çok önemlidir.
- We shall then vote on a supplementary budget for those ten new Member States during next year.
- Önümüzdeki yıl içerisinde bu on yeni Üye Devlet için bir ek bütçe oylaması yapacağız.
- Otherwise, the programmes for next year will fail and will not be implemented.
- Aksi takdirde önümüzdeki yıl için hazırlanan programlar başarısız olacak ve uygulanamayacaktır.
- The budget as a proportion of Europe's GNP is lower for next year than at any time during the 1990s.
- Avrupa'nın GSMH'sine oranla bütçe önümüzdeki yıl 1990'lar boyunca hiç olmadığı kadar düşük olacak.
- I have also heard that you have announced inspection missions to those countries for next year.
- Ayrıca önümüzdeki yıl için bu ülkelere yönelik denetim misyonları ilan ettiğinizi de duydum.
- The Commission has already made a commitment to review the Directive next year.
- Komisyon, Direktifi önümüzdeki yıl gözden geçirme taahhüdünde bulunmuştur.
- We look forward to Poland joining the European Union next year.
- Polonya'nın önümüzdeki yıl Avrupa Birliği'ne katılmasını dört gözle bekliyoruz.
- So we will not be in a position to present a second package until next year.
- Dolayısıyla önümüzdeki yıla kadar ikinci bir paket sunabilecek durumda olmayacağız.
- The Financial Regulation has been undergoing reforms that will come into effect from the start of next year.
- Mali Mevzuat, önümüzdeki yılın başından itibaren yürürlüğe girecek olan reformlardan geçmektedir.
- We shall discuss the Bologna process, next year in September, at the major conference in Berlin.
- Bologna sürecini önümüzdeki yıl Eylül ayında Berlin'de düzenlenecek büyük konferansta ele alacağız.
- This will also be the case next year.
- Bu durum önümüzdeki yıl da geçerli olacak.
- Let me close with a few figures on the volume of next year’s general budget.
- Önümüzdeki yılın genel bütçesinin hacmiyle ilgili birkaç rakam vererek sözlerime son vereyim.
- A second report is foreseen next year in 2004.
- Önümüzdeki yıl, 2004'te ikinci bir rapor hazırlanması öngörülmektedir.
- Next year will be decisive for Turkey.
- Önümüzdeki yıl Türkiye için belirleyici olacak.
- And yet referenda will only be held in the candidate countries next year.
- Oysa referandumlar sadece önümüzdeki yıl aday ülkelerde yapılacak.
- It would be realistic to expect a final conclusion in the first part of next year.
- Önümüzdeki yılın ilk yarısında nihai bir sonuca varılmasını beklemek gerçekçi olacaktır.
- It is, in my view, very important that we should provide an opportunity for follow-up next year.
- Benim görüşüme göre, önümüzdeki yıl takip için bir fırsat sağlamamız çok önemlidir.
- In this case, we shall concentrate on the election we face next year.
- Bu durumda önümüzdeki yıl yapılacak seçimlere odaklanmalıyız.
- The EU is to take up quite a few new tasks next year.
- AB önümüzdeki yıl pek çok yeni görev üstlenecektir.
- This concerns especially the deadline of presenting a proposal by the end of next year.
- Bu özellikle önümüzdeki yılın sonuna kadar bir teklif sunma son tarihi ile ilgilidir.
- Next year is the last in which they can be carried out properly.
- Önümüzdeki yıl bu araştırmanın düzgün bir şekilde yapılabileceği son yıl olacak.
- It will be interesting to see how the decentralisation system works over the next year.
- Ademi merkeziyetçilik sisteminin önümüzdeki yıl nasıl işleyeceğini görmek ilginç olacaktır.
- The process will continue next year.
- Süreç önümüzdeki yıl da devam edecek.
- We will be studying very hard this time next year.
- Önümüzdeki yıl bu zamanda çok sıkı çalışıyor olacağız.
- My sister will get married early next year.
- Kız kardeşim önümüzdeki yılın başlarında evlenecek.
- The construction of the building will be started next year.
- Binanın inşaatı önümüzdeki yıl başlayacaktır.
- Where will you be working next year?
- Önümüzdeki yıl nerede çalışıyor olacaksın?
- Next year will be better.
- Önümüzdeki yıl daha iyi olacak.
- I don't think Tom will study French next year.
- Tom, önümüzdeki yıl Fransızcayı okuyacağını sanmıyorum.
- Tom told me that he wanted to go to Australia next year.
- Tom bana önümüzdeki yıl Avustralya'ya gitmek istediğini söyledi.
- The new model is expected to be put on the market early next year.
- Yeni modelin önümüzdeki yılın başlarında satışa sunulması bekleniyor.
- Next year, hats will become fashionable.
- Önümüzdeki yıl şapkalar moda olacak.
- We plan to go to Australia early next year.
- Önümüzdeki yılın başlarında Avustralya'ya gitmeyi planlıyoruz.
- Tom needs to learn Japanese, since he's going to Japan next year.
- Tom'un Japonca öğrenmesi gerek, çünkü önümüzdeki yıl Japonya'ya gidecek.
- Tom is going to be thirteen next year.
- Tom önümüzdeki yıl on üç yaşında olacak.
- What will I write next year?
- Önümüzdeki yıl ne yazacağım?
- Tom said that he and Mary were planning to visit Australia next year.
- Tom, Mary'yle önümüzdeki yıl Avustralya'yı ziyaret etmeyi planladıklarını söyledi.
- Next year we have to clean the whole beach.
- Önümüzdeki yıl tüm sahili temizlememiz gerek.
- We won't know until next year.
- Önümüzdeki yıla kadar bilmeyeceğiz.
- My sister will marry early next year.
- Kız kardeşim önümüzdeki yılın başında evlenecek.
- This may change next year.
- Bu önümüzdeki yıl değişebilir.
- Tom is up for re-election next year.
- Tom önümüzdeki yıl yeniden aday oluyor.
- Next year I'll go to the sea.
- Önümüzdeki yıl denize gideceğim.
- Does Tom know what he's going to do next year?
- Tom önümüzdeki yıl ne yapacağını biliyor mu?
- Tom will be a college student next year.
- Tom önümüzdeki yıl bir üniversite öğrencisi olacak.
- The new model is expected to be put on the market early next year.
- Yeni modelin, önümüzdeki yılın başlarında piyasaya sürülmesi bekleniyor.
- I'll probably be in Boston next year.
- Muhtemelen önümüzdeki yıl Boston'da olacağım.
- I'll graduate next year.
- Önümüzdeki yıl mezun olacağım.
- I will be sixteen years old next year.
- Önümüzdeki yıl on altı yaşında olacağım.
- The new tax system comes into effect next year.
- Yeni vergi sistemi önümüzdeki yıl yürürlüğe girecek.
- I hope to see you again next year.
- Önümüzdeki yıl sizi tekrar görmeyi umuyorum.
- The contract expires next year.
- Sözleşme önümüzdeki yıl sona eriyor.
- Wait till next year.
- Önümüzdeki yıla kadar bekle.
- Why don't we wait until next year?
- Neden önümüzdeki yıla kadar beklemiyoruz?
- I hope we can realize these plans next year.
- Bu planları önümüzdeki yıl gerçekleştireceğimizi umuyorum.
- I want to go abroad next year.
- Ben önümüzdeki yıl yurt dışına gitmek istiyorum.
- They're planning to tear this building down next year.
- Önümüzdeki yıl bu binayı yıkmayı planlıyorlar.
- Tom is going to try to do that again next year.
- Tom önümüzdeki yıl bunu tekrar yapmaya çalışacak.
- I'll be thirteen next year.
- Önümüzdeki yıl on üç yaşında olacağım.
- Tom said that he and Mary were planning to visit Australia next year.
- Tom, o ve Mary'nin önümüzdeki yıl Avustralya'yı ziyaret etmeyi planladıklarını söyledi.
- Tom will come to Australia next year.
- Tom önümüzdeki yıl Avustralya'ya gelecek.
- Tom will be Mary's French teacher next year.
- Tom, önümüzdeki yıl Mary'nin Fransızca öğretmeni olacak.
- Next year, Tom and I are going to Boston.
- Önümüzdeki yıl Tom ve ben Boston'a gidiyoruz.
- Tom is leaving next year.
- Tom önümüzdeki yıl gidiyor.
- Our American neighbor will have lived in Japan for five years next year.
- Bizim Amerikalı komşumuz önümüzdeki yıl beş yıldır Japonya'da yaşıyor olacak.
- This regulation will take effect next year.
- Bu yönetmelik önümüzdeki yıl yürürlüğe girecek.
Show More (127)
|
3 |
next year |
ertesi yıl |
adv. |
|
- The British withdrew, but attacked again the next year.
- Britanyalılar geri çekildiler ama ertesi yıl tekrar saldırdılar.
- The British withdrew, but attacked again the next year.
- İngilizler geri çekildi, ancak ertesi yıl tekrar saldırdı.
- Tom left the next year.
- Tom ertesi yıl terk etti.
- Tom left the next year.
- Tom ertesi yıl ayrıldı.
Show More (1)
|
4 |
next year |
önümüzdeki sene |
adv. |
|
- The Queen is to visit China next year.
- Kraliçe, önümüzdeki sene Çin'i ziyaret edecek.
- Next year my birthday will fall on Sunday.
- Önümüzdeki sene doğum günüm Pazara denk gelecek.
- I'm thinking of going abroad next year.
- Önümüzdeki sene yurt dışına çıkmayı planlıyorum.
Show More (0)
|