obscurity - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
obscurity belirsizlik n.
  • Obscurities in his speech got listeners confused.
  • Konuşmasındaki belirsizlikler dinleyicilerin kafasını karıştırdı.
  • The Council is to have more power, which means more obscurity.
  • Konsey daha fazla güce sahip olacak, bu da daha fazla belirsizlik anlamına geliyor.
  • He lived in obscurity.
  • Belirsizlikler içinde yaşadı.
Show More (0)
obscurity bilinmezlik n.
  • He lived in obscurity.
  • O, bilinmezlik içinde yaşadı.
  • He lived and died in obscurity.
  • Bilinmezlik içinde yaşadı ve öldü.
Show More (-1)
obscurity unutulmaya yüz tutma n.
  • The rock band's popularity sank into obscurity.
  • Rock grubunun popülaritesi unutulmaya yüz tuttu.
Show More (-2)
obscurity karanlık n.
  • Obscurity leads to complete darkness, as we know.
  • Bildiğimiz gibi, belirsizlik tamamen karanlığa yol açar.
Show More (-2)