|
- We have very little opportunity to do any of the paperwork which still arises during the week of plenary.
- Genel kurul haftası boyunca ortaya çıkan evrak işlerini yapmak için çok az fırsatımız oluyor.
- Mr Vatanen was kind enough to say that the Commission was dealing with the paperwork, for once.
- Bay Vatanen, Komisyonun bir kez olsun evrak işleriyle ilgilendiğini söyleme nezaketini gösterdi.
- However, controls and paperwork should be focused on where they are really needed.
- Ancak kontroller ve evrak işleri gerçekten ihtiyaç duyulan yerlere odaklanmalıdır.
- We do not need to create even more paperwork and administrative hassle for already beleaguered farmers.
- Zaten zor durumda olan çiftçiler için daha fazla evrak işi ve idari güçlük yaratmamıza gerek yok.
- I've still got paperwork to do.
- Hala yapmam gereken evrak işleri var.
- Tom is at his desk doing paperwork.
- Tom masasında evrak işi yapıyor.
- I hate paperwork.
- Evrak işlerinden nefret ederim.
- I've already done the paperwork.
- Evrak işlerini çoktan hallettim.
- Tom is at his desk doing paperwork.
- Tom masasında evrak işleriyle uğraşıyor.
- I've already done the paperwork.
- Evrak işini zaten yaptım.
- I have paperwork to finish up.
- Bitirmem gereken evrak işleri var.
- Tom is catching up on paperwork.
- Tom evrak işlerine yetişmeye çalışıyor.
- I'll start the paperwork.
- Evrak işlerine başlayacağım.
- Tom is catching up on paperwork.
- Tom evrak işlerini tamamlıyor.
- She spends over a third of her time doing paperwork.
- O, zamanının üçte birini evrak işleri yaparak geçirir.
- Tom sat at his desk doing some paperwork.
- Tom masasında oturmuş bazı evrak işlerini yapıyordu.
- I'm behind in my paperwork.
- Evrak işlerimde geri kaldım.
- The bureaucrats are militants of paperwork.
- Bürokratlar evrak işlerinin militanlarıdır.
- I have some paperwork to do.
- Yapmam gereken bazı evrak işleri var.
- Tom is busy with some paperwork.
- Tom bazı evrak işleriyle meşgul.
- Tom sat at his desk doing paperwork.
- Tom evrak işleriyle uğraşarak masasında oturuyordu.
- She spends over a third of her time doing paperwork.
- Zamanının üçte birinden fazlasını evrak işleriyle geçiriyor.
- Tom is busy doing some paperwork.
- Tom bazı evrak işleriyle meşgul.
- I'm behind in my paperwork.
- Evrak işimin gerisindeyim.
- Some healthcare workers spend more time doing paperwork than taking care of patients.
- Bazı sağlık çalışanları hastalarla ilgilenmekten çok evrak işleriyle vakit geçiriyor.
- Tom is busy doing some paperwork.
- Tom biraz evrak işi yapmakla meşgul.
- I have some paperwork to finish.
- Bitirmem gereken bazı evrak işleri var.
- I want to reduce the time it takes to deal with the paperwork.
- Evrak işleriyle uğraşmak için gereken süreyi azaltmak istiyorum.
- You have paperwork that needs to be done.
- Yapılması gereken evrak işlerin var.
Show More (26)
|