| 1 |
precarious |
istikrarsız |
adj. |
|
- The economic and social situation of almost all the new Member States is precarious, to say the least.
- Yeni Üye Devletlerin neredeyse tamamının ekonomik ve sosyal durumu en hafif tabirle istikrarsızdır.
- Political stability in the Balkans remains for the time being a precarious matter.
- Balkanlar'da siyasi istikrar şimdilik istikrarsız bir konu olmaya devam ediyor.
- The situation is precarious in some cases, and continual monitoring and support are needed.
- Bazı durumlarda durum istikrarsızdır ve sürekli izleme ve desteğe ihtiyaç vardır.
- It is still a precarious peace, which is demonstrated by this kidnapping.
- Bu kaçırma olayının da gösterdiği gibi, bu barış hala istikrarsız bir barıştır.
- We cannot be content with the precarious situation being experienced by an increasing number of our fellow citizens.
- Giderek artan sayıda yurttaşımızın yaşadığı istikrarsız durumla yetinemeyiz.
- As has already been mentioned, the refugees' plight remains precarious.
- Daha önce de belirtildiği gibi, mültecilerin durumu hala istikrarsız.
- The economic situation remains extremely precarious.
- Ekonomik durum son derece istikrarsız olmaya devam ediyor.
- The precarious situation of the human rights organisation EHD, for example, is given no mention at all.
- Örneğin insan hakları örgütü EHD'nin içinde bulunduğu istikrarsız durumdan hiç bahsedilmemektedir.
- Their situation is precarious.
- Durumları istikrarsızdır.
Show More (6)
|
| 2 |
precarious |
tehlikeli |
adj. |
|
- Therefore the legally precarious situation continues to exist.
- Dolayısıyla yasal açıdan tehlikeli durum devam ediyor.
- Their situation is, of course, incredibly precarious.
- İçinde bulundukları durum elbette son derece tehlikeli.
- The situation in the health sector is no less precarious.
- Sağlık sektöründeki durum da daha az tehlikeli değil.
- Their situation is precarious.
- Durumları tehlikeli.
Show More (1)
|
| 3 |
precarious |
güvencesiz (iş) |
adj. |
|
- How long will those who have lost their homes and are living in precarious conditions have to wait to be housed?
- Evlerini kaybeden ve güvencesiz koşullarda yaşayanlar ev sahibi olmak için ne kadar beklemek zorunda kalacak?
- To risk personal capital, in particular, is a highly precarious business.
- Özellikle kişisel sermayeyi riske atmak son derece güvencesiz bir iştir.
Show More (-1)
|
