|
- Reinforcing the democratic substance in Asia is certainly no hollow exercise.
- Asya'da demokratik özün güçlendirilmesi kesinlikle boş bir çaba değildir.
- This was not just through a desire to reinforce borders.
- Bu sadece sınırları güçlendirme arzusundan kaynaklanmıyordu.
- We should continue along the present path of reinforcing the multifunctional aspects of our agricultural policy.
- Tarım politikamızın çok işlevli yönlerini güçlendirme yolunda ilerlemeye devam etmeliyiz.
- The Seville European Council decided to reinforce the EU's efforts in this field.
- Sevilla Avrupa Konseyi, AB'nin bu alandaki çabalarını güçlendirme kararı aldı.
- Reinforcing and democratising local institutions is a key challenge for governments and donors alike.
- Yerel kurumların güçlendirilmesi ve demokratikleştirilmesi hem hükümetler hem de bağışçılar için önemli bir zorluktur.
- The European Charter for Small Enterprises has been a valuable instrument focusing and reinforcing this work.
- Avrupa Küçük İşletmeler Şartı, bu çalışmaya odaklanan ve bu çalışmayı güçlendiren değerli bir araç olmuştur.
Show More (3)
|