|
- She travelled to Rwanda for a holiday.
- Kadın, tatil için Ruanda'ya gitti.
- Uganda, Rwanda, Congo, the new debate, the Lusaka agreements, the facilitation of a dialogue.
- Uganda, Ruanda, Kongo, yeni tartışma, Lusaka anlaşmaları, diyaloğun kolaylaştırılması.
- I would refer to the many African examples, and Rwanda, in particular.
- Ruanda başta olmak üzere birçok Afrika örneğine atıfta bulunabilirim.
- In Somalia, in the Rwanda of 1000 hills?
- Somali'de mi, 1000 tepeli Ruanda'da mı?
- Surely, ad hoc tribunals such as those in former Yugoslavia or Rwanda are a much better solution.
- Eski Yugoslavya veya Ruanda'da olduğu gibi geçici mahkemeler elbette çok daha iyi bir çözümdür.
- It did that in Rwanda, and it lost us a million people.
- Bunu Ruanda'da yaptı ve bize bir milyon insan kaybettirdi.
- Ostensibly, these conflicts have been based, as in Angola or Rwanda, on so-called historic divisions.
- Görünürde bu çatışmalar, Angola ya da Ruanda'da olduğu gibi, sözde tarihi bölünmelere dayanmaktadır.
- Surely, ad hoc tribunals such as those in former Yugoslavia or Rwanda are a much better solution.
- Eski Yugoslavya ya da Ruanda'da olduğu gibi ad hoc mahkemeler çok daha iyi bir çözümdür.
- The West watches the elections in Rwanda with suspicion.
- Batı, Ruanda'daki seçimleri şüpheyle izliyor.
Show More (6)
|
