|
- These measures are suitable for their purpose and I therefore voted in favour of them.
- Bu tedbirler amaçlarına uygundur ve ben de bu nedenle bu tedbirler lehinde oy kullandım.
- It is also suitable for those who want to feel a natural adventure.
- Doğal bir macera yaşamak isteyenler için de uygundur.
- Therefore, it is suitable for every season to visit the country.
- Bu nedenle ülkeyi ziyaret etmek her sezon uygundur.
- It is also suitable for those who want to feel a natural adventure.
- Doğal bir macera hissetmek isteyenler için de uygun.
- And it's just not suitable for someone in your situation.
- Ve bu sizin durumunuzdaki biri için uygun değil.
- Therefore, it is suitable for every season to visit the country.
- Bu nedenle ülkeyi ziyaret etmek her mevsim için uygun.
- This means it is suitable for all abilities and device sizes.
- Bu da tüm yetenek ve cihaz boyutları için uygundur demek.
- The Powerlift is suitable for transporting loads from one floor to another.
- Powerlift, yüklerin bir kattan farklı katlara taşınması için uygundur.
- Therefore, it is suitable for every season to visit the country.
- Bundan dolayı ülkeyi ziyaret etmek için her mevsim uygundur.
- But the climate is not at all suitable for me.
- Ama iklim bana hiç uygun değil.
- The Powerlift is suitable for transporting loads from one floor to another.
- Powerlift, yükleri bir kattan diğerine taşımak için uygundur.
- But the climate is not at all suitable for me.
- Ancak iklim benim için hiç uygun değil.
- This site contains content not suitable for persons under the age of 18.
- Bu site 18 yaşından küçükler için uygun olmayan içerikler barındırmaktadır.
- This programme is not suitable for your age group.
- Bu program sizin yaş grubunuz için uygun değil.
- These scissors are suitable for left and right-handed people.
- Bu makas sağ ve sol elini kullananlar için uygundur.
- This big sofa is really not suitable for a small room.
- Bu büyük kanepe küçük bir oda için gerçekten uygun değil.
- This movie is suitable for children.
- Bu film çocuklar için uygun.
- Esperanto is a modern language that is very suitable for international communication.
- Esperanto, uluslararası iletişim için çok uygun olan modern bir dildir.
- That movie is suitable for people of all ages.
- O film, her yaştan insan için uygun.
- What is that suitable for?
- O ne için uygun?
- A factory is not suitable for a residential district.
- Bir fabrika, bir yerleşim bölgesi için uygun değildir.
- It isn't suitable for minors.
- Küçükler için uygun değil.
- This book is suitable for general readers.
- Bu kitap genel okuyucular için uygundur.
- The job is not suitable for young girls.
- İş, genç kızlar için uygun değil.
- This material is not suitable for a dress.
- Bu malzeme bir elbise için uygun değildir.
- A natural diet is suitable for human digestion.
- Doğal bir diyet, insan sindirimi için uygundur.
- It isn't suitable for minors.
- Küçükler için uygun değildir.
- What is that suitable for?
- Bu ne için uygun?
- This chair is suitable for the computer.
- Bu sandalye bilgisayar için uygun.
- This room is not suitable for sleeping.
- Bu oda uyumak için uygun değil.
- This material is not suitable for a dress.
- Bu malzeme elbise için uygun değil.
- That subject is not suitable for discussion.
- Bu konu tartışmaya uygun değil.
- That subject is not suitable for discussion.
- O konu tartışma için uygun değil.
- T-shirts and jeans are not suitable for this occasion.
- Tişört ve kot pantolon bu etkinlik için uygun değil.
- A factory is not suitable for a residential district.
- Bir fabrika yerleşim bölgesi için uygun değildir.
- This book is suitable for general readers.
- Bu kitap, genel okuyucular için uygundur.
- This place is suitable for swimming.
- Burası yüzmek için uygun.
- A natural diet is suitable for human digestion.
- Doğal beslenme insan sindirimine uygundur.
- This programme is not suitable for your age group.
- Bu program senin yaş grubu için uygun değildir.
- This book is suitable for beginners.
- Bu kitap yeni başlayanlar için uygun.
- These shoes are not suitable for running.
- Bu ayakkabılar koşmak için uygun değil.
- A part-time job is suitable for housewives.
- Bir yarı zamanlı iş ev hanımları için uygundur.
- T-shirts and jeans are not suitable for this occasion.
- Tişört ve kot bu ortam için uygun değil.
- This tie is not suitable for a situation like this.
- Bu kravat böyle bir duruma uygun değil.
- This chair is suitable for the computer.
- Bu koltuk bilgisayar için uygundur.
- The contents of this book are not suitable for people with weak nerves.
- Bu kitabın içeriği sinirleri zayıf olan kişiler için uygun değildir.
- This book is suitable for beginners.
- Bu kitap yeni başlayanlar için uygundur.
- That movie is suitable for people of all ages.
- O film, her yaştan insan için uygundur.
- These shoes are not suitable for running.
- Bu ayakkabılar koşu için uygun değil.
- A part-time job is suitable for housewives.
- Yarı zamanlı bir iş ev hanımları için uygundur.
- Who is more suitable for the job than Tom?
- Bu iş için Tom'dan daha uygun kim var?
- This tie is not suitable for a situation like this.
- Bu kravat böyle bir durum için uygun değildir.
- His speech was suitable for the occasion.
- Konuşması duruma uygundu.
- Written, as it is, in easy English, the book is suitable for beginners.
- Kolay bir İngilizce ile yazılmış olan kitap, yeni başlayanlar için uygundur.
- The green water is not suitable for drinking.
- Yeşil su içmek için uygun değil.
- These toys are suitable for girls.
- Bu oyuncaklar kızlar için uygundur.
- These toys are suitable for girls.
- Bu oyuncaklar kızlar için uygun.
- Suitable for vegetarians and vegans.
- Vejetaryenler ve veganlar için uygundur.
- Esperanto is a modern language that is very suitable for international communication.
- Esperanto uluslararası iletişim için çok uygun olan modern bir dildir.
- This book is suitable for your needs.
- Bu kitap senin ihtiyaçlarına uygun.
- Written as it is in plain English, the book is suitable for beginners.
- Sade bir İngilizce ile yazılmış olan bu kitap yeni başlayanlar için uygundur.
- The room is perfectly suitable for this purpose.
- Oda bu amaç için gayet uygun.
- Who is more suitable for the job than Tom?
- İş için kim Tom'dan daha uygundur?
- You are suitable for the job.
- Sen iş için uygunsun.
- His speech was suitable for the occasion.
- Onun konuşması ortam için uygundu.
- This book is suitable for your needs.
- Bu kitap sizin ihtiyaçlarınıza uygun.
Show More (63)
|
