Tureng - take a nap - Anglais Turc Phrases

Historique

	Anglais	Turc
1	take a nap	kestirmek	v.
	Tom strung up a hammock between two trees and took a nap. Tom iki ağacın arasına bir hamak kurdu ve biraz kestirdi. She's taking a nap. O kestiriyor. Tom took a nap this afternoon. Tom bu öğleden sonra kestirdi. Tom said he needed to take a nap. Tom biraz kestirmesi gerektiğini söyledi. Tired of reading, she took a nap. Okumaktan yorulup kestirdi. Tom wanted to take a nap. Tom biraz kestirmek istedi. Let me take a nap. Kestireyim. If you didn't get enough sleep last night, you should take a nap. Dün gece yeterince uyuyamadıysan, biraz kestirmelisin. He's taking a nap. O biraz kestiriyor. I didn't take a nap. Kestirmedim. I want to take a nap. Kestirmek istiyorum. Tom said he wanted to take a nap. Tom biraz kestirmek istediğini söyledi. I think Tom is taking a nap. Bence Tom kestiriyor. He tried to make up for his lack of sleep by taking a nap. Kestirerek uykusuzluğunu gidermeye çalıştı. If you're sleepy, you should take a nap. Eğer uykunuz varsa, biraz kestirmelisiniz. I often take a nap right after lunch. Sıklıkla öğle yemeğinden hemen sonra kestiririm. On the days he doesn't take a nap, he's bad tempered. Kestirmediği günlerde huysuzlaşıyor. I can take a nap wherever. Nerede istersem orada kestirebilirim. Why don't you take a nap? Neden biraz kestirmiyorsun? Tom is taking a nap. Tom biraz kestiriyor. I'm going to take a nap. Biraz kestireceğim. Why don't you go take a nap? Neden gidip biraz kestirmiyorsun? Tom very often takes a nap for an hour after lunch. Tom genellikle öğle yemeğinden sonra bir saat kestirir. Feeling tired from walking in the countryside, he took a nap. Kırsalda yürümekten yorulunca biraz kestirdi. I may give up soon and just take a nap. Yakında pes edip biraz kestirebilirim. She's supposed to be taking a nap. Kestiriyor olması gerekiyordu. She was taking a nap all the time. Sürekli kestiriyordu. Tom enjoys taking a nap in the early afternoon. Tom öğleden sonra erken saatlerde kestirmekten hoşlanır. My mother takes a nap every afternoon. Annem her öğleden sonra kestirir. I've decided to take a nap. Biraz kestirmeye karar verdim. Tom tried to make up for his lack of sleep by taking a nap. Tom kestirerek uykusuzluğunu telafi etmeye çalıştı. Since Tom had a little free time, he took a nap. Tom'un biraz boş vakti olduğu için biraz kestirdi. He tried to make up for his lack of sleep by taking a nap. Uykusuzluğunu kestirerek telafi etmeye çalıştı. He's taking a nap. Kestiriyor. Tom often takes a nap after lunch. Tom genellikle öğle yemeğinden sonra kestirir. Tom took a nap for thirty minutes. Tom otuz dakika kestirdi. I suggest that you take a nap. Biraz kestirmenizi öneririm. He very often takes a nap for an hour after lunch. Çoğu zaman öğle yemeğinin ardından bir saat kestirir. May I take a nap on your couch? Kanepenizde biraz kestirebilir miyim? I needed to take a nap. Biraz kestirmem gerekiyordu. The kitten is taking a nap. Yavru kedi kestiriyor. Take a nap if you're tired. Yorgunsan biraz kestir. I'm going to go take a nap. Gidip biraz kestireceğim. Tom is taking a nap on the sofa. Tom kanepede kestiriyor. Let me take a nap. Biraz kestireyim. Tired of reading, she took a nap. Okumaktan yorulunca biraz kestirdi. I take a nap almost every day. Neredeyse her gün kestiriyorum. Feeling tired after his walk in the country, he took a nap. Kırsalda yaptığı yürüyüşten sonra yorgun hissederek biraz kestirdi. If you're sleepy, you should take a nap. Uykunuz varsa, biraz kestirmelisiniz. At what time do you generally take a nap? Genelde saat kaçta kestirirsin? I'll take a nap after lunch. Öğle yemeğinden sonra kestireceğim. I'll take a nap after lunch. Yemekten sonra biraz kestireceğim. I wanted to take a nap. Biraz kestirmek istedim. I did my homework after I took a nap. Biraz kestirdikten sonra ödevimi yaptım. Since I was tired, I took a nap. Yorgun olduğum için biraz kestirdim. Tom wanted to take a nap before dinner. Tom akşam yemeğinden önce biraz kestirmek istedi. Maybe I'll just give up soon and take a nap instead. Belki de birazdan pes edip onun yerine biraz kestireceğim. He laid down by the wayside and took a nap under a tree. O yol kenarına uzandı ve bir ağacın altında biraz kestirdi. If you take a nap here, you'll catch a cold. Burada kestirirsen üşütürsün. He very often takes a nap for an hour after lunch. Öğle yemeğinden sonra sık sık bir saat kestirir. Take a nap. Biraz kestir. I want to take a nap. Biraz kestirmek istiyorum. She's taking a nap. Kız kestiriyor. He laid down by the wayside and took a nap under a tree. Yol kenarına uzandı ve bir ağacın altında kestirdi. Tom took a nap this afternoon. Tom bu öğleden sonra biraz kestirdi. Show More (62)
2	take a nap	şekerleme yapmak	v.
	If you didn't get enough sleep last night, you should take a nap. Geçen gece yeterince uyumadıysan bir şekerleme yapmalısın. I suggest that you take a nap. Senin şekerleme yapmanı öneriyorum. Feeling tired after his walk in the country, he took a nap. Kırsaldaki yürüyüşünden sonra yorgun hissettiği için şekerleme yaptı. I'll take a nap after lunch. Öğle yemeğinden sonra şekerleme yapacağım. Since Tom had a little free time, he took a nap. Tom'un az boş zamanı olduğu için şekerleme yaptı. Tom took a nap for thirty minutes. Tom otuz dakika şekerleme yaptı. She's supposed to be taking a nap. Onun bir şekerleme yapıyor olması gerekiyor. Tom took a nap this afternoon. Tom bu öğleden sonra şekerleme yaptı. I wanted to take a nap. Bir şekerleme yapmak istedim. I didn't take a nap. Ben şekerleme yapmadım. Since I was tired, I took a nap. Yorgun olduğum için şekerleme yaptım. Tom tried to make up for his lack of sleep by taking a nap. Tom uykusuzluğunu şekerleme yaparak telafi etmeye çalıştı. I take a nap almost every day. Neredeyse her gün şekerleme yaparım. Take a nap. Şekerleme yap. At what time do you generally take a nap? Genellikle hangi saatlerde şekerleme yaparsın? I'm going to go take a nap. Gidip şekerleme yapacağım. Tom said he wanted to take a nap. Tom şekerleme yapmak istediğini söyledi. I needed to take a nap. Biraz şekerleme yapmam lazımdı. Tom often takes a nap after lunch. Tom öğle yemeğinden sonra sık sık şekerleme yapar. Take a nap if you're tired. Eğer yorgunsan bir şekerleme yap. I want to take a nap. Şekerleme yapmak istiyorum. Tom is taking a nap. Tom şekerleme yapıyor. Tom is taking a nap on the sofa. Tom kanepede şekerleme yapıyor. My mother takes a nap every afternoon. Annem her öğleden sonra bir şekerleme yapar. She was taking a nap all the time. Sürekli şekerleme yapıyordu. Tom said he needed to take a nap. Tom şekerleme yapması gerektiğini söyledi. Show More (23)