vanish - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
vanish ortadan kaybolmak v.
  • The waitress took our order and vanished into thin air.
  • Garson siparişimizi aldı ve ortadan kayboldu.
  • She stole people's hearts like that, then vanished.
  • İnsanların kalbini böyle çaldı, sonra da ortadan kayboldu.
  • When and why it vanished is a bit of a mystery.
  • Ne zaman ve neden ortadan kaybolduğu biraz muamma.
Show More (23)
vanish kaybolmak v.
  • Suddenly the earth under her feet opened and the girl instantly vanished.
  • O anda ayaklarının altındaki zemin açıldı ve kız anında kayboldu.
  • His fears vanished.
  • Onun korkuları kayboldu.
  • Tom vanished.
  • Tom kayboldu.
Show More (10)
vanish gözden kaybolmak v.
  • It just vanished.
  • Az önce gözden kayboldu.
  • The sun vanished behind a cloud.
  • Güneş, bir bulutun arkasında gözden kayboldu.
  • The man looked at Tom, then vanished through the stage door out into the dark London street.
  • Adam Tom'a baktı, sonra sahne kapısından dışarı karanlık Londra caddesine doğru gözden kayboldu.
Show More (1)
vanish kayıplara karışmak v.
  • My friend vanished into thin air.
  • Arkadaşım kayıplara karıştı.
  • The boy, it turns out, has already vanished.
  • Anlaşılan çocuk zaten kayıplara karışmış.
Show More (-1)
vanish sırra kadem basmak v.
  • My friend vanished into thin air.
  • Arkadaşım sırra kadem bastı.
  • The plane appears to have vanished into thin air.
  • Uçak sırra kadem basmış gibi görünüyor.
Show More (-1)
vanish yok olmak v.
  • The smile on her face vanished when I told her the truth.
  • Ona gerçeği söylediğimde yüzündeki gülümseme yok oldu.
Show More (-2)
vanish aniden kaybolmak v.
  • The ghost vanished suddenly.
  • Hayalet aniden kayboldu.
Show More (-2)