The sample sentences have been compiled from various sources and although they have been proofread, there may be some omissions. The sentences do not necessarily reflect the ideology and opinions of Tureng.com. Please let us know about sentences with political, social and sensitive content that offend you.
|
Anglais |
Turc |
|
| 1 |
wary |
dikkatli |
adj. |
|
- People should be extremely wary of political promises.
- İnsanlar siyasi vaatlere karşı son derece dikkatli olmalıdır.
- We certainly need to be a little wary here.
- Burada kesinlikle biraz dikkatli olmamız gerekiyor.
- We must be wary of the sorcerer's apprentice.
- Büyücünün çırağına karşı dikkatli olmalıyız.
- We need to be wary of creating precedents.
- Emsal yaratma konusunda dikkatli olmalıyız.
- Be wary of resellers who spend all their time discussing features of a program.
- Tüm zamanlarını bir programın özelliklerini tartışarak geçiren satıcılara karşı dikkatli olun.
- Be wary of these types of messages.
- Bu tür mesajlara karşı dikkatli olun.
- Be wary of any oil that claims it can be used to treat or cure a specific condition.
- Belirli bir durumu tedavi etmek veya iyileştirmek için kullanılabileceğini iddia eden herhangi bir yağa karşı dikkatli olun.
- Be wary of ideas that anticipate imaginary things that you think could happen in the future.
- Gelecekte olabileceğini düşündüğünüz hayali şeyleri öngören fikirlere karşı dikkatli olun.
- Gather debris to survive, expand your raft and be wary of the dangers of the ocean!
- Hayatta kalmak için enkaz toplayın, salınızı genişletin ve okyanusun tehlikelerine karşı dikkatli olun!
- However, be wary of this method for teeth whitening.
- Ancak, diş beyazlatma için bu yönteme karşı dikkatli olun.
- It is necessary to be wary of drugs such as Cote-Bayun or Feliwei.
- Cote-Bayun veya Feliwei gibi ilaçlara karşı dikkatli olmak gerekir.
- The only things that I have to be wary of are monsters.
- Dikkatli olmam gereken tek şey canavarlar.
- Your little soldiers have to be wary of the enemy.
- Küçük askerleriniz düşmana karşı dikkatli olmalı.
- Everyone should be wary.
- Herkes dikkatli olmalı.
Show More (11)
|
| 2 |
wary |
temkinli |
adj. |
|
- Many companies are wary of communism.
- Birçok şirket komünizm karşısında temkinli.
- I am well aware that the sector will at first be wary of some aspects of this approach.
- Sektörün ilk başta bu yaklaşımın bazı yönlerine temkinli yaklaşacağının farkındayım.
- Still, many investors remained wary.
- Yine de birçok yatırımcı temkinli davranmaya devam etti.
- Tom is wary.
- Tom temkinli.
- Mary is wary of strangers.
- Mary yabancılara karşı temkinli.
- I was right to be wary.
- Temkinli olmakta haklıydım.
Show More (3)
|
| 3 |
wary |
tedbirli |
adj. |
|
- I was right to be wary.
- Tedbirli olmakta haklıydım.
- Mary is wary of strangers.
- Mary yabancılara karşı tedbirli.
Show More (-1)
|