1 |
way of thinking |
düşünce tarzı |
n. |
|
- So, you still have a human being's way of thinking.
- Yani hala bir insanın düşünce tarzına sahipsiniz.
- I don't understand his way of thinking at all.
- Onun düşünce tarzını hiç anlamıyorum.
- His way of thinking is very childish.
- Düşünce tarzı çok çocukça.
- His way of thinking is very similar to mine.
- Düşünce tarzı benimkine çok benziyor.
- That way of thinking influenced a lot of people.
- Bu düşünce tarzı birçok insanı etkiledi.
- It is very different the way of thinking between the two religions.
- İki din arasındaki düşünce tarzı çok farklı.
- Your way of thinking intrigues me.
- Düşünce tarzın ilgimi çekiyor.
- You have a very logical way of thinking.
- Çok mantıklı bir düşünce tarzınız var.
- Her way of thinking was rational.
- Düşünce tarzı mantıklıydı.
- Those ideas are alien to our way of thinking.
- Bu fikirler bizim düşünce tarzımıza aykırıdır.
- I managed to bring him around to my way of thinking.
- Onu kendi düşünce tarzıma çekmeyi başardım.
- Their way of thinking is old-fashioned.
- Düşünce tarzları eski moda.
- You'd better change your way of thinking.
- Düşünce tarzını değiştirsen iyi olur.
- I managed to bring him around to my way of thinking.
- Onu benim düşünce tarzıma ikna edebildim.
- Your way of thinking and mine are completely different.
- Senin düşünce tarzınla benimki tamamen farklı.
- Is there a difference between the way of thinking of men and women?
- Erkeklerin ve kadınların düşünce tarzları arasında bir fark var mı?
- You have a very strange way of thinking.
- Çok garip bir düşünce tarzın var.
- His way of thinking is a bit extreme.
- Onun düşünce tarzı biraz aşırı.
Show More (15)
|
2 |
way of thinking |
düşünme tarzı |
n. |
|
- I don't understand his way of thinking at all.
- Onun düşünme tarzını hiç anlamıyorum.
- Those ideas are alien to our way of thinking.
- Bu fikirler düşünme tarzımıza uymaz.
- Esperanto introduced a new way of thinking to the world.
- Esperanto dünyaya yeni bir düşünme tarzı tanıttı.
- His way of thinking is very childish.
- Onun düşünme tarzı çok çocukça.
- His way of thinking is very similar to mine.
- Onun düşünme tarzı benimkine çok benzer.
- You have a very logical way of thinking.
- Çok mantıklı bir düşünme tarzın var.
- You'd better change your way of thinking.
- Düşünme tarzını değiştirsen iyi olur.
- We have different ways of thinking.
- Farklı düşünme tarzlarımız var.
Show More (5)
|
3 |
way of thinking |
düşünme biçimi |
n. |
|
- We have different ways of thinking.
- Farklı düşünme biçimlerimiz var.
- Esperanto introduced a new way of thinking to the world.
- Esperanto dünyaya yeni bir düşünme biçimi getirdi.
Show More (-1)
|
4 |
way of thinking |
düşünce biçimi |
n. |
|
- His way of thinking is a bit extreme.
- Onun düşünce biçimi biraz aşırı.
Show More (-2)
|