| 1 |
wiggle |
oynatmak |
v. |
|
- Tom wiggled his nose.
- Tom burnunu oynattı.
- Tom's shoes were so tight he couldn't wiggle his toes.
- Tom'un ayakkabıları o kadar dardı ki ayak parmaklarını oynatamıyordu.
- Wiggle your toes.
- Ayak parmaklarını oynat.
- Can you wiggle your ears?
- Kulaklarını oynatabilir misin?
- The doctor asked me to wiggle my toes.
- Doktor ayak parmaklarımı oynatmamı istedi.
- Tom wiggled his toes.
- Tom ayak parmaklarını oynattı.
- Wiggle your toes.
- Ayak parmaklarınızı oynatın.
Show More (4)
|
| 2 |
wiggle |
kıpırdatmak |
v. |
|
- The doctor asked me to wiggle my toes.
- Doktor ayak parmaklarımı kıpırdatmamı istedi.
- Tom's shoes were so tight he couldn't wiggle his toes.
- Tom'un ayakkabıları o kadar dardı ki o parmaklarını kıpırdatamadı.
Show More (-1)
|
| 3 |
wiggle |
kıpırdanma |
n. |
|
- Is there any wiggle room?
- Kıpırdama payı var mı?
Show More (-2)
|
