|
- The Commission would prefer, therefore, to stick to what has previously been agreed.
- Bu nedenle Komisyon, daha önce mutabık kalınan hususlara bağlı kalmayı tercih etmektedir.
- Mr Cappato, we are now voting and I would prefer to continue if that is acceptable.
- Sayın Cappato, şu anda oylama yapıyoruz ve eğer kabul edilirse devam etmeyi tercih ederim.
- Without forgiving or forgetting anything, I would prefer to concentrate on three questions.
- Hiçbir şeyi affetmeden ya da unutmadan, üç soru üzerinde yoğunlaşmayı tercih ediyorum.
- From experience, I would prefer definitions to be much more specific and much clearer.
- Tecrübelerime dayanarak, tanımların çok daha spesifik ve çok daha net olmasını tercih ederim.
- So I would prefer to speak on them separately.
- Bu yüzden bu konular hakkında ayrı ayrı konuşmayı tercih ederim.
- The Union has, however, made it perfectly clear that it would prefer a united Cyprus to join.
- Bununla birlikte Birlik, birleşik bir Kıbrıs'ın katılmasını tercih edeceğini açıkça belirtmiştir.
- We would prefer it to be 15, but this is an issue on which we clearly support them.
- Biz 15 olmasını tercih ederdik, ancak bu, onları açıkça desteklediğimiz bir konudur.
- I would prefer to speak to the matter on the agenda.
- Gündemdeki konuyla ilgili konuşmayı tercih ederim.
- We all want to grow old, but we would prefer not to be old.
- Hepimiz yaşlanmak isteriz ama yaşlanmamayı tercih ederiz.
- That is why I would prefer the word "ratification" instead of "signing".
- Bu nedenle "imzalama" yerine "onaylama" kelimesini tercih ediyorum.
- Although it might not be convenient for the British army, we would prefer it if there were no more underage soldiers.
- İngiliz ordusu için uygun olmasa da, artık reşit olmayan askerlerin olmamasını tercih ederiz.
- I would prefer to leave these questions to my colleague, Franz Fischler.
- Bu soruları meslektaşım Franz Fischler'e bırakmayı tercih ederim.
- Your rapporteur would prefer to wait for this more general revision.
- Raportörünüz bu daha genel revizyonu beklemeyi tercih edecektir.
- Many in this Parliament would prefer a proposal to harmonise criminal legislation.
- Bu Parlamento'daki pek çok kişi ceza mevzuatının uyumlaştırılmasına yönelik bir teklifi tercih etmektedir.
- Although there is much to be said for this proposal, my group would prefer us to stick with the present rule.
- Bu öneri için söylenecek çok şey olmasına rağmen, grubum mevcut kurala bağlı kalmamızı tercih eder.
- Nevertheless, we would prefer it to be a more binding obligation, as you, of all people, are aware.
- Bununla birlikte sizlerin de farkında olduğu üzere, bunun daha bağlayıcı bir yükümlülük olmasını tercih ederiz.
- Opponents want to reject this directive and would prefer to wait for a fresh proposal in the short term.
- Muhalifler bu direktifi reddetmek istiyor ve kısa vadede yeni bir teklif için beklemeyi tercih ediyor.
- Nevertheless, they would prefer another protagonist such as the European Union to be more involved.
- Bununla birlikte Avrupa Birliği gibi başka bir aktörün daha fazla müdahil olmasını tercih ederler.
- Then we can ask supplementary questions, which I for one would prefer.
- O zaman ek sorular sorabiliriz ki ben bunu tercih ederim.
- We all want to grow old, but we would prefer not to be old.
- Hepimiz yaşlanmak istiyoruz ama yaşlanmamayı tercih ediyoruz.
- I would prefer to leave these questions to my colleague, Franz Fischler.
- Bu soruları meslektaşım Franz Fischler'e bırakmayı tercih ediyorum.
- As an elected politician, I would prefer not to have to tell that to my voters.
- Seçilmiş bir politikacı olarak bunu seçmenlerime söylemek zorunda kalmamayı tercih ederim.
- For this reason, I would prefer not to discuss this further today.
- Bu nedenle bugün bu konuyu daha fazla tartışmamayı tercih ediyorum.
- Even the Serbian regime would prefer it if they were not there.
- Sırp rejimi bile onların orada olmamasını tercih ederdi.
- Nevertheless, they would prefer another protagonist such as the European Union to be more involved.
- Bununla birlikte, Avrupa Birliği gibi başka bir aktörün daha fazla müdahil olmasını tercih ederler.
- I would prefer to speak about the matter on the agenda.
- Gündemdeki konu hakkında konuşmayı tercih ederim.
- We would prefer harmonisation to be less of a herald of liberalisation.
- Uyumlaştırmanın serbestleşmenin daha az habercisi olmasını tercih ederiz.
- The Commission would prefer to use this regulation to lift the ban on this practice in various countries.
- Komisyon, bu düzenlemeyi çeşitli ülkelerde bu uygulamaya yönelik yasağı kaldırmak için kullanmayı tercih etmektedir.
- Although, I would prefer that climate controls be physical buttons.
- Yine de klima kontrollerinin fiziksel butonlar şeklinde olmasını tercih ederim.
- Although, I would prefer that climate controls be physical buttons.
- Yine de iklim kontrollerinin fiziksel düğmeler biçiminde olmasını tercih ederdim.
- Although, I would prefer that climate controls be physical buttons.
- Yine de klima kontrollerinin fiziksel düğmeler olmasını tercih ederim.
- I would prefer to go out than stay in.
- İçeride kalmaktansa dışarı çıkmayı tercih ederim.
- I would prefer to get a divorce.
- Boşanmayı tercih ederim.
- I would prefer to go out than stay in.
- Evde kalmaktansa dışarı çıkmayı tercih ederim.
- I would prefer to get a divorce.
- Boşanmayı tercih ediyorum.
- I would prefer that you didn't submit this.
- Bunu göndermemeni tercih ederim.
- She would prefer that I take the bus.
- O, bindiğim otobüsü tercih ediyor.
- I would prefer to spend six months in jail rather than getting busted.
- Yakalanmaktansa altı ay hapiste kalmayı tercih ederim.
- I would prefer to not leave tonight.
- Bu gece gitmemeyi tercih ederim.
- You should tell Tom that Mary would prefer it if he would quit calling her.
- Tom'a Mary'nin onu aramaktan vazgeçmesini tercih edeceğini söylemelisin.
- I would prefer not to.
- Gelmemeyi tercih ederim.
- I would prefer an honorable death.
- Ben onurlu bir ölümü tercih ederim.
- I would prefer not to.
- Olmamayı tercih ederim.
- She would prefer that I take the bus.
- Otobüse binmemi tercih ederdi.
- You're the only person I know besides me who would prefer to live in a tent.
- Benim dışımda bir çadırda yaşamayı tercih eden tanıdığım tek kişisin.
- I would prefer that she come.
- Onun gelmesini tercih ederim.
- I would prefer today over tomorrow.
- Bugünü yarına tercih ederim.
- I would prefer to live in a residential area, not downtown.
- Şehir merkezinde değil, yerleşim bölgesinde yaşamayı tercih ederim.
- I would prefer to live in a residential area, not downtown.
- Bir şehir merkezinde değil, bir yerleşim alanında yaşamayı tercih ederim.
- You're the only person I know besides me who would prefer to live in a tent.
- Benden başka tanıdığım ve çadırda yaşamayı tercih eden tek kişi sensin.
Show More (47)
|
