Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | vary v. | değiştirmek | ||
He should vary his style of writing to fit different audiences. Yazma tarzını farklı kitlelere uyacak şekilde değiştirmelidir. More Sentences |
||||
General | vary v. | değişmek | ||
Prices of wrenches vary between 10$ and 70$. Anahtarların fiyatları 10$ ila 70$ arasında değişiyor. More Sentences |
||||
General | vary v. | farklılık göstermek | ||
We have heard here that legislation regulating temporary work agencies varies greatly from Member State to Member State. Burada geçici iş ajanslarını düzenleyen mevzuatın Üye Devletten Üye Devlete büyük farklılıklar gösterdiğini duyduk. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | vary v. | değişmek | ||
Website design can vary significantly according to the topic. Web sitesi tasarımı konuya göre önemli ölçüde değişebilir. More Sentences |
||||
General | ||||
General | vary v. | keşikleşmek | ||
General | vary v. | çeşitlendirmek | ||
General | vary v. | farklı olmak | ||
General | vary v. | değişime uğramak | ||
General | vary v. | çeşitlemek | ||
General | vary v. | başkalaşmak | ||
General | vary v. | değişik olmak | ||
General | vary v. | çeşitlilik göstermek | ||
General | vary v. | çeşitlenmek | ||
General | vary v. | çeşitlilik kazanmak | ||
General | vary v. | çeşitli olmak | ||
General | vary v. | ıslah etmek | ||
Music | ||||
Music | vary v. | ezgiyi başka biçimde yineletmek |