çıkmak (fırsat)

Sens de "çıkmak (fırsat)" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General

1	General	karşısına fırsat çıkmak	get an opportunity v.
2	General	karşısına fırsat çıkmak	find an opportunity v.
3	General	karşısına fırsat çıkmak	have an opportunity v.
4	General	(olanak/fırsat) çıkmak	offer v.
Colloquial

5	Colloquial	fırsat varken bırakmak/kaçmak/çıkmak/kurtulmak	get while the getting is good v.
6	Colloquial	fırsat varken bırakmak/kaçmak/çıkmak/kurtulmak	get while the gettin's good v.
7	Colloquial	fırsat varken bırakmak/kaçmak/çıkmak/kurtulmak	get while the getting's good v.
8	Colloquial	fırsat varken bırakmak/kaçmak/çıkmak/kurtulmak	get while the goin's good v.
9	Colloquial	fırsat varken bırakmak/kaçmak/çıkmak/kurtulmak	get while the going is good v.
Idioms

10	Idioms	(fırsat) karşısına çıkmak	come knocking at (one's) door v.
11	Idioms	(fırsat) karşısına çıkmak	come knocking at the door v.
12	Idioms	(fırsat) karşısına çıkmak	come knocking on the door v.
13	Idioms	fırsat varken gitmek/kaçmak/çıkmak/kurtulmak	get out while the gettin's good v.
14	Idioms	fırsat varken gitmek/kaçmak/çıkmak/kurtulmak	get out while the getting is good v.
15	Idioms	fırsat varken gitmek/kaçmak/çıkmak/kurtulmak	get out while the goin's good v.
16	Idioms	fırsat varken gitmek/kaçmak/çıkmak/kurtulmak	get out while the going is good v.
17	Idioms	önüne/karşısına fırsat çıkmak	opportunity knocks v.