Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | çalışan erkek | workingperson n. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | mağazada çalışan erkek eleman | shopboy n. |
General | hayvanların taşındığı bir trende yardımcı erkek çalışan | mozo [dialect] n. |
General | erkek çalışan | garçon n. |
General | güney pasifik adaları'nda geçici işlerde çalışan beyaz erkek | beachcomber n. |
General | ahırda çalışan erkek | byreman n. |
Colloquial | ||
Colloquial | plajda çalışan erkek | beach boy n. |
Colloquial | plajda çalışan erkek | beachboy n. |
Idioms | ||
Idioms | (güney afrika'da) bütün gün eczane köşeleri ya da diğer umuma açık alanlarda dolaşıp genç kadınları etkilemeye çalışan genç erkek | drugstore cowboy [us/south africa] n. |
Railway | ||
Railway | demiryolunda çalışan erkek işçi | railman n. |
Marine | ||
Marine | gemi revirinde çalışan erkek | loblolly boy [uk] n. |
Marine | gemi revirinde çalışan erkek | loblolly man [uk] n. |
Marine Biology | ||
Marine Biology | yumurtlama yerine aniden hızla yaklaşarak yumurtaları döllemeye çalışan küçük, baskın olmayan erkek balık | sneaky male n. |
Slang | ||
Slang | kadınların yaptığı bir işte çalışan erkek | betty n. |