üstlenilen - Turc Anglais Dictionnaire

üstlenilen

Sens de "üstlenilen" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

Turc Anglais
Trade/Economic
üstlenilen assumed adj.
The Belgian Presidency assumed the Presidency of the European Union at an extremely crucial time.
Belçika Dönem Başkanlığı, Avrupa Birliği Dönem Başkanlığını son derece kritik bir dönemde üstlenmiştir.

More Sentences
General
üstlenilen undertaken adj.
üstlenilen imputative adj.

Sens de "üstlenilen" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 14 résultat(s)

Turc Anglais
General
tutkuyla üstlenilen proje passion project n.
yemin sonucunda üstlenilen votive adj.
Idioms
tek başına göğüslenen/üstlenilen sorumluluk cross to bear n.
tek başına üstlenilen/göğüslenen yük cross to bear n.
Trade/Economic
sözleşmede üstlenilen yükümlülük debt n.
üstlenilen borçlar liabilities assumed n.
üstlenilen borçlar assumed liabilities n.
üstlenilen borç assumed liability n.
Law
karşılıksız olarak üstlenilen vecibe accommodation n.
kontrat ile üstlenilen taahhüt deed of covenant n.
sözleşme ile üstlenilen taahhüt deed of covenant n.
karşılıksız olarak üstlenilen vecibe ile ilgili accommodational adj.
Industry
sendika onayı alınmadan işçiler tarafından üstlenilen wildcat adj.
Military
şahıs tarafından masrafı üstlenilen aile efradı individual-sponsored dependant n.